Home
11 Aralık 2020 ( 97 izlenme )
Reklamlar

Adım adım alkol kısıtlamaları!


Son yıllarda hükümet tarafından alkole yönelik atılan kısıtlama yönündeki adımlar hafta sonu alkol satışı yasağı ile tekrar gündeme geldi. Yasaklar yaşam tarzına müdahale mi? Kimler kendini neden haksızlığa uğramış hissediyor? Toplum Teorisi ve Politik İktisat üzerine çalışmalar yapan Sosyoloji Profesörü Ahmet Öncü ile konuştuk.





Salgınla mücadele kapsamında hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasında alkol satan tekeller kapalı olacak. Aynı zamanda alkol satışı yapılan marketlerde de satışa izin verilmeyecek. Halk tarafından, özellikle tekel bayileri tarafından, tepkiyle karşılanan karar tartışmalara yol açtı. Tartışmaların odağında iktidarın corona virüsü bahanesi ile yaşam tarzına müdahale ettiği iddiaları yer alıyor.

Türkiye'de son yıllarda kamusal alanlarda alkol tüketimi dahil alkol satışı, alkollü içkilerin kültür sanat ürünlerinde görüntülenmesi gibi konularda kamunun eli her geçen gün daha fazla hissediliyor. Önce son yıllarda alkolle getirilen sınırlama ve yasakları bir hatırlayalım:

  • *Saat 22.00'den sonra alkol satışı yasaklandı.
  • *Televizyonlarda yayınlanan dizi, film ve müzik kliplerinde alkollü içkinin ‘özendirici görüntülerine' yer verilmesi yasaklandı.
  • *Alkollü içki üretenlerin teşvik, hediye, eşantiyon, promosyon veya bedelsiz olarak alkollü içki dağıtması yasaklandı.
  • *Meskun mahaller ve konaklama yerleri hariç olmak üzere; otoyollardaki ve devlet karayollarındaki yapı ve tesislerde alkollü içki satışı yasaklandı.
  • *Trenlerde alkol satışı yasaklandı. 

Hafta sonu uygulanacak olan sokağa çıkma kısıtlamasında tekel bayileri kapalı olacak ve marketlerde alkollü içki satışına izin verilmeyecek. Ancak bu yasağın pandemiyle mücadele konusunda nasıl bir katkı sağlayacağıysa merak konusu.

ʻʻ
Sanki pandemi koşullarında iktidarlar; özgürlük alanlarını kısıtlamayı, kalıcılık adına fırsata dönüştürdü
Profesör Ahmet Öncü

“BU YASAK YAŞAM HAKKINA MÜDAHALEDİR”

Peki bu yasaklar yaşam tarzına müdahale mi? Toplum Teorisi ve Politik İktisat üzerine çalışmalar yapan Sabancı Üniversitesi’nden Sosyoloji Profesörü Ahmet Öncü bir çok vatandaşın ‘haksızlığa uğrama' hissi ile karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Öncü meselenin hukukun da bir alanı olduğunu ifade ederken, “Normal koşullarda alkol kullanımı üzerinde herhangi bir kısıtlama olmadığına göre, bu özel bir durum olarak ifade edilebilir.

‘Bu ürünleri satın alma hakkı neye göre kısıtlanıyor?' Bu bir tartışma konusu. Bu durum hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasının bir örneğidir. Aslında bir hukuk meselesi olarak karşımızda duruyor. Toplumda bundan etkilenen kesim olacaktır ve bu vatandaşlar da mutlaka haksızlığa uğradıklarını düşüneceklerdir.” diyor.

Sosyoloji Profesörü Ahmet Öncü/Fotoğraf: Sabancı Ünivesitesi

İKTİDAR PANDEMİYLE MÜCADELEYİ FIRSATA MI DÖNÜŞTÜRÜYOR?

Öncü'ye göre bu yasak hafta sonu alkol almak isteyen insanların yanı sıra bireylerin alkol alma özgürlüğünün engellenmesine karşı çıkan kişilerin de tepkisini çekiyor.

Öncü, “Bir grup mağdur olacak, diğer grup da hukuk mücadelesi olarak görüp özgürlüklerin kısıtlanması anlamında fırsatçılık olarak görecektir. ‘İktidar pandemiyle mücadeleyi bir fırsata mı dönüştürüyor?’ Diye bir tartışma zemini açılacaktır” ifadelerini kullanıyor.

‘DÜNYADA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE'DE DE SİYASİ KAMPLAŞMA VAR’

Sosyolog Ahmet Öncü, Türkiye'deki siyasi kamplaşmanın bir ayağının da alkol kullanımı olduğunun altını çizdi. Bu kapsamda özgürlük alanlarının kısıtlanmasına vurgu yapan profesör, “Sanki pandemi koşullarında iktidarlar; özgürlük alanlarını kısıtlamayı, kalıcılık adına fırsata dönüştürdü. Bu kısıtlamaların ne kadarı pandemiyle mücadele için yapılıyor ve ne kadarı siyasi emeller için yapılıyor bir türlü bilinemiyor. Bu durum aslında bir demokrasi sorunu olarak ortaya çıkıyor. Bu kararlar mutlaka vatandaşlar tarafından tartışma alanlarında tepkiye karşılanacaktır.” açıklamasında bulundu.

'KEYFİ BİR UYGULAMA'
Önceki gün sozcu.com.tr'ye açıklamalarda bulunan Türkiye Tekel Bayileri Platformu Yöneticisi Önder Tabakçı hükümetin hukuki olmayan keyfi bir uygulama ile hafta sonu marketlerde alkol satışını yasakladığını ifade ederek, “Marketler ve bakkallarda büfelerde kola cips alınabilirken alkol alınamaması kararı tamamen ideolojik olarak hükümetin kanunları hiçe sayıp ben yaptım oldu demesidir. İçişleri Bakanlığı'nın genelgesinde hafta sonu marketlerde alkol satılmayacağına dair herhangi bir ibare yoktur. Ancak belediyeler, esnaf odaları, kolluk kuvvetleri ve İçişleri Bakanlığı'ndaki görevli kişilerin dünya görüşlerine göre zoraki bir uygulama haline bürünmüştür” ifadelerini kullanmıştı.

AĞBABA: CORONA İLE MÜCADELE İLE İLGİSİ YOK

SÖZCÜ’ye açıklamalarda bulunan ana muhalefet partisi CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba özetle şunları söylemişti:

*Alkol yasağının corona ile mücadelede bir ilgisi olduğunu düşünmüyorum, bu tamamen yaşam tarzına müdahaledir.

*Devletin görevi küçük esnafını korumaktır ama devlet tekel bayilerini düşman olarak görüyor. Hükümet karar versin virüs ile mi mücadele ediyor tekel bayileri ile mi? Bu dükkânlar hangi genelgeye dayanarak kapatılıyor?

*Tekel ürünü de sattığı için binlerce esnafa kepenk kapattırmak, esnafı çalışanları ve aileleriyle birlikte cezalandırmak hangi vicdana sığar? Koronadan yeni bir tür faşizm türetiliyor.

*Kahvehaneleri kapatan iktidar, şimdi de hafta sonu alkol satışının tümden yasaklayarak derdinin virüs değil, yaşam tarzı olduğunu açıkça göstermiştir.

*Alkol satışı için ruhsat alan işletmelere sokağa çıkma kısıtlaması dışında ceza yazmanın yasalarda da hiçbir hükmü yoktur.

*Ünlü yazar George Orwell’in ‘Aslında hiçbir şey yasadışı değildi, çünkü artık yasa diye bir şey yoktu’ sözü gibi böyle bir yönetim anlayışından artık akla, mantığa veya yasalara uymasını da beklemenin de anlamsız olduğu bir dönemden geçiyoruz.

AHMET ÖNCÜ KİMDİR?

Toplumbilim araştırmacısı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu (1985). Aynı yerde yüksek lisans yaptı (1987). Sosyoloji doktorasını Alberta Üniversitesinde (Kanada, 1996) tamamladı. ODTÜ'de (198587), Alberta Üniversitesinde (199096), Bilkent (199698) ve Sabancı üniversitelerinde çalıştı.

Araştırma alanları, örgüt sosyolojisi, politik iktisat ve toplum teorisi. Makaleleri; Science & Society, Journal of Historical Sociology, International Review of Sociology, New Perspectives on Turkey, Cultural Logic, Mülkiye, Toplum ve Bilim, METU Studies in Development, Evrensel Kültür, Görüş dergilerinde yayımlandı. Envisioning Togetherness: Politics of Identity and Modes of Belonging, Neoliberalizmin Tahribatı, İktisadi Kalkınma, Kriz ve İstikrar: Korkut Boratav ve Oktar Türel'e Armağan, The Ravages of NeoLiberalism: Economy, Society and Gender in Turkey kitaplarına bölüm yazdı. Andrew Stewart Lisansüstü Başarı Ödülü (1994), Jordin Kaplan Lisansüstü Başarı Ödülü (1995) aldı.

https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/adimadimalkolkisitlamalari6163035/?utm_source=tavsiye_haber&utm_medium=free&utm_campaign=tavsiyehaber

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Kısa vadeli dış borç 192 milyar dolarla rekor tazeledi! Dilan Polat davasında flaş gelişme: İki isim tahliye edildi AKP'de görev almış isimlerden flaş anket: Oylar eridi, seçmen tepkili! Yerli aşı TURKOVAC'ı dünyaya satmak için kurulan şirket iflasın pençesinde: Geçen yıl 8.1 milyon TL zarar etti!