CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin yaygın bir market zincirinden aldığı fiyatlarla 1 yılda market fiyatlarındaki değişimi araştırdı.
Araştırmaya göre sebze ve meyveye 1 yılda ortalama yüzde 100 zam geldi. Et, tavuk, balık ürünleri ortalama yüzde 102,7 zamlandı. Kuru gıdada ortalama zam oranı yüzde 89,7 olurken, şarküteri ürünlerinde zam yüzde 99’u buldu.
Gürsel Tekin yaptığı araştırmaya ilişkin şu değerlendirmede bulundu:
“Meyve ve sebzede zam şampiyonu patates. 1 yılda yüzde 386 fiyat artışı yaşanmış. 2021 yılında asgari ücretli maaşıyla 858 kilo patates alırken şimdi sadece 266 kilo alabiliyor. 592 kilo patatesi Tayyip Erdoğan almış götürmüş. Soğanın kilosu 2,49’dan 8,99’a çıkmış. 1 yıl önce 1.134 kilo soğan alabilen asgari ücretli şimdi 473 kilo alabiliyor. 661 kilo soğanı da Tayyip Erdoğan buharlaştırmış. Domates yüzde 233, pırasa yüzde 200, patlıcan yüzde 177 zamlanmış. Manavdaki 34 ürünün 25’ini asgari ücretli geçen seneye göre daha az alabiliyor. Yani sofraya daha az ıspanak, daha az bezelye, daha az karnabahar koyabiliyor. Millet sebzeye bile ulaşamaz hale geldi.”
Marketin et – tavuk – balık reyonunda 74 ürün var. Ortalama zam yüzde 102,7. Zam şampiyonu tavuk pirzola, kemikli göğüs ve göğüs bonfile. Poşetli bütün tavuk yüzde 181 zamla dördüncü sırada. Kilosu 15,99’dan 44,99’a çıkmış. Ekonomist Erdoğan 1 yılda asgari ücretlinin sofrasından tam 82 kilo tavuk almış götürmüş. Köftelik kıymada zam oranı yüzde 138. Yağlı dana kıymada yüzde 124. Poşetli tavuk taşlık da bile yüzde 117 zam var. Bugün taşlığın kilosu 43 lira 45 kuruş. 1 yıl önce bu paraya yaklaşık 2 kilo tavuk pirzola alınıyordu. Sayın Nebati’nin gözleri parıl parıl parlıyor ama millet sofrasına artık tavuk bile koyamıyor.
Dana bifteğe gelince zaten asgari ücreti bunun adını da unuttu. Kilosu 180 liraya çıkmış. Geçen yıl asgari ücretli maaşıyla 33 kilo alabilirken şimdi 23 kilo alıyor. 10 kilo biftek saray sofralarında yendi bitti. Şimdi Almanya’da asgari ücretli kaç kilo biftek alabiliyor? 129 kilo. Bizim vatandaşımız da 1 ay çalışıyor, emek veriyor, Alman da 1 ay çalışıyor, emek veriyor. Sonuçta Alman bizim vatandaşımızdan 5 kat fazla bifteği sofrasına koyabiliyor.
Kuru gıda kategorisinde 983 ürün var. Ortalama zam yüzde 89,7. Pilavlık pirinç yüzde 308, pilavlık bulgur yüzde 161, nohut yüzde 159, makarna yüzde 143, kırmızı mercimek yüzde 142, yeşil mercimek yüzde 141, sarı mercimek yüzde 135, Ayçiçek yağı yüzde 126, kuskus yüzde 114, zeytinyağı yüzde 105 zamlandı. En ucuz marka 7 lira. Asgari ücretli 2021 yılında 708 paket makarna alabilirken şimdi 608 paket makarna alabiliyor. 100 paket makarna gitti. Emekçi geçen sene maaşıyla 453 kilo pilavlık bulgur alırken şimdi aynı marketten 250 kilo pilavlık bulgur alıyor. 200 kilo bulgur uçtu.
Şarküteri reyonundaki 86 üründe 1 yıllık ortalama zam oranı yüzde 99 olurken zam şampiyonu yüzde 253 ile lor peyniri, yüzde 220 ile kangal sucuk ve yüzde 205 ile zeytin ezmesi oldu.
“Vatandaş şarküterinin yanına zaten yaklaşamıyor” diyen Gürsel Tekin alım gücünün 1 yılda tarihi seviyede düştüğünü belirterek değerlendirmesine şöyle son verdi:
“Eylül ayında uygulanmaya başlanan ekonomi politikası nedeniyle Türkiye yoksullaştı, halk ağır bir bedel ödedi. Bugün yaşadığımız gıda krizinin ilk safhası. Kış aylarına doğru gıda krizi derinleşecek ve açlık krizi başlayacak. Fiyatlar yerinde durmuyor. Daha da ileri gidiyor. Alım gücü her gün düşüyor. Enflasyon milletin parasını pul ediyor. Bugün sofrasına makarna koyabilen yarın bunu da bulamayacak. AKP yüzünden Türkiye tarihinin en ağır krizlerinden bir tanesi ile karşı karşıya kalmak üzere. Sarayı aklını başına almaya, bu ülkeye daha fazla bedel ödetmemek için acilen sandığı milletin önüne koymaya davet ediyorum. Seçimden korkmaya gerek yok. Hakim olan milli iradedir. Milli iradenin hakemliğine başvuralım, iktidar değişsin, Türkiye kazansın.”
Gerçek Gündem