Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in Ankara’da uğradığı silahlı saldırıda öldürülmesiyle ilgili başlatılan soruşturma henüz tamamlanmış değil. Söz konusu soruşturma ile ilgili TELE1’de değerlendirmelerde bulunan gazeteci Asuman Aranca soruşturmanın siyasi sebeplerle tıkandığını söyledi. Soruşturmada bazı siyasilerin korunduğunu belirten Aranca, “Çoktan çıkması gereken iddianamenin ortada olmadığını görüyoruz. Ortada olmayışının sebebi anladığımız kadarıyla bu işin siyasi bağlantıları. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım veya Serdar Öktem gibi eski yöneticiler. Son 7-8 aydır neden ilerlemediğini tartışacaksak gördüğümüz tablo bu. Maalesef bir takım siyasinin gözetildiğini görüyoruz soruşturmada.” dedi.
Bilirkişi raporuyla cinayetin ne kadar organize bir şekilde işlendiğinin kanıtlandığını belirten Aranca, “Bilirkişi raporu bize cinayetin ne kadar organize işlendiğini gösteriyor. 36 şüphelinin olduğu dosya bu. Sıradan bir cinayet için bu sayı çok fazla. 36 kişinin içinde siyasilerin olduğu, polislerin olduğu İstanbul’dan bir takım örgütlerin, Gümüşsuyu Çetesi denen tetikçilerin getirildiği çok organize bir işten bahsediyoruz” ifadelerini kullandı.
Eski MHP Milletvekili Olcay Kılavuz’a dikkat çeken Aranca, “İşin ucu o dönem MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’a dokununca işlerin boyutunun değişini görüyoruz. Bu bahsettiğim bilirkişi raporu bize bu organize yapının iskeletini koyuyor. 8-9 aydır Sinan Ateş’in takip edildiğini gördük. Çok organize bir şekilde evinin önüne kadar gidilmiş fotoğraflar çekilmiş. Polislerden yardım alınmış. İstanbul’dan bir çete 2 polis tarafından tetikçi dahil getirilmiş. Cinayet işlendikten sonra organize bir şekilde kaçırılmış. 6 Şubat depremlerinin hengamesinden yararlanarak kaçarken Yunanistan hükümetinin geri itmesiyle yakalandı. Aslında Türk polisinin yakaladığını söylememiz bile mümkün değil.” diye konuştu.
Dosya da ilerlemenin durduğunu ve bazı isimlerin ifadeye çağrılmadığının altını çizen Aranca şunları söyledi:
“6-7 ayda bir şey olmadığımı söylememin sebebi dosyanın başına şu anki başsavcı vekili geldiğinden beri neredeyse hiç bir hareket olmadığını görüyoruz. İlk savcı değiştiğinde çok eleştirilen bir başsavcı vekiline verildi. Ama bu dosyadaki pek çok şey onun tarafından yapıldı. bu bilir kişi raporu da onun döneminde dosyaya girdi. Organize yapıyı ortaya çıkartan telefon kayıtlarının çözülmesi de onun döneminde oldu. Biz bu başsavcı vekilinin MHP’ye yakınlığından eleştirdik ama onun ayrılmasının ardından en ufak bir ilerleme izlenemedi. 9 ay geçti. O tarihten beri tek bir şüphelinin ifadesi alınmadı. Buna Olcay Kılavuz’da dahil. Dokunulmazlığı olmayan biri Olay Kılavuz. Bu bilirkişi raporunun detaylarını ortaya çıkarttığı telefonun sahibi Tolgahan Demirbaş da Olay Kılavuz’un evinden çıktı. Buna rağmen bu konuyla ilgili ifadesi alınmadı. Raporda Sinan Ateş’in adresini istediği tespit edilen bazı isimler var bunlarında ifadeleri alınmadı. Görüyoruz ki bir tıkanma var. Bu tıkanmanın önce seçimlere takıldığını düşünüyorum. Yani biraz bunun dosyayı tıkadığını adalet mekanizmasının bu aşamayı beklediğini düşünüyorum. Bir yandan da bu dosyayı istenilen noktaya getirmek imkansız hale geldi bence. Bu da ilerlemeyi mevcut başsavcı vekili için imkansız hale getirdi.”
Ahmet Yiğit Yıldırım’ın MHP MYK’sına alınmamasını da değerlendiren Aranca, “Bu işin siyasi boyutunun bu dosyayı tıkadığını söylemek gerekiyor. Bilirkişi raporunun aslında dosyaya girmesiyle neredeyse tüm bağlantıların çözüldüğünü görüyoruz. Dosaya girmesi tüm seyri değiştirdi diyebiliriz. Gelinen noktada artık birileri için stratejik hamleler yapılması gereken noktaya evrildi. MHP’nin son kongresinde Ahmet Yiğit Yıldırım MYK’ya alınmadı. Acaba bu dosyada şüpheli olarak kaydedilmesinden kaynaklı mı bu yaşandı… Benim görüşüm bu açıkçası” diye konuştu.
Aranca artık dosyanın kapatılamayacak şekilde çözüldüğünü söyleyerek, “Cumhur İttifakı’nın evrildiği nokta ile birlikte göreceğiz ne olacağız. ’36 kişiyle cinayet mi işlenir’ diye konuşmalar var adliyede. Birileri sanki bu dosyadan kurtarılmak isteniyor. Bu da dosyayı büyük oranda tıkandı. Kendi kişisel görüşüm bu dosyanın kapatılmayacak şekilde çözüldüğü yönünde. Bunun da bir önceki başsavcı vekilinin dönemindeki ilerlemelerle sağlandığını düşünüyorum” dedi.
Kaynak: TELE1