Enerji Bakanlığı’nın “duş alırken banyoya kum saati koyun”, “duş süresi 4 dakikayı geçmesin”, “kışın pişirme sonrası fırın kapağını açık bırakarak, ortamı ısıtın” tavsiyelerine vatandaşlar tepki gösterdi. Kuaförlük yapan Gökhan Ersöz, “4 dakika nedir ki? Sabunlanmanız zaten 4 dakikadır. O zaman su dökmeyeceğiz, abdestsiz gezeceğiz. Hangi fakirin evinde böyle 180 ekran televizyon var. Onlar kendi evlerine bakıp söylüyorlar. Bu hükümet gitmezse çok yakında büyük ihtimalle sobaya döneceğiz” dedi. Ahmet Deniz adlı emekli vatandaş da tepkisini “Allah sana 3 kiloluk beyin vermiş de bana 50 gramlık mı vermiş?” diye dile getirdi.
Enerji Bakanlığı yayınladığı kitapçıkta yurttaşlara ‘tasarruf tavsiyelerinde bulundu. Tavsiyeler arasında, “Duş alırken banyoya kum saati koyun”, “Duş süresi 4 dakikayı geçmesin”, “Saçlarınızı kurutma makinesi ile değil, havlu ile kurulayın”, “Ütü bitmeden birkaç dakika önce prizden çekip, kalan ısıdan faydalanın”, “Fırını pişirme süresinden 5-10 dakika önce kapatın”, “Kışın pişirme sonrası fırın kapağını açık bırakarak, ortamı ısıtın”, “Düdüklü tencere kullanın. Az yemek ısıtmada fırın yerine mikrodalga kullanın”, “Asansörleri düşük katlar için kullanmayın”, “Büyük ekranlı TV tercih etmeyin” gibi maddeler yer aldı.
ANKA Haber Ajansı, Enerji Bakanlığı’nın açıkladığı tasarruf tedbirlerini Bakırköy ve Şirinevler meydanlarında vatandaşlara sordu. Vatandaşların tepkileri ise şöyle oldu:
Eskiden kumla yıkanılıyor, abdest alınıyordu. Biz Müslüman değil miyiz? Nerede yaşıyoruz? 4 dakika nedir ki? Sabunlanmanız zaten 4 dakikadır. O zaman su dökmeyeceğiz, abdestsiz gezeceğiz.
Vallahi şöyle yapsak daha iyi. Çatıya çıksın, saçı güneş enerjisinde kurutmak daha iyi bence. Bakan da öyle yapsın. Hanımı ile çıksınlar en üst kata. Zaten onlar villalardadır büyük ihtimalle. En üst kata geçsinler sallasınlar saçlarını güneş de var 15 dakikada kurur. Ben kuaförüm iyi biliyorum. Bizzat ben de tavsiye ediyorum.
Hangi fakirin evinde böyle 180 ekran televizyon var. Onlar kendi evlerine bakıp söylüyorlar. Onlar kıstı mı acaba? Yani bugün sarayın maliyetinin ne kadar olduğunu, bütçenin ne kadar açık verdiğini, ülkenin bütün dolarlarının yurt dışına gittiğini Türkiye’de dolar kalmadığını, şurada görüyorsunuz dolar 18,86. Eski Türk lirasıyla, bu hükümet gelmeden önce atılan 6 sıfırı daha koyarsanız 18 milyon lira. Yani bir dolar 18 milyon oldu neyi konuşuyoruz biz.
Bu hükümet gitmezse çok yakında büyük ihtimalle sobaya döneceğiz. Eskiden bazen odun filan buluyorduk onları yakıyorduk evde. Ama şimdi artık 2022 teknoloji. Tek tuşla Amerika’daki her şeyi görebiliyorsunuz. Tek tuşla Çin’deki her şeyi görebiliyorsunuz. Tek tuşla her şeyi alabiliyorsunuz. Şimdi gelmişler bunlar diyor ki 5 dakikada yemek yap. Ya sen 5 dakikada yemeği nasıl yapacaksın bakanım. Allah’ını seversen söyle. Gel şu dükkanımıza 5 dakikada yemek yap. 5 dakika fırına koy bakayım. Çiğ mi yiyelim ya?
Ama baktığınız zaman, yani hani evet birinciliklerimiz var. Tecavüzde birinciyiz, gaspta birinciyiz, hırsızlıkta birinciyiz, arsızlıkta, yolsuzlukta hepsinde birinciyiz. Açıklasınlar mal varlıklarını, madem öyle ‘Ben yüzükle geldim’. Tamam yüzükle geldin hangi ticareti yaptın? Bize de söyle biz de yapalım. Bize de ki ‘Ben bu işi yapıyorum, yurt dışına, içeriye, dışarıya bunu satıyorum’ de. Biz de para kazanalım ya. Biz insan değil miyiz? Biz hangi insanız yani? Bakın kimliğimde ne yazıyor? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Ben bir Türk’üm, doğma büyüme.”
Tele1