Organize suç örgütü kurmak suçlamasıyla aranan ve şu an yurt dışında bulunan Sedat Peker'in siyasetçiler ve iş insanlarına yönelik ifşaları, gazeteci Tuncay Mollaveisoğlu'nun TELE1'de yayınlanan 'Anında Manşet' programında konuşuldu.
CHP'nin hukukçu isimlerinden eski Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, "Sedat Peker'in videoları şantaj mıdır? " sorusu üzerine şunları söyledi:
"Peker’in anlatımlarında aslında çok geniş bir yelpaze var. Bazılarında doğrudan bir suç ihbarında bulunuyor. Yani diyor ki, 'Ben bu suçun içinde değilim'. 'Uyuşturucu falan, ben hiç hayatımda uyuşturucu işine bulaşmadım, bulaşan insanı da sevmem' diyor. Burada bir ihbarda bulunuyor. Sonra, tanık olarak sahip olduğu bilgileri paylaşıyor. Diyor ki bazı bilgilerde 'Şu cinayet böyle oldu, şu şöyle oldu, ben bunlara tanığım' diyor. Bazılarında doğrudan suça iştirak ettiğini söylüyor. Bazılarında ise yargılanmamaya yönelik bir hukuksal sürecin başlatılması için beyanda bulunuyor. "
'SUÇUN ORTAYA ÇIKMASINA KATKI SAĞLAYIP SORUŞTURMA AÇILMADAN ÖNCE BU KONUDA İHBARDA BULUNANLARIN YARGILANMAMA MUAFİYETLERİ VAR'
CHP'li Pekşen, Sedat Peker'in yargılanmamaya yönelik planlarının olduğunu söyleyerek, "Suçun ifşası, suçun açığa çıkması yönünde anlatımlarda bulunuyor. Bunların bazılarından dolayı kendisi suçun içinde olsa dahi ceza yargılama yasasında suçun ortaya çıkmasına katkı sağlayıp soruşturma açılmadan önce bu konuda ihbarda bulunanların yargılanmama muafiyetleri var" dedi.
'TANIK KORUMA BİZDE DE VAR, ANLAŞILAN O Kİ BELLİ BİR HAZIRLIK YAPMIŞ'
Tuncay Mollaveisoğlu'nun tanık koruma yasasının ABD’de de çok sık işletilen bir yasa olduğunu anımsatması üzerine Pekşen şu ifadeleri kullandı:
"Bizde de var bu yasa. Kendisi bu konularda anlaşılan o ki belli bir hazırlık yapmış. Yani rastgele bir söylemde bulunmuyor. Bu söylemde bulunurken bir hukuki süreci ön görerek o etrafta bu söylemleri yapmaya çalışıyor. Hukukçu olarak gördüğüm şey şu; tanık koruma programı kapsamına alınması gereken bana göre son yıllardaki en önemli iddiaları ortaya koyan, deşifre eden ve delillendirilen tanık olarak görüyorum. Mutlaka ileride savcıların da Peker'in söylediklerini bir tanık koruma programı içerisinde, diğer suçlarla birlikte mutlaka yargının içerisinde önemseyeceğini düşünüyorum."