6 Mayıs 1972'de idam edilen 68 kuşağının önde gelen üç ismi Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan anılıyor. Türkiye devrimci hareketinin önderlerinden olan isimler genç yaşa idam edilmişti. İdam edilen isimlerden Deniz ile Yusuf 25, Hüseyin 23 yaşındaydı...
Türkiye cumhuriyet tarihine, yargılanarak öldürülen “ilk MarksistLeninistler” olarak geçen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin (6 Mayıs 1972) bugün 46. yıl dönümü…
6 MAYIS 1972’DE İDAM EDİLDİLER
Deniz Gezmis, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, 6 Mayıs 1972’de, bugün müze olan Ankara Ulucanlar Cezaevi’nde sabaha karşı asılarak idam edildiler. İdam edildiklerinde Gezmiş ve Aslan 25, İnan ise 23 yaşındaydılar.
DENİZ GEZMİŞ’İN BABASINA SON MEKTUBU
Deniz Gezmiş‘in son istekleri hakkında kesin bir bilgi mevcut değildir. Yazar Erdal Öz'ün yaptığı görüşmelerde en son olarak Rodrigo'nun Aranjuez Konçertosunu dinlemek ve bir bardak çay içmek istediği geçse de avukatı bunu doğrulamamıştır. Ancak ölümünden sonra kendisi gibi devrimci arkadaşı Taylan Özgür'ün yanına gömülmek istediği babasına yazdığı mektupta yer almaktadır.
Deniz Gezmiş'in babasına yazdığı son mektup…
“Baba,
Mektup elinize geçtiğinde ben aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben ne kadar üzülmeyin dersem yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum, insanlar doğar, büyür, yaşar, ölürler, önemli olan çok fazla yaşamak değil, yaşadığı süre içinde fazla şeyler yapabilmektir. Bu nedenle ben erken gitmeyi normal karşılıyorum. Ve kaldı ki benden evvel giden arkadaşlarım hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de düşmeyeceğimden şüphen olmasın, oğlun, ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir, o bu yola bilerek girdi ve sonunun da bu olduğunu biliyordu. Seninle düşüncelerimiz ayrı ama beni anlayacağını tahmin ediyorum. Sadece senin değil Türkiye'de yaşayan Kürt ve Türk halklarının da anlayacağına inanıyorum. Cenazem için avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Ayrıca savcıya da bildireceğim. Ankara'da 1969'da ölen arkadaşım Taylan Özgür'ün yanına gömülmek istiyorum. Onun için cenazemi İstanbul'a götürmeye kalkma, annemi teselli etmek sana düşüyor, kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et. Onun bilim adamı olmasını istiyorum, bilimle uğraşsın ve unutmasın ki bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir, son anda yaptıklarımdan en ufak pişmanlık duymadığımı belirtir, seni, annemi, ağabeyimi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşi ile kucaklarım.
Oğlun Deniz Gezmiş. Merkez Cezaevi”
DENİZ GEZMİŞ KİMDİR?
Deniz Gezmiş, Ankara’nın Ayaş ilçesinde 27 Şubat 1947’de doğdu. Öğretmen bir ailenin çocuğu olarak çeşitli kentlerde ilk ve orta öğrenimini gördü. Liseyi İstanbul’da bitirdi.
1966’da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne giren Gezmiş, lise yıllarında sol düşünceyle tanıştı ve 1965’te Türkiye İşçi Partisi’nin Üsküdar İlçesine üye oldu. 30 Ocak 1968’de Hukuk Fakültesi’nde Devrimci Hukukçular Örgütünü kuran Gezmiş, 12 Haziran 1968’de İstanbul Üniversitesi’nin işgal edilmesine önderlik etti.
İstanbul’a gelen 6. Filo’yu protesto eylemlerinde yer alan Gezmiş, 30 Temmuz’da bu eylemlerden dolayı tutuklandı ve 20 Eylül’de serbest bırakıldı. 1 Kasım 1968’de Samsun’dan İstanbul’a Mustafa Kemal Yürüyüşü’nü düzenledi.
1969 Haziran’ında Filistin’e giderek Eylül’e kadar Filistin gerilla kamplarında kalan Gezmiş, 20 Aralık 1969’da yakalandı ve Cihan Alptekin’le birlikte 18 Eylül 1970’e kadar tutuklu kaldı. Daha sonra Sinan Cemgil ve Hüseyin İnan’la birlikte Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu’nu (THKO) kurdu. 4 Mart 1971’de dört ABD’li erin kaçırılması eyleminde bulunan Gezmiş, erlerin serbest bırakılmasından sonra Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Gemerek nahiyesinde Yusuf Aslan’la birlikte yakalandı.
YUSUF ASLAN KİMDİR?
Yusuf, 1947’de Yozgat’ın bir köyünde doğdu. Ortaöğrenimini dindar ve antikomünist eğilimlerle, gelenekçi önyargıların güçlü olduğu bir çevrede tamamladı.
1966’da ODTÜ’ye girdi. Bir yıla kalmadan ODTÜ Sosyalist Fikir Kulübü’nün üyesi oldu, DevGenç içinde çalışmaya başladı. Bu dönemden itibaren önce hazırlık okulunda, sonra da mühendislik fakültesinde patlak veren boykotların ve hemen ardından ODTÜ işgalinin önde gelen örgütçülerinden oldu. İlk yargılandığı eylem, ABD Büyükelçisi Commer’in arabasının yakılmasıydı.
1969’da arkadaşlarıyla birlikte Filistin’e gitti. Burada helikopter ve uçak pilotluğunu öğrendi. Traktörden helikoptere kadar her türlü aracı büyük bir ustalıkla kullanıyordu.
1970 yılında kurulan THKO’nun kurucusu ve önderlerinden olan Yusuf Aslan, Deniz Gezmiş’le birlikte Nurhak’a dağdaki gerilla grubuna katılmaya giderken, Sivas Şarkışla’da yaralı olarak yakalandı. Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı. 6 Mayıs 1972’de Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan’la birlikte idam edildi.
HÜSEYİN İNAN KİMDİR?
Hüseyin İnan, 1949’da Kayseri’nin Sarız ilçesine bağlı Bozhöyük köyünde doğdu. İlk ve orta okulu Sarız’da, liseyi Kayseri’de okudu.
1966’da ODTÜ İdari Bilimler Bölümü’ne kayıt oldu. 1968’de TİP ve daha sonra Milli Demokratik Devrim (MDD) içindeki ayrılıklarda, giderek belirginleşen illegal ve dar örgütçülük fikri etrafında çekirdek bir grup oluşturup, kır gerillası yoluyla antiemperyalist mücadele verme fikrini geliştirmeye çalıştı. Özellikle ODTÜ kökenli olan ve temelini İnan’ın attığı bu grup daha sonra, THKO’nun çekirdek kadrosunu oluşturacaktı.
14 Ekim 1969’da Filistin Kurtuluş Örgütü’nün El Fetih kamplarına gitti ve orada İsrail’e karşı savaştı. 1 Ocak 1971’de Türkiye İş Bankası Emek Şubesi soygunu, ABD askeri tesislerinin basılarak bir ABD’lilerin kaçırılması ve daha sonra dört Amerikalının kaçırılması eylemlerinde yer aldı. 24 Mart 1971’de Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde yakalanarak, 9 Kasım 1971’de Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan’la birlikte idama mahkum edildi. 6 Mayıs 1972’de idam edildi.
9 Ekim 1971’de idam cezasına çarptırılan Gezmiş, 6 Mayıs 1972’de idam edildi.
ANKARA'DA ANILDILAR...
Ankara’da, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Ankara Milletvekili Levent Gök, CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, CHP Gölbaşı, CHP Altındağ, CHP Çankaya, CHP Yenimahalle, CHP Keçiören Başkanlıklarının katılımıyla Ulucanlar Cezaevi Müzesi önünde düzenlenen etkinlikle anıldı.
CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl konuşmasında, “Onlar ki, bu ülkede hiçbir şekilde kendi kişisel çıkarlarını önlerine koyarak, kısacık ömürlerine en ufak bir lekeyi sığındırmadılar. Onlar ki, 6. Filo’ya karşı bir büyük protesto yürüyüşü düzenlemişlerdi. Bir tek amaçları vardı, Amerikan emperyalistlerinin o kirli postalarının Türkiye topraklarına değmesini istemiyorlardı. Onlar ki, Samsun’dan Ankara’ya bir büyük Mustafa Kemal Atatürk yürüyüşü gerçekleştirdiler. Ve onlar ki, Hakkari’de Zap Suyu üzerinde köylülerin o çaresizliğini gidermek için bir devrimci gençlik köprüsü inşa etmişlerdi. Ve onlar ki, Filistin halkı ile dayanışma için bir grup arkadaşı ile Filistin’e giderek büyük bir mücadeleye canları pahasına destek vermişlerdi” dedi.
CHP Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener konuşmasında şunları kaydetti:
“Ulucanlar Cezaevi Türkiye siyasi tarihinde önemli mekanlardan bir tanesidir. Bundan 46 yıl önce devrimci gençlik önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan bu cezaevinde katledildiler. Henüz 25 yaşında ikinci Kurtuluş Savaşı’nı vermek üzere yola çıkan Denizler bugün halkın gönlünde efsaneleşmiştir.”
CHP Altındağ İlçe Başkanı Servet Akman yaptığı konuşmada “Faşizm tarafından katledilen devrimci mücadelenin yiğit evlatlarının önünde saygı ile eğiliyorum. Kendi idam sehpasını tekmeleyen kahramanlar dün olduğu gibi bugün de zalimlerin korkulu rüyası, halkın umudu olmaya devam edecektir. Kan, gözyaşı ve alın teri ile sulanan bu topraklar nice yiğitler yetiştirmiştir ve yetiştirecektir. O yüzdendir ki, umutsuzluğa, karamsarlığa yer yoktur” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Ulucanlar Cezaevi kapısı önüne kırmızı karanfiller bırakıldı.
http://www.yurtgazetesi.com.tr/turkiye/denizyusufhuseyinucfidanh91467.html