30 Ağustos zafer bayramı resepsiyonunda Cumhurbaşkanılğı Sarayı’nda misafirlere ikram edilen Ejder Meyveli Smoothie (Chia tohumu eşliğinde) gündem oldu. İlk olarak Mersin'de ekilen ejder meyvesi yani (pitaya) güney illerimizdeki çiftçilere gelir kapısı oldu. Üreticiler talebin fazla olduğunu, Rusya ve Dubai gibi ülkelere ürün yetiştiremediklerini söylüyor.
Sera maliyetlerinin yüksek olduğunu söyleyen Mersinli üretici Mehmet Tanrıverdi sozcu.com.tr’ye açıklamasında,” Sera maliyeti yüksek bir meyve. Meyvede şu an pazar sıkıntısı yaşıyoruz. Bu meyve dünyada çok popüler. Rusya’dan, Dubai’den çok sayıda talep var. Bu talepleri karşılamakta zorluk yaşıyoruz” dedi.
Ayrıca diğer bölgelerde de yavaş yavaş üretilmeye başlandığını belirten Tanrıverdi, “Tropikal bir meyve olduğundan serada yetişiyor. Maliyeti de yüksek. Birçok derde de deva. İnsülin hastalarından, kanser hastalarına bir çok hasta bu ürünü sipariş ediyor. Ayırca vatandaşın kafasında bir ürün oluşturmak gerekirse bu meyve kiviye benziyor.” ifadelerini kullandı.
Bir başka ismini vermek istemeyen üretici ise bu meyvenin 4 yıl önce Türkiye’ye geldiğini ve bir fidanın maliyetinin 100 lira olduğunu söylüyor.
Antalya’nın Kumluca ilçesinde seracılık yapan Bilal Bayram, geçen yıl sebzelerini söküp, yerine diktiği ‘ejder meyvesi’ olarak bilinen pitayadan ilk hasadı aldı. Bayram, “Talebi yüksek bir meyve. Küçükleri 5, 7, 8, büyüklerini 15 TL’ye sattık. Fiyatlardan çok memnunuz” dedi. Kumluca’ya bağlı Beykonak Mahallesi’nde örtü altı sebze üreticiliği yapan Bilal Bayram, 1 yıl önce serasındaki domates, biber, patlıcan ve salatalıkları sökerek, yerine ejder meyvesi dikti. Bayram’ın 1,5 dönümlük serasındaki 1000 pitaya, meyve vermeye başladı. Yaklaşık 1 ay önce ilk meyveleri toplayan Bayram, tanesinin 10 ile 15 lira arasında alıcı bulduğunu söyledi.
Bilal Bayram, “Domates, biber, patlıcan gibi sebze türevlerinin üretim maliyeti yüksek olmaya başladı. Alternatif ürün arayışına girdik. Bu Uzak Doğu bitkisinin yurdumuzdaki seralarda yetiştirebildiğini fark ettik. Ülkemizin değişik bölgelerinde deneme amacıyla üretimler yapılmış. Onlardan da bilgi aldık. Geçen yıl temmuz ayında bu serayı tesis ettik. Ejder meyvesini diktikten 1 yıl sonra ilk meyvelerimizi hasat ettik. İlk meyvelerimizi Antalya Hali’nde, otellerde ve değişik yerlerde sattık. Talebi yüksek bir meyve. Küçükleri 5, 7, 8, büyüklerini 15 TL’ye sattık. Fiyatlardan çok memnunuz” dedi.
Diğer örtü altı sebze ürünlerinde maliyetlerin çok yüksek olduğunu, bu yüzden kazançlarının düşük olduğunu aktaran Bilal Bayram, “Bu meyvede işçilik maliyetimiz çok düşük. Gübreleme, sulama maliyeti çok düşük olduğu için diğer ürünlerden daha fazla kazanıyoruz. Bitkimiz kimyevi gübrelere çok da ihtiyacı olmayan bir bitki. Hayvansal ve solucan gübresi gibi organik gübrelerle ara ara gübreleme yapıyoruz. Çok sık gübreleme yapmıyoruz. Aşırı suyu sevmiyor. Aşırı sulandığı zaman meyve kalitesi düşüyor. Aroması bozulabiliyor. Şeker oranı düşebiliyor” diye konuştu.
Pitayanın soğuk tüketilmesi gerektiğini kaydeden Bayram, “Diğer meyveler gibi ılık tüketildiği zaman zevk vermeyen bir bitkidir. Tüketmeden önce buzdolabında bekletmeniz gerekiyor. Buzdolabınızın içinde 4 derecede, 3 4 hafta rahatlıkla saklayabilirsiniz. Hiçbir deformeye uğramıyor. Vücudun alyuvar, akyuvar dediğimiz hücrelerini artırıyor. C vitamini, potasyum, kalsiyum bakımından çok zengin” dedi.
Ejder meyvesi, sadece geceleri çiçek açıyor. Büyük beyaz kokulu çiçekleri tipik şeklinden ötürü ay çiçeği veya gecenin kraliçesi olarak da anılıyor. Tatlı pitayalar krem gibi bir etli kısma ve lezzetli bir tada sahip ve bahçe bitkisi olarak dışarıda, salon çiçeği olarak da evlerde yetiştiriliyor.
SOZCUCOM.TR DHA
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonomi/ejderhameyvesininfiyatikaclirahangihastaliklaraiyigeliyor2607298/