Diyanet’in maaşlı imamı Halil Konakçı skandallarına devam ediyor. Atatürk ve cumhuriyet düşmanlıklarıyla bilinen, bu düşmanlığı her defasında da hakaretlerle dile getiren Konakçı, skandallarına bir yenisini daha ekledi.
Diyanet'ten aldığı maaşa rağmen lüks makam aracına binen, beraberinde koruma ordusuyla gezen Konakçı, Bursa’da katıldığı bir konuşmada her gün ölüm tehditleri aldığını iddia etti. Kalabalık bir kitleye karşı konuşan Konakçı, kendisine her gün ‘ip’ gönderildiğini iddia ederken, ‘‘Bana her gün ip gönderiyorlar biliyor musunuz? Darağacına asacaklarmış beni. Hoca asmak bunların ata sporu. Gülüyoruz geçiyoruz. Ve paçası sıkanı bekliyorum, elinizden geleni ardınıza koymayın. Soyu meçhuller." ifadelerini kullandı.
Konakçı’nın bu ifadeleri sosyal medyada büyük tepki topladı.
ATATÜRK DEVRİMLERİNİ YIKMAK İÇİN ANT İÇMİŞTİ
İmam Halil Konakçı daha önce de yaptığı skandal konuşmalarla sık sık gündeme gelmişti.
Konakçı geçtiğimiz yıl Bursa'da verdiği bir vaazda şu ifadeleri kullanmıştı:
"Söyleyin bana İslam'ın merkezi neresi? İslam'ın söz sahibi, makamı kim? Anladınız mı şimdi niye kaldırdılar, niye lağvettiler o makamı 100 yıl önce? Çıksın bir şarkıcı parçası Adem Aleyhisselam''a 'cahil' diyebilsin diye bu makamı kaldırdılar.
"BUNUN İÇİN ÇALIŞACAĞIZ"
Eğer o makam bugün kaim olsaydı bir kimse bile bugün konuşup Allah''ın indinde imam bile olsa söz sahibi olamazdı. Allah o makamı geri getirsin bize. Bunun için çalışacağız. Ah İslam kaim olsaydı, ah bu dinin bir başı bir sahibi olsaydı... Bu dini sahipsiz bıraktılar, kafalarına göre at koşturmaya başladılar.
İşte o sahip olsaydı çıkıp da ne Hz. Meryem''e, ne Adem''e ne Havva''ya, ne Resullullah Aleyhisselam''a, ne şeriata, ne Kuran''a, ne başörtüsüne, ne çarşafa, ne sarığa, ne minareye kimse konuşamazdı. Biz o makamı geri istiyoruz arkadaş. İslam adına istiyoruz."
HATAY’I ARAP YURDU İLAN ETTİ
Konakçı tepki çeken başka bir konuşmasında;
‘‘Hatay’ın çoğunluğu Arap’tır. Kürt ve Arap kardeşlerimiz var orada. Hala da öyle. O zaman da öyleydi. 1938’e kadar Fransız işgalindeydi. Sınırın içinde mi kalsın dışında mı kalsın tartışmaları vardı. Ezan yasağı 1932’de geldi. Fransızlar, ezanı Hatay’daki Müslüman köylerinde, camilerinde yasaklamadılar. Yine Fransız işgalindeki Hatay merkezinde, köylerinde ezan ‘Allahü ekber’ diye okundu 1938’e kadar. 1938’de Hatay Türkiye topraklarına katıldığında ilk yapılan iş ezanın yasaklanması oldu. Yani Fransız’ın yapmadığı zulmü bu topraklarda yaptılar’’ ifadelerini kullanmıştı.
Bu sözler üzerine Halil Konakçı sosyal medya üzerinden yoğun eleştiri almış, akıllara Kadir Mısıroğlu’nun ''Keşke Yunan galip gelseydi. Ne Hilafet yıkılırdı, ne Şeriat kaldırılırdı, ne Medrese lağvedilirdi, ne hocalar asılırdı, hiçbiri olmazdı'' sözleri gelmişti.
Yeniçağ