Türk halkına dilenci gibi davranıldığı düşündürücü görüntüler sosyal medyada yayınlandı. Hem de bir davranış bilimleri uzmanı tarafından. Sezonda binlerce liraya satılan montlarda indirim yapıldı. İndirimi duyan vatandaş ucuza mont almak için mağazaya koştu. Bakın mağaza çalışanları ne yaptı. Görüntülere göre, iki görevli mağaza dışındaki depodan iki üç tane mont getirdi. Herkes montların reyona konulacağını düşünürken, görevlilerden aşağılayıcı bir hareket geldi. Montlar mağazada bekleyen kalabalığın üzerine atıldı. Ortalık bir anda karıştı.
Skandal ötesi videoyu, sosyal medya hesabından yazar ve davranış bilimleri üzerine çalışmalar yapan Aşkım Kapışmak paylaştı. İşte o paylaşım:
"Çalışanlarınıza bu talimatı siz mi verdiniz , yoksa malı satın, sosyal medyada patlatın, yeter ki reklam olsun diyip özgür mü bıraktınız ?
Yazık.
Müşterilerinize verdiğiniz değer büyük ihtimalle bu. Size yakışmadı!!!
Çalışanlarınız imajınızı, vizyonunuzu yansıtır.
Videoda analiz edilecek o kadar çok şey var ki;
Evet ekonomi çok kötüye gidiyor, alım gücü zayıflıyor ve insanlar için temel ihtiyaçları bile karışlamak zor !
Fakat ekonomik problemler de olsa bazı şeyleri birbirinden ayırt etmek önemli.
Zenginin de fakirinde fırsatçısı, bencili ve açgözlüsü vardır.
Şahıslara iyi bakın, gülüyorlar, şakalaşıyorlar, birbirlerinin ellerinden almaya çalışıyorlar.
Gerçek ihtiyaç sahibin bile edebi adabı var.
Bu da başka bir ayıp.
Yorumlara zihinleri politize olmuş kişiler de gelecektir; yok efendim ekonomi ….. bla bla.
Evet her şey zor durumda biliyoruz, fakat buradaki analiz, hem marka ile ilgili hem de indirime büyük açlık duygusu ile saldıran kişilerle ilgili.
Deprem bölgesinde ilk günlerde tır tır giyecek gitti, bir tane saldıran, onun bunun elindekine saldırıp almaya çalışan biri olmadı.
Yani bu davranışlar ihtiyacın büyüklüğünden değil, fırsatçılığın ve marka arzusuna olan açlığın büyüklüğünden.
Hem markaya ayıp hem de kendini bu hale düşüren insanlara ayıp.
Gerçek ihtiyaç sahibi zaten marka peşinde koşmaz, pazardan alır, başka yerden alır, yardım alır ihtiyacını gidermeye çalışır.
Sabaha kadar mağazanın açılmasını beklemez.
Onun derdi markalı mont değil, üşümemektir.
Tüm çalışanlarınıza insan insana ilişki eğitimi öneriyorum"
Yeniçağ
