Türkiye ekonomisi corona virüsü pandemisinin gölgesinde geçen 2020 yılında yüzde 1.8 büyüdü. 2020’nin son çeyreğinde ise büyüme yüzde 5.9 ile yüzde 7 seviyesinde olan beklentilerin altında kaldı. 2019 yılında 9 bin 127 dolar olan kişi başı milli gelir 2020 yılında 8 bin 599 dolara geriledi ve üst üste yedinci yılda da düşüş gösterdi. Büyüme rakamlarını sozcu.com.tr’ye değerlendiren uzmanlar kredi etkisine vurgu yaptı.
Yalova Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Baki Demirel büyüme rakamlarını sozcu.com.tr’ye değerlendirdi.
Ekonomik büyümenin iyi bir şey olduğunu ancak gelir dağılımındaki dengeyi ve istihdamı artırması gerektiğini belirten Demirel, “Türkiye’nin büyümesi kredi genişlemesine dayalı. Bunun da arkasında tüketim ve inşaata dayalı bir model var. Bu büyüme yüksek cari açığa ve enflasyona neden olduğu için yaz aylarında kur şokuna neden oldu. Büyüme sonrası sıkı para politikasına dönülüyorsa ekonomik büyümenin kompozisyonunun makroekonomik istikrarı tahsis edici şekilde olmadığı açık.” dedi.
İstihdam yaratmayan bir büyümenin ekonomik kalkınmaya faydası olmadığını vurgulayan Demirel, “Bu büyüme kalkınma yaratıcı refah artırıcı bir büyüme değil. Bizim böyle bir büyümeye ihtiyacımız var. Bu büyümeden sonra oluşan kur şoku ve enflasyonu engellemek için sıkı para politikasına dönmek zorunda kalıyoruz. Geleceğe yönelik, sıkılaştırmaya bağlı olarak iç talepte azalma beklenebilir. En büyük ticari ortaklarımızdan olan AB’de gerekli toparlanma da henüz sağlanamadığı için dış talepte de azalma olur. Bu da 2021 için büyüme tahminlerinin değişmesine neden olabilir. Geleceğe yönelik koşullarda soru işaretleri ile ilerlemeye devam ediyoruz.” açıklamasında bulundu.
Tera Yatırım ekonomisti Enver Erkan da büyüme rakamları hakkınca açıklamalarda bulundu.
“Büyümenin ana sürükleyici etmenleri arasında yer alan kredi büyümesi, aslında üçüncü çeyrekteki düşük faiz politikasının getirdiği kredi patlamasının bir devamı niteliğindeydi.” diyen Erkan, “Bu dönemde, ağustos döneminden son çeyrek döneminin ortalarına kadar, gevşek politikaların uygulanması ve kredi büyümesinin teşvik edilmesi TL'nin hızlı bir şekilde zayıflamasına ve enflasyonun da artmasına neden oldu.
Aynı zamanda, ekonomi politikalarında dönüşümün başladığı kasım dönemine kadar, bankalar üzerinde kredi büyümesi sağlama amaçlı düzenlemeler ile beraber finansal kırılganlıklar da arttı.” dedi.
Kasım döneminde, ekonomi yönetiminde yapılan değişikliklerle beraber göreve gelen yeni Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın, para politikasını ortodokslaştırırken faizleri de yüzde 17'ye kadar yükselterek sıkılaşma sağladığını hatırlatan Erkan, “Para politikasındaki sıkılaşmanın bir yansıması olarak, parasal aktarım mekanizmasının gereğince kredi büyümesinin artan faiz oranları çerçevesinde dengelenmesi bekleniyor. Sıkılaşan finansal koşullara ek olarak; Covid19 kaynaklı kısıtlamaların yılın son ayından itibaren devreye girmesi ve bu noktada özellikle hizmet sektöründeki faaliyet ve istihdam kaybı büyümeye negatif yönde etki yapabilecek.” dedi.
Erkan sözlerini şöyle noktaladı:
Diğer yandan; aşılamanın ne kadar etkili olacağına bağlı olarak açılacak olan iktisadi faaliyetler ve ekonomik canlanma kaynaklı olarak artabilecek talep, bunun yanında yine normalleşme kaynaklı turizm sezonunda yaşanabilecek canlanma büyümeye pozitif etkide bulunabilir.
Finansal koşulların yılın son bölümüne kadar mevcut sıkılıkta kalması baz senaryo olmakla birlikte, enflasyonda faiz indirimine imkan verecek bir düşüş olursa büyüme biraz da kredi kanalından beslenebilir. Bütün bu varsayımlar ve sapma olasılıkları dahilinde 2021 büyüme beklentimizi market konsensüsüne yakın bir seviye olarak yüzde 4,8 seviyesinde belirledik.
QNB Finansbank Başekonomisti Erkin Işık ise Reuters’ta yer alan değerlendirmesinde, “Son çeyrekte büyüme beklentilerin altında kalırken, önceki çeyrekler de aşağı revize edildi. Hanehalkı tüketiminin büyümeye katkısı yüksek devam ederken, sabit sermaye yatırımlarının önceki çeyreğe göre gerilediği gözleniyor. Sonuçta, beklentilerin altında da olsa, geçen senenin büyümesi yüzde 1.8 ile oldukça yüksek gerçekleşti. Bu senenin ilk çeyreğinde de fazla bir yavaşlama gözlenmiyor. Bu sene için %5.5 olan büyüme tahminimizi koruyoruz” dedi.
https://www.sozcu.com.tr/2021/ekonomi/uzmanlar2020yilibuyumerakamlarinidegerlendirdi6288281/