Kıraathaneciler soruyor: “Virüs sadece kıraathanelerde mi?”

Corona virüs tedbirleri kapsamında uzun süre kapalı kalan kıraathaneler açıldı ancak kıraathanelerde oyun oynama yasağı devam ediyor. Pandemi sürecinde ekonomik olarak zorluklar çeken kıraathaneciler, oyun oynama yasağına tepkili. Kıraathaneci Sedat Çamlı, "AKP kongrelerinde 10 bin kişi, 20 bin kişi iç içe. Yasak bana da yasak, size de yasak. Herkese eşit olması lazım. Virüs sadece kıraathanelerde mi?" dedi.

Korona virüs tedbirleri kapsamında uzun süre kapalı kalan kıraathaneler açıldı ancak kıraathanelerde oyun oynama yasağı devam ediyor. Müşterilerini bekleyen kıraathaneciler ise oyun oynama yasağından dolayı işlerinin azalmasından ve kapalı kaldıkları süre içinde devletten yardım alamamaktan şikayetçi. SÖZCÜ’ye konuşan kıraathaneciler, yaşadıkları zorlukları ve beklentilerini anlattı.

“KAPATIYORSAN ESNAFINA SAHİP ÇIK”

Kahveye kimsenin çay içmek için gelmediğini söyleyen Sedat Çamlı,  “Diğer kalabalık ortamlarda yokta sadece kahvehanelerde mi var virüs? Deseler ki, ‘Her oyunda yeni kağıt açılacak’ gibi şart koşun. Bu şekilde olmaz. Üç kişinin bir araya dahi gelinmesine izin verilmiyor şu anda. Esnafa kira yardımı denildi, hepsine başvurduk. Hepsinden red aldık. Biz kapalı olmasına rağmen her ay kirayı net verdik. Kendi cebimizden, kendi kazancımızdan verdik. E bugün bakıyorsun, AKP kongrelerinde 10 bin kişi, 20 bin kişi iç içe. Yasak bana da yasak, size de yasaktır. Herkese eşit olması lazım bunun. Orada korona yokta burada mı var? Arabamızı sattık, birikimlerin hepsini bozduk anca kendimize gelebildik. Elde avuçta hiçbir şey kalmamış durumda. Yeni bir kapanma olursa perişan oluruz. Kapatıyorsan esnafına sahip çık. De ki, ‘Al kardeşim, bu senin yevmiyen, bu senin kahvenin kirası, bu senin evinin masrafı’, biz bir sene açmayalım iş yerlerimizi.” diye konuştu.

“BORÇLA DÖNÜYORUZ”

Altı, yedi aydır kahvehaneler kapalı olduğunu belirten Ramiz Koç,  “Yedi aydır habire borçla dönüyoruz. Kahveleri açıyoruz, 2030 lirayla eve gidiyoruz. Kardeşimle beraberiz, 4 çocuk o okutuyor, oğlum evli o da çalışmıyor, iki eve de ben bakıyorum. Habire borçla dönüyoruz ama nereye kadar? Kahveleri açıyorlar, ‘Kahveleri açtık, daha ne yapalım?’ Millet, kahveye niye gelir? Oyun oynamaya gelir. Çay içecek adam evinde içiyor zaten. O zaman hiç açtırmasaydın. Öyle yardım ediyoruz diyorlar da o yardımlar nereye gidiyor? Nerede? Bize mi verilmiyor yoksa başkasına mı veriliyor? Ama bize 1 kuruş verilmedi. Devlet, pul vergisini, kahve vergisini hemen bana gönderiyor. Ondan bilezik al, bozdur, sat, kiranı ver, mal sahibine daha 3 kira borcum var. Adam takır takır parasını istiyor. Devlet hani diyor ya ‘Yardım edeceğim’ diye, yardım bekliyoruz. Bize yardım etsin. 7 aydır 1000 TL aldık, onu da biz almadık, mal sahibi aldı.” ifadelerini kullandı.

“HALKI KUCAKLAYACAK BİR DEVLET GÖREMEDİK ORTADA”

Dört çocuk babası Hasan Koç ise yaşadıklarını şöyle anlattı: “Her taraf borç doldu. Hani Tayyip diyor ya herkese kredi verilecek diye hiçbir şeyden yararlanamadım. Bir senede 1000 TL aldım, onu da mekan sahibine borcumuz olduğundan ona düştü. Elektriğim geliyor, vergiler geliyor, muhasebeye olmuş dünya borcum. Şimdi de kahvemiz boş ama 3 bin 100 ay başından ay başına vermek zorundayım. Eşimin bileziklerini bozdurup o şekilde kiramızı ödedik. Devlet dediğin halkı kucaklaması lazım, halkı kucaklayacak bir devlet göremedik ortada ama Suriyelileri kucaklıyor, beni kucaklamıyor.”

“BAZI YARDIMLAR ALDIK AMA YETERLİ DEĞİL”

“Bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte kapanmalar, açılmalar oldu.” diyen Muhammer Yıldırım sözlerini şöyle tamamladı:  “Ekonomik zorluklar yaşıyoruz tabi ki. Bazı ekonomik yardımlar da aldık ama tabi ki yeterli değil. Devletten isteğimiz teşvikleri ve yardımları biraz daha iyi hale getirmeleri. Bin lira aldık, Allah razı olsun ama tabi ki yeterli değil. Kalkınmak için, bir yerlere gelmek için daha çok teşviğe ihtiyacımız var.  İnşallah hep birlikte iyi günlere çıkarız.”

https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/kiraathanecilersoruyorvirussadecekiraathanelerdemi6341199/