Gerçek Gündem dün, Kolombiya Başsavcılığı’nın, Türkiye’ye yola çıkarken yakalanan 4,9 ton kokain ile ilgili 22 Eylül’de Türkiye’den adli yardımlaşma sağlanması istediğini yazmıştı. Kolombiya Başsavcılığı, mektubun devamında ise konteynerlerin kayıtlarındaki tutarsızlıklar dikkat çekiyor.
Hatırlatacak olursak dün yayınladığımız haberde, Kolombiya Ulusal Başsavcılığı’nın: ”Buenaventura'daki mrku45666740 ve mtku46253247 konteynerlerinde ele geçirilen 4 tonluk kokaininin soruşturma raporu, kokainin cinsini ve miktarını, fotoğraflarını, yakalananların kimlikleri ile bilgileri sağlamak amacıyla dönemin Uluslararası İlişkiler Direktörü Dr. Liliana Romero Tovar tarafından imzalanan ve 22 Eylül 2021 tarihinde eklenen 20211700013533 resmi yazı ile Türk muadili kurum tarafından adli yardımlaşmanın sağlanması için yönlendirildiği kaydedildi.” cevabına yer vermiştik.
Kolombiya Başsavcılığı’nın yanıtında özetle, “22 Eylül’de Uluslararası İlişkiler Direktörünün, 4 ton kokainin soruşturma raporunun, kokain ile ilgili bilgileri sağlamak amacıyla Türkiye’deki muadil kurumdan, adli yardımlaşma sağlanması için yönlendirildiği” yazıyordu. Yani Türk Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı, Kolombiya bizimle “adli yardımlaşma yapmıyor” dedikten 17 (on yedi) gün önce!
Kolombiya Ulusal Başsavcılığı dün ilk bölümünü yayınladığımız mektubunun devamında, “kokainin hangi limana, hangi gemiyle ve kime teslim edileceği?” sorusuna da cevabı vardı.
Uyuşturucu Ticaretiyle Mücadele İhtisas Müdürlüğü Hukuk Ekibi Koordinatörü, Maria Cecilia Jimenez Rodriguez, bu bilginin verilmesinin mümkün olmadığını söylüyordu. Zira Kolombiya Başsavcılığına göre Türkiye’ye yola çıkmak üzere hazırlanan konteynerlerle ilgili kayıtlar yanlış tutulmuştu. Kolombiya Başsavcılığı’nın ifadesi şöyle: “İşlemlerin, Bilgi İşlem Dairesine devredilmesinden sonra düzenlenen doğrulama sayesinde, muadil makamlarca sağlanan ve iki konteynerin ele geçirilme ve limana giriş tarihlerine ilişkin verilerin yanlış olduğu tespit edildi. Bu da, talep ettiğiniz bilgilerin maddi dayanağının boşa çıkması anlamına geliyor. Yukarıdaki sebeplerden dolayı, Uyuşturucu Ticaretiyle Mücadele İhtisas Müdürlüğü’nün maddi imkanlarının ötesinde sonuçların alınmasını zorlamak bizim için mümkün olmadığından talebinizle ilgili kesin bilgi vermek mümkün değildir. Dilekçenizde talep ettiğiniz verileri elde etmemiz mümkün olmadığından, özel durumda, hiç kimsenin imkansızı yapmakla yükümlü olmadığı genel hukuk ilkesine uymak zorunludur.”
Kolombiya Başsavcılığı’na göre, 2020 Haziran’ında Kolombiya’nın Buenaventura Limanından Türkiye’ye yola çıkan 4, 9 ton kokainin, içine konulduğu konteynerlerin limana giriş tarihleri de yanlıştı.
Kolombiya basını, pandeminin ortasında, sadece Türkiye değil Kolombiya için bile rekor kabul edilen 265 milyon dolar değerindeki kokainin yakalanmış olmasını, uyuşturucu kartellerinin maliyesine büyük bir darbe olarak nitelendirdi. O günlerde Kolombiya’da yayınlanan haberlerde, limanda görevli memurların dikkatini iki konteynerin yükündeki garipliklerin çektiği yazıyordu. Tutarsızlıklar üzerine getirilen narkotik köpeği Dora, uyuşturucu araması için limana getirildi.
Narkotik köpeği Dora uyarı verdi ve Kolombiya’nın anti – narkotik timleri konteyneri inceledi. Ve her biri yaklaşık 30 kiloluk 1.733 beyaz kanvas içinde paketlenmiş, granül kauçukla karıştırılmış 4,9 ton kokain hidroklorür buldu. Ön tanımlama testi negatif olmasına rağmen, Cali kentindeki Adli Tıp ve Adli Bilimler Enstitüsü tarafından yapılan analizden sonra kauçukların içine gizlenmiş maddenin, kokain hidroklorür olduğu onaylandı. Kolombiyalı yetkililer uyuşturucunun, Kolombiya’dan Pasifik kıyıları boyunca Orta Amerika'ya ve daha sonra Türkiye'ye götürülmesinin amaçlandığını açıkladı.
Sedat Peker’in ifşaatlarından sonra kamuoyu, Türk limanına demirlemek için bir gemiyle yola çıkmaya hazırlanan 4,9 ton kokainin alıcısını merak etmeye başladı. Sonradan fark edildi ki narkotik köpeği Dora olmasa, 265 milyon dolarlık kokain Türkiye’den pazarlanmaya başlayacaktı. Üstelik aradan bir yıl geçmesine rağmen böylesine büyük bir uyuşturucu kaçakçılığı ile ilgili soruşturma yapılmamıştı. Kolombiya’daki operasyondan 16 ay sonra Türk Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, Kolombiya adli makamlarından yardımlaşma talebimize henüz yanıt gelmedi açıklamasını yaptı. Gerçek Gündem de bu bilginin doğruluğunu Kolombiya Ulusal Başsavcılığına sordu. Savcılık, 22 Eylül’de Türkiye’den adli yardımlaşma istediklerini açıkladı.
Kolombiya Ulusal Bassavcılığının (Fiscalia General de Nación) web sitesi ziyaret edildiğinde, sayfanın alt tarafında dikkat çekici bir detay var. (https://www.fiscalia.gov.co/colombia/ )
Kolombiya Başsavcılığı, Türkiye için 800’lü bir ihbar hattı açmış. Turquía (00800 142059122), olarak paylaşılan numaradan Kolombiya Başsavcılığına uyuşturucu ticareti ile ilgili ihbarda bulunmak mümkün. Öte yandan Kolombiya’nın, Avrupa’da sadece İspanya ve Türkiye’de ihbar hattı olması oldukça düşündürücü.
Sonuç olarak Kolombiya Başsavcılığı’nın açıklaması gösteriyor ki, Türkiye’nin devasa adliye saraylarından hiçbir savcı, (ortada dava ya da soruşturma olmadığı için belki de!) henüz Kolombiya Başsavcılığına ulaşmış değil. Yoksa Kolombiya Başsavcılığı, kendisini serbest gazeteci olarak tanıtan, basın kartını ibraz etmeyen, Banu Acun’a bu bilgi veriyor; Türkiye’ye vermiyor mu?
Belgelerin Çevirisi: Canan Kaya/ Gerçek Gündem Güney Amerika Temsilcisi