Türkiye’de 66 yıl önce kapatılsa da, Köy Enstitülerine dünyanın ilgisi artıyor. Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden Prof. Dr. Selahattin Turan ve dünyanın en büyük eğitim kurumlarından Hindistan’daki City Montessori School’un kurduğu Dünya Eğitimde Toplam Kalite ve Mükemmellik Konseyi (WCTQEE) Türkiye Genel Direktörü Doç. Dr. Hayal Köksal, gelişmeleri SÖZCÜ‘ye anlattı.
CORONA VİRÜSÜ TESTİ
Köy Enstitüleri eğitim modelinin değerinin, corona virüsü sürecinde bir kez daha anlaşıldığını söyleyen Prof. Dr. Selahattin Turan “Dünyada ABD’den Güney Kore’ye 100’ün üzerinde ülke, enstitülerin yaşayarak öğrenme ve üretim yönünü uygulamaya geçiriyor.
Türkiye, üreten toplum için geçmişte başarıyla uyguladığı Köy Enstitülerini bir an önce geliştirerek, açmak zorunda” dedi.
“AKLI AŞAN İŞLER”
Prof. Turan, “Cumhuriyet’in ilk yıllarında, insan aklını bugün bile aşan işler yapıldı. Düşman, Polatlı’ya gelmiş ve Kurtuluş Savaşı devam ederken, Ankara’da Maarif Kongresi toplandı.
Türkiye’nin kurtuluşunu eğitimde gören Atatürk, cepheden gelip kongreye katıldı. Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar tam bağımsız yaşatacak milli bir eğitim sistemi kurulmasını istedi” dedi.
ENSTİTÜLER AÇILMALI
Turan şunları söyledi:
*Batı eğitim modelleri piyasa endeksli ve bireyi yüceltir. Köy Enstitüleri bireydeki tam bağımsız, eleştirel, yaratıcı düşünce becerisini öne çıkardı.
*Türk toplum yapısına en çok uyan okulların, ‘Komünist yetiştirildiği, kadın erkeklerin bir arada kaldığı’ gibi ön yargılı, bilimsellikten uzak ithamlarla yıpratılıp, kapatılması çok yanlıştı.
2002 UNESCO Barış Eğitimi Ödüllü Doç. Dr. Hayal Köksal ise “Bizim, kimseden almadık. Bizden alsınlar” diyen Hasan Ali Yücel'i hatırlatarak, “Köy Enstitüleri yabancı bilim insanı ve devletlerin ilgisini her zaman çekti. Türkiye'de eğitim fakülteleri de acil bu modele geçmeli” dedi.
YOKSUL KALMAZDI
Doç. Köksal sözlerini, şöyle sürdürdü:
*Enstitüler kapatılmasaydı, köyden kalkınma büyük şehirlere göçü durdurur, yoksul insan kalmazdı.
*Türkiye, dünyadaki ilk 5 ekonomi içinde olurdu. Ülkemizin, gelişmesine vurulan en büyük darbe bu. UNESCO, kalkınmakta olan ülkelere, Köy Enstitülerini öneriyor
ENSTİTÜLERE BENZİYOR
*Enstitülerin, sorun çözme modelinden ilhamla 18 yıl önce İmece Halkaları Sistemi geliştirdim. 30 ülke bunu öğrendi. Şimdi, eğitimdeki uygulamaları bizimle paylaşıyorlar.
*Hindistan'da köylüyü kalkındırmak için “Aware” adlı proje Köy Enstitülerine çok benziyor.
AFRİKA DA ÖĞRENİYOR
*Afrika'da ada ülkesi Moritos köylerinde de incelemeler yaptım. Bizim kadar detaylı köy ve ulus kalkındırma odaklı bir sistem, başka hiçbir ülkede yok. Türkiye'nin 6 yılda çöpe atıp, izlerini silmeye çalışması kayıp.
– Atatürk'ün fikriyle alt yapısı 1921'deki Maarif Kongresi'nde çalışıldı. Köy çocuklarını enstitüde okutup, kendi köylerine öğretmen yapmayı amaçladı.
– İsmail Hakkı Tonguç 1935'te hazırladı. 1937'de Köy Öğretmen Okulu ile temeli atıldı. 1938'de kızlar alındı. 17 Nisan 1940'ta İsmet İnönü ve Hasan Ali Yücel açtı.
– Kendine ait tarlaları, bağları, hayvanları, arı kovanları, atölyeleri vardı. Fen, matematik, edebiyat, müzik, sanat, tarım hayvancılık, arıcılık, balıkçılık, sıhhiye, makine, biçki dikiş ve yabancı dil gibi dersler verildi.
– İlk 6 yılda 15 bin dönüm tarım arazisi, 750 bin fidan bin 200 dönüm bağ ile 150 büyük inşaat, 210 öğretmen evi, 64 tahıl deposu, 21 okul, 12 santral kurdu.
– 19371952 arasında 15 yılda 17 bin 341 öğretmen, bin 599 sağlıkçı, 8 bin 675 eğitmen toplam 27 bin 989 mezun verdi.
– Marshall Yardımı için Köy Enstitülerinin kapatılması şartı sunuldu. İnönü, DP’ nin ilk kapatılma teklifini reddetti, ikincisini onayladı. 27 Ocak 1954’de kapatıldı.