Suriye sınırında askeri araçla insan kaçakçılığı yapan generalin ortaya çıkması sonrası farklı bir olay gündeme geldi. Mersin Gümrüğünde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda tim komutanı olan bir kişinin valiz kaçırdığı öğrenildi. Valizin içinde neler olduğu belirsizliğini korurken, TSK, tim komutanına idari ceza verdi.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, Mersin’de meydana gelen kaçakçılığı köşesine taşıdı. Terkoğlu, yazısında olayın Mersin Liman Başkanlığı’na giden bir ihbarla ortaya çıktığını belirtti. İhbarda, limana gelen bazı valizlerin ilginç bir yolla aramadan kaçırılarak gümrükten çıkarıldığı belirtiliyor.
Kamera kayıtlarının incelenmesi sonrası valizlerin arama yapılmayan ve askeri personelin kullandığı kapıdan BMW marka bir araçla çıkarıldığı tespit edildi. ADA74 isimli RORO gemisinden inenlerin sadece birinin pasaport ve valiz kontrolü için gümrüğe yönelmediği öğrenildi.
Terkoğlu yazısında kontrole girmeyen kişinin elindeki valizleri BMW marka aracın bagajına koyduktan sonra diğer yolcuların arasına karıştığını belirtti. Söz konusu kişinin elinde valiz yokmuş gibi kontrolden geçerek yaya olarak gümrükten uzaklaştığı öğrenildi.
Terkoğlu, valizleri kaçıran kişinin Deniz Kuvvetleri Komutanlığında tim komutanı olduğunun tespit edildiğini vurgulayarak yazıya şöyle devam etti:
"Gümrük memurları olayın kayıtlarına ulaştıktan sonra soruşturmalarını derinleştirdi. Bu kez girişçıkış kayıtlarına baktılar. Önce aracın nasıl askeri kapıdan rahatça girip çıktığına odaklandılar. Çıkan sonuca onlar da şaşırdılar. Aracı kullanan kişi Deniz Kuvvetleri’nde tim komutanı olarak görev yapan M.C. idi. Ardından gemiden inen yolcuların listesini çıkardılar. Valizleri arabaya bırakıp salona giren kişinin M.D. isimli Türk vatandaşı olduğunu gördüler. Bütün delilleri kayıt altına aldılar.
Devamında neler olduğunu Ticaret Bakanlığı kaynaklarından öğrendim. O gün gelen ihbarı değerlendiren memurlar, kontrol edilmeden sınırı geçen iki valizi getirenin de geçirenin de kimliğini bulmuştu. Gümrük memurları, kamera kayıtlarını geriye doğru incelediklerinde olayın daha önce de yaşandığını tespit ettiler. Örnek olsun, komutan M.C. ve vatandaş M.D., olaydan sadece bir ay önce, 5 Haziran 2023’te aynı yöntemle yine valizleri ülkeye sokmuşlardı."
VALİZDEKİNİ BİLEMEYECEĞİZ
"Ticaret Bakanlığı’nın ardından TSK kaynaklarını aradım. Onlar da yaşananları teyit etti. Savcılık, Mersin’den sınırı sıra dışı yolla geçen valizlerde; varsa da bir suça ulaşamamıştı. Dosyayı kapatmak durumunda kalmıştı. Ancak personelinin karıştığı bu olayı TSK’ye bildirmiş, meselenin aynı zamanda bir disiplin sorunu olduğunu ifade etmişti. TSK de idari soruşturma başlatarak tim komutanı M.C’ye tespit edilen iki olay için iki ayrı idari ceza vermişti. M.C., soru işareti yaratan bu olaydan sonra görevine devam etmişti.
Konuştuğum TSK kaynakları, sınırlardaki sıra dışı geçişlerle mücadelede işi sıkı tutmaya çalıştıklarını, hatta zaman zaman kendi personellerini rastgele aradıklarını, üniformasını kötüye kullananları cezalandırdıklarını anlattı. Komutan M.C’nin Mersin’den gümrüğü atlatarak taşıdığı valizlerde ne olduğunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Ama her vakadan sonra ülkenin kara ya da deniz sınırları konusunda “acaba”larımız artacak. Kesin olan bir şey var ki insan, mal ya da uyuşturucu, Türkiye’ye girmek için kendisine kamuda işbirlikçi arıyor. Devlet bu işlere bulaşanlardan tam anlamıyla arınmadıkça, nasıl korunursa korunsun aslında Türkiye’nin gerçek bir sınırı olmayacak. Zira sınırı koruması gereken işbirlikçiler kapıyı içeriden açmaya devam edecek."
Yeniçağ