Home
29 Ocak 2023 ( 12 izlenme )
Reklamlar

"Maliyetlere dayanamayan besici, hayvanlarını satıp hurdacılığa başladı"


CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde’de hayvancılıkla uğraşan vatandaşların sorunlarını dinledi. Yıllardır hayvancılık yaptığını söyleyen Soner Küçüktaş, girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle hayvanlarını satıp hurdacılık yapmaya başladığını belirtti


Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, köy ve belde ziyaretlerinde ahırlarda hayvancılık ile geçim sağlayanları ziyaret edip yerinde sorunları tespit etmeye devam ediyor.

HURDACILIĞA BAŞLADI

Niğde'nin köy ve beldelerinde hayvancılık yapan vatandaşlarla bir araya gelen Ömer Fethi Gürer'e dert yanan Soner Küçüktaş, hayvancılıktan bıktığını, kazanamadığı için hayvancılığı bırakmak zorunda kaldığını söyledi. Yem fiyatlarındaki artış nedeniyle hayvanların bakımında zorlandığını anlatan Küçüktaş, “24 hayvanım vardı, hepsini satmak zorunda kaldım. Bütün ahırı tasfiye ettim. Aldığımız yem verdiğimiz sütü karşılamıyor, o yüzden hayvancılığı bıraktım ve hurdacılık yapmaya başladı. Şimdi hurda işiyle uğraşıyorum” diye konuştu.

250 HAYVANDAN 150'Sİ KALDI

Çiftliğinde 250 hayvan varken, başta yem fiyatları olmak üzere girdi maliyetlerindeki artış karşısında hayvanlarının büyük çoğunluğunu satıp bazılarını da kesime gönderdiğini söyleyen Ergün Dane isimli üretici ise “Şimdi tesisimizde 150 büyükbaş hayvanımız kaldı” dedi.

Hayvancılık konusunda anlatılan destek ve hibelerin çoğunun üreticiye ulaşmadığına işaret eden Ergün Dane, “Su koskoca tesisin günlük gideri milyarlarca lirayı buluyor. Yıl boyunca bize verilen destek 12 bin lira buzağı desteğidir. Bunun haricinde herhangi bir destek almadık” şeklinde konuştu.

“KAZANAMIYORUZ”

Süt yemi, silaj, saman fiyatlarının sürekli arttığına değinen Dane, “Biz bunları kendimiz ürettiğimiz halde zorlanıyoruz. Dışarıdan almaya kalksak çok daha büyük sıkıntının içine girerdik. Çünkü 1 litre sütü sattığımız zaman süt parasıyla 1 buçuk kilo yem alabilmeliyiz ki süt üretiminden kar edelim. Ama öyle olmuyor, kazanamıyoruz” dedi.

“KAR ETMİYORSAN BIRAK” DİYENLERE TEPKİ

Hayvancılıktan, süt inekçiliğinden zarar ettiğini söyledikleri zaman, ‘Kar edemiyorsan bu işi yapma” diye karşılık verdiklerini anlatan Ergün Dane, “Biz yıllardır bu işi yapıyoruz. Başka bir mesleğimiz yok. ‘Zarar ediyorsan bu işi yapma' demek yerine, bizim zarar etmemize neden olan olumsuzlukları ortadan kaldırın” diye konuştu.

“SÜTE 1 LİRA ZAM GELEMEDEN YEME 2 LİRA ZAM GELİYOR”

Süte 1 lira zam gelmeden yeme 2 lira zam geldiğine işaret eden Dane, “Böyle bir şey olur mu? O kadar yatırım yaptık. Kalitesiz yem vermek zorunda kalıyoruz. Öyle olunca da verim azalıyor. Aşı, mazot, vitamin, veteriner hekim giderleri gibi pek çok gider var ve bu giderler her geçen gün biraz daha zamlanıyor” dedi.

“HAYVANLARI 12 AY BOYUNCA YEMLE BESLİYORUZ”

Mazot, ekipman ve sanayi giderlerinin 12 bin lira civarında olduğunu söyleyen çiftçi Dane, “Makine ekipmanlarının arızası, bakımı hesapta yok. Litre başına 3 lire para aldığımız zaman kar ettiğimizi zannediyorlar. Bunun karla alakası yok. Hakkımızı versinler, yeter. Biz 12 ay boyunca hayvanları yemle besliyoruz. Veterinerlik ücreti, ilaç, vitamin ve hayvan refahı olmaz ise verim de azalıyor. TV'lerde sürekli hayvancılığa destek olduklarını açıklıyorlar ama bize destek mestek yok. Sadece buzağı desteği olarak 12 bin lira para aldım. Buzağıya da belirli aralıklarla tohumlama şartı ile destek veriyorlar. O günler tutmaz ise buzağıya destek vermiyorlar” diye konuştu.

“HAYVANCILIK PARA KAZANDIRMIYOR”

Bir buzağının süt vermeye başlaması için doğumundan sonra 26 ay geçmesi gerektiğine değinen Ergün Dane, “burada ciddi maliyet var. Hayvancılıktan, süt inekçiliğinden para kazandığını söyleyen doğru söylemiyor” dedi.

Hayvancılık yapanların sorunlarını dinleyen CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise besici ve süt inekçiliği yapanların ciddi sıkıntı içinde olduğuna dikkat çekti.

“SÜT VE ETTE SIKINTIYI DIŞ GÜÇLER Mİ YARATIYOR?”

Büyükbaş hayvancılık yapanlar gibi küçükbaş hayvancılıkta da yem ve mera alanı sorunun artığını kaydeden Gürer, şunları söyledi:

“Kırsalda küçük aile tipi denen işletmelerin çoğunda hayvancılık bitme noktasına geldi. Büyük olarak tanımlananda ise daralma sürüyor. Kredi kullanıp ciddi yatırım yapanlarda zor durumda. İthal yem gibi üretilen yem fiyatları da artıyor. Hayvancılık zor bir iş. Mevcutta halen var olan Hayvan varlığınızı keserek değil bakıp besleyip ondan yavru ve süt sağlayarak sorun çözme yoluna gidilmelidir.

İthal hayvan getirip besleyip verim alacağın, buzağı temin edeceğin süreçte kesime göndererek gerekli fayda sağlanamazsa, bu süreç dışa bağımlılığı artırır, sorunları katlar. İthal bağımlılığı yeni sorunları da üretir. Sonuçta bu süreç daha derinleşen krizlere yol açar. Plansız, öngörüsüz, beceriksiz ve ‘param var ithal ederim' zihniyeti ile bugünlere geldik.

İktidar sorunlarda dış güçlere işi havale ederdi. Süt ve ette sıkıntıyı dış güçler mi yaratıyor? Yem fiyatı süt fiyatına denge tutmuyorsa bunu sokaktaki Vatandaşta bilir ki bu iş sürdürülemez.

Yönetenler görmüyor mu? Yemde dışa bağlılık önemli bir etken. Hayvancılıkta ciddi sorun yaşanıyor. ‘Sorun yok' demekle sorun yok olmuyor. Yem fiyatlar artışı kontrol altına almadan sorun çözülmez”

Sözcü

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

AKP 65 yıllık camiyi yıktırdı! Taş üstünde taş kalmadı, 40 hane camisiz kaldı! İçişleri'nden hutbe tartışmasına inceleme Çiftlik Bank'ın önemli ismi tutuklandı Bunu da gördük: Marketlerde "olgun sebze" dönemi!