Ordu Üniversitesi’nde faal olmayan meslek yüksekokullarına (MYO) sekreter ataması yapıldığı açığa çıktı. Öğrencisi, idari personeli, hatta binası dahi bulunmayan Gölköy ve Aybastı MYO’larına 2015 yılından 2019 yılına kadar aralıklarla sekreter ataması yapıldı.
Gölköy MYO’ya 7, Aybastı MYO’ya ise 6 sekreter ataması yapıldı. 13 atamada da farklı kişiler atandı. Bu 13 kişinin 10’u ise görevde kısa süre kaldıktan sonra şube müdürü yapıldı. Konu Sayıştay raporlarına da yansıdı.
Üniversiteye ilişkin hazırlanan 2019 yılı denetim raporunda yapılan bu uygulamalardan rektörün sorumlu olduğu hatırlatıldı.
İdare amaca uygun hareket etmiyor
Raporda şu ifadeler kullanıldı: Yapılan incelemede faal olmayan, öğrencisi, binası ve idari personeli bulunmayan MYO’lara, MYO Sekreteri atandığı tespit edilmiştir. İdare, atamalarda, Yüksekokulların fiziki şartlarının sağlanarak eğitim ve öğretime geçmesini amaçlasaydı; fiziki şartların sağlanması ile ilgili önemli görev ve sorumlulukları bulunan yüksekokul sekreteri kadrosunun, istikrarlı bir şekilde yönetilmesini tercih ederdi. MYO’lara, faaliyete geçemedikleri dört yıllık süre zarfında 67 kez sekreter ataması yapıldığından ve bu durum, yönetim istikrarsızlığına sebebiyet verdiğinden; atamalarda İdare’nin, söz konusu amaca uygun hareket etmediği düşünülmektedir. Okulların, bu kadar uzun bir süre faaliyete geçmemesi de bunu desteklemektedir.”
Sınavsız geçiş için kullanılmış
Raporda şube müdürlüğü kadrosuna atanmak için olağan şartlarda sınav şartı olduğu fakat yüksekokul sekreterleri için bu şartın aranmadığı kaydedildi. Bu konuyla ilgili de şu ifadeler kullanıldı: “Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nin 20’nci maddesinin (d) bendi uyarınca yüksekokul sekreteri olarak atanan bir personel sınavsız bir şekilde şube müdürü olma hakkını elde etmektedir. Zaten atananların, atandıkları görevde çalıştırılmaması, çoğunluğunun şube müdürü (10 kişi) olarak istihdam edilmesi ve atamaların kısa süreli olması, bu durumu işaret etmektedir. Bu itibarla; yapılan atamalarla, mevzuatın kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak kullanılması ve kötüye kullanılmaması hususunun gereğinin yerine getirilmediği düşünülmektedir.”