Merkez Bankası (TCMB) rezervlerinde son iki yıldaki sert düşüş siyasi gündemde de kendine yer bulurken, diğer ülkelerle yapılan karşılaştırma çarpıcı sonuçlara işaret ediyor.
East Capital Gelişen ve Öncü Piyasalar Portföy Yöneticisi Emre Akçakmak’ın Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerinden yaptığı derlemeye göre, Türkiye 2020’de merkez bankasının rezervlerindeki düşüşte dünyada ilk sırada yer aldı.
TCMB’nin yurt dışı ve yurt içindeki bankalardan swap (takas) ile ödünç aldığı döviz ve altınlar düşüldüğünde brüt rezervi 2019 sonunda 87,1 milyar dolar iken, 2020 sonunda 31,4 milyar dolara geriledi. Düşüş, miktar olarak 55,7 milyar dolar, oran olarak yüzde 64 oldu.
Türkiye’nin swap hariç brüt rezervinin milli gelire oranı ise yüzde 5’e geriledi. Bu alanda Türkiye’nin gerisinde sadece yüzde 4’lük oranla Sri Lanka yer aldı.
Türkiye’nin swap ile ödünç aldığı döviz ve altınlar da dahil edildiğinde 2019 sonunda 105,5 milyar dolar olan brüt rezervi, 2020 sonunda 93,3 milyar dolara geriledi.
2020 sonunda TCMB’nin yurt dışı ve yurt içindeki bankalardan swap (takas) ile ödünç aldıkları ve zorunlu karşılık olarak elinde tuttuğu döviz ve altınlar hariç tutulduğunda net rezervi 48,2 milyar dolara geriledi.
Rezerv kaybında Türkiye’yi miktarsal olarak 46 milyar dolarlık kayıplar Suudi Arabistan izledi. Ancak oransal olarak Suudi Arabistan’ın kaybı sadece yüzde 9 oldu.
Türkiye’nin ardından oransal olarak en çok rezerv kaybı Sri Lanka’da oldu ancak bu ülkenin 2019 sonunda 7 milyar dolar gibi çok sınırlı bir rezervi vardı.
Rusya, petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki düşüşe rağmen rezervini 40 milyar dolar artırarak 594 milyar dolara yükseltti.
Miktarsal olarak rezervini en çok artıran ülke, 165 milyar dolarlık artışla Hindistan oldu.
Uzmanlar ve bankacılık kaynakları, son iki yılda TCMB’nin net rezervlerinde yaklaşık 140 milyar dolarlık ‘açıklanamayan’ düşüş olduğuna ve bu paranın da döviz kurlarındaki artışı frenlemek için örtülü olarak kullanıldığına dikkat çekiyor. TCMB de bu yöndeki haberleri yalanlamıyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğunda Berat Albayrak'ın, TCMB Başkanlığı'nda ise Murat Uysal'ın oturduğu dönemde meydana gelen piyasaya örtülü müdahaleler, ekonomi yönetimi değişimi sonrasında dursa da, geçmiş defterler de açılmıyor.
TCMB’nin 2018 sonunda 30,3 milyar dolarlık net rezervi bulunuyordu.
Hazinenin net döviz ve altın borçlanması, reeskont kredisi geri ödemeleri ve bankalarla yapılan swap (dövizTL takası) işlemleri net rezervi artırırken, enerji KİT’lerine döviz satışı ve TL depoları karşılığı döviz depo ihaleleri net rezervi düşürüyor.
Son iki yılda hazine net döviz ve altın borçlanması 36,8 milyar dolar. Dış borç faiz ödemesi 9,6 milyar dolar. Reeskont kredisi ödemesi 45,8 milyar dolar. Enerji KİT’lerine döviz satışı 11,9 milyar dolar. TCMB swap artışı 60,1 milyar dolar. Sonlanan TL depoları karşılılığı döviz depo ihaleleri 1,9 milyar dolar.
Başlangıçtaki 30,3 net rezerve, bu rakamlar eklendiğinde (enerji KİT’lerine satışı ve dış borç faiz ödemesi eksi olarak, diğerleri artı), net rezervin 2020 sonunda yaklaşık 153,4 milyar dolar olması gerekiyordu ancak bu rakam 13,7 milyar dolar seviyesinde.
Bu durumda, aradaki 139,7 milyar dolarlık ‘açıklanamayan’ fark bulunuyor.
TCMB'nin bankalardan swap ile ödünç aldığı döviz ve altın miktarı 61,9 milyar dolar. Bu rakam hariç tutulduğunda 2020 sonunda TCMB'nin net rezervi 48,2 milyar dolar seviyesinde.
https://www.sozcu.com.tr/2021/ekonomi/turkiyerezervazalisindadunyabirincisioldu6274463/