Home
11 Mart 2022 ( 131 izlenme )
Reklamlar

Yargının içler acısı hali: Sedef Kabaş davasında neler yaşandı?


Gazeteci Sedef Kabaş hakkında 2 yıl 4 ay hapis cezası verilirken, tahliye kararı çıkarıldı. Sedef Kabaş’ın gözaltı, tutuklanma ve yargılanma sürecinde yaşananlar ise Türk yargısının içler acısı halini gözler önüne serdi.

“Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla 49 gündür tutuklu bulunan gazeteci Sedef Kabaş hakkında 2 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Kabaş hakkında, hükmün açıklanmasıyla birlikte tahliye kararı verildi.

Sedef Kabaş'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bakanlar Süleyman Soylu ve Adil Karaismailoğlu'na hakaret ettiği suçlamasıyla toplam 12 yıl 10 aya kadar hapsinin talep edildiği dava ise baştan sona yasalara ve AİHM içtihatlarına aykırı bir şekilde gelişti.

Öte yandan Sedef Kabaş’ın gözaltı, tutuklanma ve yargılanma süreci, Türk yargısının içler acısı halini gözler önüne serdi.

GECE YARISI FETÖVARİ ŞEKİLDE GÖZALTINA ALINDI

Tarih 14 Ocak 2022 idi. Sedef Kabaş, Tele 1 yayınında, Türkiye'nin kutuplaştırıldığına, bunun arkasında ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'nin politikasının olduğunu söyledi ve sözlerini bir atasözüyle sürdürdü.

Söz konusu yayından 8 gün sonra, AKP'li isimler Sedef Kabaş'ı hedef almaya başladı ve "HaddiBilSedefKabas" etiketiyle Twitter'dan paylaşımlarda bulundu.

Sosyal medyada, AKP’li isimler tarafından hedef gösterilen Kabaş'ın evi aynı günün gecesinde saat 02.00 civarında polis tarafından basıldı. Fetullahçı kadroların yargı ve emniyette hakim olduğu dönemdeki uygulamalar gibi Kabaş gözaltına alındı ve Emniyet’te ve savcı Türkşad Kunthan Uçuk’a verdiği ifade sonrasında tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Kabaş, "kaçabilir" şüphesiyle İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimi olarak görev yapan Furkan Bilgehan Ertem tarafından tutuklandı.

SAVCININ USULSÜZ BİR ŞEKİLDE ATANDIĞI ORTAYA ÇIKTI: 6 GÜNDE YÜKSELİŞ

Kabaş hakkında soruşturmayı başlatan, gözaltı kararı çıkaran ve ifadesini aldırıp tutuklamaya sevk eden savcı 2018 yılında hukuk fakültesinden mezun olan Türkşad Kunthan Uçuk’tu.

Savcı Uçuk, Hâkimler ve Cumhuriyet Savcıları Hakkında Uygulanacak Atama Ve Nakil Yönetmeliği'ne aykırı bir şekilde İstanbul'da görevlendirilmişti. 30 Eylül 2021 kararı ile Osmaniye'ye atanan savcı Savcı Uçuk, 6 Ekim 2021 tarihinde Adli Yargı Kararnamesi ile 6 günde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na atanmıştı.

"ERDOĞAN'IN ŞEREF VE SAYGINLIĞININ ZEDELENDİĞİNİ" ÖNE SÜRDÜ

“Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla hakkında soruşturma açılan Sedef Kabaş’ın iddianamesi ise tutukluluğunun 20’nci gününde yazıldı.

Usulsüz bir şekilde atanan Savcı Uçuk tarafından yazılan 10 sayfalık iddianamede ihbarcının Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürlüğü olduğu görüldü. Müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatının ise Ahmet Özel olduğu davada, ayrıca mağdurlar arasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun olduğu belirtildi.

Savcı Uçuk, Kabaş hakkında zincirleme şekilde "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan 7 yıla kadar hapis talep etti. Savcı, Kabaş’ın bir atasözünü canlı yayında sarf etmesiyle Cumhurbaşkanının şeref ve saygınlığının zedelendiğini savundu.

SAVUNMA HAKKI TANIMADAN SOYLU’YA VE KARAİSMAİLOĞLU’NA "HAKARET’TEN CEZA İSTEDİ

İddianamede hukuka aykırı olan kısım ise Savcı Uçuk’un, ifadesini almadığı konudan dolayı Kabaş hakkında ceza talep etmesiydi.

İddianamede, Kabaş’ın aynı televizyon yayınında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na yönelik sözlerinden dolayı “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret”ten ceza verilmesi istendi.

Savcı Uçuk’un ceza istemesine gerekçesi ise Kabaş’ın “Sayın Soylu soyadına ihanet edercesine” ve “O nasıl bir üslup nasıl bir konuşma tarzı bir bakansınız siz ya bir bakansınız o üslup yani o suçlayıcı tavır ve hiçbir argüman üretmeden o iddiaların karşılığında bir veri üretmeden trollerin ortaya koyduğu ya da ürettiği yalan haberlerden medet umarcasına bir zavallılık sergilemek yani gerçekten” sözleriydi.

Ancak Savcı Uçuk, bakanlara yönelik suçlamada Kabaş’ın ifadesini dahi almamıştı. Yani savcı, Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla yargılanan Kabaş hakkında yeni “suçları” dosyaya eklemişti.

İDDİANAME SAVCISI CEZA İSTEMİŞTİ, DURUŞMA SAVCISI BERAAT TALEP ETTİ

İddianameden bir ay sonra, hukuksuz bir şekilde tutuklu bulunan Sedef Kabaş İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.

Savcılık makamı, Kabaş'ın "Cumhurbaşkanına hakaretten" ve İçişleri Bakanı Soylu’ya yönelik “Kamu görevlisine hakaret” suçundan cezalandırılmasını, Adil Karaismailoğlu’na yönelik sözlerin ise hakaret olmadığını aktararak bu suçtan beraatini talep etti. Duruşma Savcısı Ali Akın Doğuşlu, Kabaş’ın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

Savcı Uçuk’un, Kabaş’ın savunmasını almadan ceza talep ettiği ve iddianameye eklediği, Kabaş’ın Karaismailoğlu’na yönelik sözleri için beraati talep edildi. Ayrıca duruşmada yer alan Savcı Doğuşlu, Kabaş’ın “Cumhurbaşkanına hakaretten" ve Soylu’ya yönelik “Kamu görevlisine hakaret” suçundan cezalandırılmasını talep etti.

TÜRK YARGISININ ACI HALİ

Kabaş hakkında hükmünü açıklayan mahkeme, Soylu’ya yönelik “Kamu görevlisine hakaret” suçundan beraat, Cumhurbaşkanına hakaret suçundan 2 yıl 4 ay hapis cezası verilip, tahliyesine karar verdi.

Yani, usulsüz bir şekilde atandığı ortaya çıkan Savcı Türkşad Kuthan Uçuk’un, hukuka aykırı bir şekilde savunma hakkı tanımadan iddianameye eklediği Soylu ve Karaismailoğlu’na yönelik sözlerden ceza talebi reddedildi.

Sedef Kabaş’ın 49 günlük tutukluluk sürecinde yaşananlar, Türk hali pürmelalinin göstergesi oldu.

Gerçek Gündem

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

EYT için başvurup emekli maaşı bekleyenler dikkat! 1 lira dahi borcu olsa... Türk ayakkabı fabrikası iflas etti, 147 işçi bayram öncesi işsiz kaldı Erdoğan’dan üstü kapalı Sedat Peker açıklaması Bahçeli'nin önerisi ile yapılan Ahlat Köşkü’nün maliyeti 125 milyon liraya yükseldi!