Yükselen enflasyon, döviz karşısında hızla değer kaybeden Türk Lirası ve vatandaşın hayat pahalılığına karşı mücadelesi... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Temmuz zammı olarak açıkladığı ve asgari ücreti 5 bin 500'e çıkaran açıklaması da yaraya merhem olmadı. Düşük alım gücü, çalışanın yemeğini bile lüks kategorisine soktu. Tartışmalı verileriyle eleştirilen Türkiye İstatistik Kurumu'na (TÜİK) göre yüzde 93, TÜRKİŞ’e göre yüzde 108 olan yıllık gıda enflasyonu lokanta ve büfe menülerine yüzde 185’i bulan zam olarak yansımış durumda. Cumhuriyet'ten Ali Can Polat'ın haberine göre; geçen yıl 7 lira olan sosisli sandviç bu yıl yüzde 185 zamla 20 lira... 16 lira olan tavuk döner dürüm, yüzde 125 artışla 36 liraya çıktı. Özellikle öğrenci ve çalışanların uğrak noktası olan fastfood restoranlarında da geçtiğimiz yıl 37 lira olan bir menü yüzde 70 artışla 63 lira.
İstanbul Şişli’de 10 yıldır bir dönercide çalışan Nuri Bey, ortalama bir yemek, çorba, kola ve tatlıdan oluşan menünün 100 lirayı bulduğunu belirtiyor. Geçen yıl aynı menünün en fazla 40 lira olduğunu anımsatan Nuri Bey, şunları söylüyor:
“Şu an 330 ml’lik kolayı 15 liraya satıyoruz geçen yıl 7 liraydı. Porsiyon döner satışlarımız neredeyse durdu, tombik döner dediğimiz bol ekmekli dönerimiz revaçta.”
Gıda enflasyonunun en kötü etkilediği sektörlerden birisi de endüstriyel hazır yemekçiler oldu. Sözleşmelerde fiyatların 20 liradan 40 TL’ye çıktığını yakında da 51 TL olacağını söyleyen Yemek Sanayicileri Federasyonu Başkanı Hüseyin Bozdağ, şöyle konuşuyor:
“Maliyet artışları durmuyor. Bir yıllık yapılan sözleşmeler önce altı aya şimdi üç aya düştü. Ayakta durmakta zorlanıyoruz, finansman erişimimiz yok. Kredi faizleri yüzde 30’lara çıkmış durumda, sermayeden yiyoruz.”
Enflasyon işçinin yemek ücretlerine de yansıdı. Geçtiğimiz yıl 25 lira olan yasal yemek vergi istisnası, bu yılın ilk altı ayında 36 TL’ye temmuz ayı itibarıyla da 51 TL’ye çıkarıldı. Ancak birçok işyeri henüz bu ücretleri işçiye vermedi. Verseler de dışarıda yemek yeme maliyetini karşılamıyor, işçiyi ucuz, güvensiz veya sağlıksız yiyeceklere yöneltiyor.
Beşiktaş’ta bir firmada çalışan Tahir Kılıç, işyerinin yemek ücretine yüzde 100 zam yapmasına rağmen porsiyon küçültmek zorunda kaldığını söylüyor. Kılıç, “Yemek kartına yatan tutar geçen yıl 450 liraydı. Bu yıl 950 lira oldu. Geçen yıl ayın son 56 günü yemeğimi evden getirirdim. Şimdi ayın neredeyse yarısında evden getiriyorum” dedi.
Katar ile yapılan 'Su Yönetimi Anlaşması' ne anlama geliyor?71 izlenme
Gezi davasından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Can Atalay 'Şunu bilin zulme boyun eğmeyeceğiz. Zulme karşı direneceğiz. Hiçbir hukuka aykırı işlemi kabul etmeyeceğiz'68 izlenme
İlk Togg Cumhurbaşkanını Teslim Edildi29 izlenme
İşte Afganistan’ın yeni merkez bankası başkanı: Herhangi bir yüksek öğretim diploması yok!39 izlenme
Erol Mütercimler hakkında soruşturma başlatıldı141 izlenme
Vergisiz telefonda 21 kuruşluk poşet, binlerce liradan etti25 izlenme
CHP'li isim paylaştı: Erdoğan'ın çocuklarının ABD'deki vakfı hakkında yeni belgeler!37 izlenme
İmamoğlu'ndan Erdoğan'a: "Ben kolay kolay silkelenmem. 16 milyonu silkelemeden bana gücün yetmez!"19 izlenme
2 aylık eşini öldürüp, tahliye edilmişti: Mahkemeden yeni karar
Samsun’a 19 Mayıs’ta çelenk sunma yasağı!
İzmir'deki elektrik akımı faciasında yeni gelişme: İnanç Öktemay'ın ailesi davadan çekildi
Uzungöl Arap yazlığı, Ayder ise ticari yayla: TOKİ de işin içinde, her yer inşaat dolu!