Her seçim döneminde, iktidar sahipleri Sosyal Güvenlik Kurumunu (SGK) “kim batırdı, zarar ettirdi, açık verdirdi vs.’’ söylemlerle siyasi propagandaya malzeme yapmakta, yaşanan sorunları ve kendi sorumluluklarını gizlemek için de siyasi popülizm yaparak siyasetçileri seçim meydanlarında yuhalatmaktadır.
Oysa sosyal güvenlik; yoksulluk, işsizlik, gelecekle ilgili ekonomik belirsizlik, yaşlılık ve hastalık gibi sosyal tehlikelerin ortaya çıkaracağı olumsuzlukları hafifletmeyi ya da yok etmeyi sağlayan önlemleri içerir.
Soru 1) ‘’Kar zarar, batırdı, açık verdi’’ gibi söylemleri şirket yöneticileri sık kullanmaktadır. Sosyal güvenlik sistemi bir şirket yönetimi midir ki kâr ya da zarar etsin?
Sosyal güvenlik, Birleşmiş Milletler tarafından 1948 yılında temel insan hakkı olarak ilan edilmiştir. Asgari çerçevesi de ILO sözleşmesi ile çizilmiş ve Avrupa Sosyal Şartı ile standartları belirlenmiştir.
1952 yılında 35. Uluslararası Çalışma Konferansı’nda kabul edilen Sosyal Güvenliğin Asgari Normlarına İlişkin 102 Sayılı Sözleşme ile hastalık, işsizlik, yaşlılık, iş kazası ve meslek hastalığı, analık, sakatlık, ölüm, aile ödenekleri sosyal güvenlik sistemlerinin kapsamına alacağı riskler olarak belirlenmiştir. Dünyadaki bütün sosyal güvenlik sistemleri 102 sayılı sözleşmeyi model kabul etmiştir. Türkiye de bu sözleşmeyi 29 Temmuz 1971’de 1451 Sayılı Kanun’la kabul etmiştir.
Anayasanın 60’ıncı maddesinde Sosyal Güvenlik Hakkı; ‘’Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar’’ hükmü yer almaktadır.
Çağdaş dünyada bütün ülkeler sosyal güvenliği devletler için bir kamu görevi, kişiler içinse bir hak olarak tanımışlardır.
Soru 2) Sosyal güvenlik sisteminin gelir ve giderlerini ağırlıklı olarak hangi kalemler oluşturuyor?
Sosyal güvenlik sisteminin finansmanı SGK tarafından oluşturulmaktadır. SGK; en yüksek bütçeli kurumlardan biri olup, en önemli gelir kalemlerini çalışanlar ve işverenler tarafından ödenen primler (sosyal sigorta ve genel sağlık sigortası prim gelirleri) ve devlet katkısı oluştururken, giderlerinin en önemli kısmını ise emekli aylık ve ödenekler ile sağlık harcamaları oluşturmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu, sigortalılarına sunduğu sağlık hizmeti için genel sağlık sigortası (GSS) fon gelirinden, emekli aylık ve ödenekleri için ise sosyal sigorta fon gelirinden ödeme yapmaktadır. GSS fon gelirleri giderlerini karşılarken, sosyal sigorta fon gelirleri ise giderlerini karşılamamakta ve ‘’açık’’ vermektedir.
Soru 3) Dönemin AKP hükümeti ‘’sosyal güvenlik reformunu’’, bütçeden karşılanan “sosyal güvenlik açıklarını” kapatma gerekçesine dayandırmaktaydı. Sonra ki AKP Hükümetleri döneminde Sosyal Güvenlik Kurumunun açıkları kapatıldı mı?
Sayıştay Başkanlığının SGK denetim raporlarında, Kurumun “mali rapor ve tablolarına” doğru ve güvenilir değildir tespitine ve hükümetin sanal iyilik hali oluşturmak için verileri makyajlamasına rağmen;
Seçim malzemesi yapılan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun AKP dönemi gelir gider dengesi
Sosyal güvenlik ‘açıkları’ konusunda tam bir bilgi kirliliği yaşanmakta, gerçekler tersyüz edilmekte ve çarpıtılmaktadır.
SGK'nın resmi verilerinde de görülmektedir ki; AKP Hükümetleri döneminde (20032018) SGK’nın gelir gideri arasındaki dengesizlik kronik hale gelmiş ve parmak hesabı ile toplam 317,9 milyar TL ‘açık’ oluşmuştur.
Soru 4) AKP, 10 yılda ‘açıkları, kara delikleri’ kapatacak bir genel müdür bulamamış mıdır?
Herhangi bir devletin hangi ölçüde sosyal olduğu belirlenirken, o devletin gayrisafi yurtiçi hâsılanın [GYH] ne kadarlık bölümünü sosyal programlar için kullandığı dikkate alınmaktadır. Hiçbir sosyal devlet bütçeden sosyal güvenliğe aktarılan kaynakları ‘açık’ ve ‘kara delik’ olarak nitelendiremez.
Sosyal güvenlik sistemini şirket gibi gören iktidar sahipleri seçim dönemlerinde birden sosyal devleti hatırlayıp sosyal harcamalarla ilgili gazete ilanları vermekte ve böylece sanal bir iyilik hali oluşturmaya çalışmaktadır.
Kurumun mali bütçesindeki bu ’açıktan’ genel müdürler değil, uygulanan politikalar ve bu politikaları hayata geçirmeye çalışan hükümetler sorumludurlar.
17 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarının bilgisini becerisini ortaya koyup, açıkları kapatacak, bu sıkıntıları çözecek yönetici bulamadığı görülmektedir.
Soru 5) Gelir – Gider dengesinin bozulmasının en önemli nedenleri nelerdir?
İşsizlik oranın yüksekliği: Bu oran genelde %13,5, genç nüfusta(1524 yaş) ise %24,5 dir.
Aktif/pasif oranı düşüklüğü:1.86
Kayıt dışı istihdam oranın yüksekliği: %33,4
İşgücüne katılım oranının düşüklüğü: % 52,4
İstihdam oranının düşüklüğü: % 45,4 dür.
Siyasi müdahaleler, denetim yetersizliği, prim tahsilâtı oranlarının yetersiz olması, prim afları.
Sisteminin “aktüeryal dengesi sağlanmış, mali açıdan sürdürülebilir ” haline gelmesi yaşanan bu sorunların minimalize edilmesi ile gerçekleşir. Siyasi popülist söylemler ve genel müdürler üzerinden gelir gider dengesi düzelseydi 17 yıldır neden düzeltemediniz diye sorarlar?
Soru 6) Sosyal Güvenlik Kurumuna bütçe transferi ne kadar yapılmakta ve bütçe transferi hangi kalemleri içeriyor?
AKP iktidarının sosyal güvenlik sisteminde yaptığı ‘reform’a karşın bütçe transferleri bırakın azaltmayı her yıl artmaktadır. SGK’ ya yapılan bütçe transferleri içerisinde açık finansmanı, devlet katkısı, ek ödeme, faturalı ödemeler, teşvikler ve ödeme gücü olmayanların GSS katkısı olmak üzere 6 kalem transfer bulunmaktadır. 2017 yılında kuruma yapılan 128,1 milyar TL bütçe transferinin dağılımı; devlet katkısı 51,7 –açık finansmanı 25,2 – Teşvikler 24,2 –faturalı ödemeler 11,2 – ek ödeme 7,9 – ödeme gücü olmayanların GSS primi 7,7 milyar TL şeklinde olmuştur.
Gelirgider dengesi, aktifpasif oranı, sosyal güvenlik açığının GSYH’ye oranı gibi temel göstergeler sistemin sürdürebilirliği için her yıl takip edilmesi gereken ve sonuçlarının izlenmesi gereken aktüeryal hesaplardır.
Soru 7) SGK’nın mali rapor ve tabloları güvenilir mi? Hangi kurum raporunda SGK’nın mali rapor ve tablolarının doğru ve güvenilir olmadığı tespiti yer almaktadır?
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı’nın açıklamalarına bakılırsa SGK ‘‘yurt dışında büyük hayranlık uyandıran ve Batı Avrupa ülkelerinin bile erişemediği’’ bir kurumdur. Oysa Sayıştay Başkanlığının SGK denetim raporlarında, Kurumun “mali rapor ve tablolarına” 2012 yılında olumsuz denetim görüşü verilmiş, 2014 – 2017 yılları arasında ise doğru ve güvenilir bilgi içermediğine dair tespit raporda yer almıştır.
Yani Avrupa’nın kıskandığı ve imrendiği SGK’nın mali rapor ve tabloları aşağıda göreceğiniz gibi doğru ve güvenilir değildir.
Soru 8) Meydanlarda AKP Genel Başkanı’nın söylediği SGK ile ilgili iddiaları ile Sosyal Güvenlik Kurumu’nun resmi verilerindeki gerçekler nelerdir?
SSK’nın tüm taşınır taşınmaz mallarına, gayrimenkullerine el konularak geçtikleri ve kamuoyuna o dönem ‘açık’ ve ‘kara delik’leri kapatıyoruz, devrim yaptık diye sundukları prime dayalı Sosyal Güvenlik Sistemi’nin geçmişten daha fazla ‘açıkla’ yönetildiği görülmektedir.
AKP GENEL BAŞKANI’NIN İDDİALARI:
· SSK’yı Kılıçdaroğlu batırdı(!). Bilgisini becerisini konuşturup bu sıkıntıları çözemeyen bir bürokrattı. Kar eden kurumu borç batağına sokup öyle gitti,
· Görev yaptığı 1992 – 1999 yılları arasında kurum 2 milyar TL açık verdi.
· Sosyal Güvenlik Kurumu, AKP ile altın çağını yaşıyor.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNUN RESMİ VERİLERİNDEKİ GERÇEKLER:
· Tartışma, Sosyal Güvenlik Kurumunun gelir gider dengesi üzerine ise:
SGK’nın 2003 2018 yıllarında, parmak hesabı ile toplam 317,9 milyar TL ‘açığı’ vardır.
· O zaman bu hesaba göre açık 159 kat artmıştır.
· AKP’nin 17 yıldır bu ‘açıkları’ kapatacak bürokratı henüz bulamadığı görülmektedir!
· Asıl üzerinde konuşulması gereken konu sosyal devlet olmalı.
· Kurumun giderleri gelirlerini aşmış ise sosyal devlet ilkesi gereği bu açık olarak değerlendirilemez.
Soru 9) Neden "sosyal devlet" konuşulup tartışılmıyor?
Sistemi bu hale getiren AKP iktidarı kendi sorumluluklarını gizlemek ve sosyal devleti konuşmamak için SGK'yı seçimlerde siyasi malzeme yapmakta ve siyasetçileri meydanlarda yuhalatmaktadır.
Herhangi bir devletin hangi ölçüde sosyal olduğu belirlenirken, o devletin gayrisafi yurtiçi hâsılanın [GYH] ne kadarlık bölümünü sosyal programlar için kullandığı dikkate alınmakta, sosyal harcamaların düzeyi [GYH’ ye oranı] ne kadar yükselmiş ise sosyal devlet olma yolunda o kadar mesafe kat edilmiş kabul edilmektedir.
Ülkemizi yönetenler hariç, hiçbir ülke sosyal güvenlik sistemini bir şirket yönetimi olarak görmemektedir. Hükümetin görevi sosyal güvenlik hakkının korunması ve bu hakkın güçlendirilmesine yönelik tedbirler ve kararlar almasıdır.
Soru 10) Kriz dönemlerinde sosyal güvenliğe ihtiyaç artarken, iktidar yeni ekonomik programda 2019 yılında sosyal güvenlikte 10,1 milyar TL tasarruf yapılacağını açıkladı. Sosyal güvenlikte bu tasarruf nasıl yapılacak?
Artan işsizlik ve yoksulluk karşısında sosyal korumaya olan gereksinim artarken ve krizin etkilerini hafifletmek için sosyal harcamaların arttırılması gerekirken seçimlerden sonra tasarruf yapılacağı ilan edildi.
Sosyal Güvenlik Kurumu, emekli aylıklarını ve sağlık harcamalarını ödemekle yükümlü iken peki nelerden tasarruf yapacaktır? Öyle anlaşılıyor ki tasarruf kıdem tazminatı ile emekli maaşlarının ödenmesinde ve vatandaşların sağlık hizmetinden yararlanmasında kısıtlamalar getirilmesi şeklinde olacaktır.
Kriz zamanlarında bütçe disiplini gerekçesi ile uygulanan kemer sıkma politikası sonucu sosyal güvenlik harcamalarının arttırılması gerekirken azaltılması; ülkelerin krizden çıkmasını kolaylaştırmak yerine zorlaştırmakta ve daha derin bir kriz ortamına girmesine neden olmaktadır. Bu nedenle ekonomik kriz dönemlerinde krizin etkilerini hafifletmek için harcamaların arttırılması gerekmektedir. Bu durum tarihsel olarak sosyal güvenliğin ortaya çıkışı ile de uyumludur. Çünkü aslen sosyal güvenlik ihtiyacı derin ekonomik krizler sonucu ortaya çıkmış bir olgudur.
Kaynaklar;
SGK Aylık İstatistik Bültenleri 2018 Aralık Mali istatistikler Tablo 31 SGK Toplam Gelir ve Gider, Tablo 35 Bütçe Transferleri Konsolide
http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/kurumsal/istatistik/aylik_istatistik_bilgileri(Erişim 20.03.2019)
T.C. Sayıştay Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu 2012 Sayıştay Denetim Raporu. Eylül 2013, Ankara. (S.22) 2017 Sayıştay Denetim Raporu. Eylül 2018,Ankara.(S.20)
AKP Gene Başkanı Erdoğan'ın Eyüp Sultan Mitingi 5.3.2019 ‘ Bu zatı dönemin hükümeti SSK'nın başına getirdi. Yöneticiden beklenen, bilgisini becerisini konuşturup bu sıkıntıları çözmesi beklenir. Bu zat, SSK'yı kar eden kurumu borç batağına sokup öyle gitti ‘’açıklaması.
https://www.youtube.com/watch?v=BmShP_CFnM0
Dr. Ergün Demir
Dr. Güray Kılıç
https://odatv.com/10sorudasskyikimbatirditartismasinanokta27031939.html