Elazığ’da bulunan bir lisede okuyan kız öğrenci, okul müdürü G.C.’nin kendisin taciz ettiğini öne sürerek CİMER’e şikayette bulundu. Okul müdürü hakkında soruşturma başlatılırken, olay duyulunca 7 öğrenci daha müdür G.C.’nin kendilerini taciz ettiğini söyleyerek şikayette bulundu.
G.C., 28 Mart günü gözaltına alındı ve 29 Mart’ta çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Milli Eğitim Müdürlüğü, olayla ilgili soruşturma başlatırken, G.C.’nin zorunlu izne ayrıldığı belirtildi.
TUTUKLAMA BİR HUKUKİ BİR ZORUNLULUK
Soruşturmaya dahil olan Elazığ Barosu avukatlarından Eda Vural, “Öğrencilerin okul müdürü tarafından cinsel tacize uğradığı iddiasıyla bir soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmanın başlatılmasına cesur bir kız öğrencimiz vesile oldu.” İfadelerini kaydetti ve kız öğrencinin CİMER’e yaptığı şikayetin ardından savcılığın harekete geçtiğini ifade etti.
Soruşturmada eksik ve usule aykırı taraflar olduğunu belirten Eda Vural, çocukların reşit olmamasına rağmen ifadelerinin karakolda alındığını, itiraz edildikten sonra Çocuk İzleme Merkezi’nde çocukların beyanlarının alındığını aktardı.
Çocukların ifadelerinden sonra şahsın gözaltına alındığını söyleyen Vural, “Şüphelinin tutuklamaya sevki çok manidar; mesai saatinin bitiminde şüpheli 17.05’te nöbetçi mahkemeye sevk ediliyor ve nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakıldı.” açıklamasında bulundu.
Vural, iddiaların çok ciddi olmasına rağmen nöbetçi mahkemenin tutuklama talebini reddettiğini iletirken, “Savcılık makamı bu duruma 4 gün sessiz kalarak 5’inci günde adli kontrole itiraz etti. Bu itiraz nöbetçi ağır ceza mahkemesi tarafından değerlendirildi ve itiraz gerekçesiz olarak reddedildi.” İfadelerini kullandı.
Soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için tutuklamanın bir zorunluluk olduğunun altını çizen Vural, “Başlangıçta 4 çocuk olarak başlayan soruşturma 8 çocuk olarak devam ediyor ve bu mağdur çocukların sayısının artma ihtimali çok büyük” dedi.
“DELİLLERİN KARARTILMA İHTİMALİ VAR”
Dosyaya gizlilik kararı verildiğini söyleyen Vural, “Bu aşamada dosyada delillerin karartılma ihtimali, özellikle şüphelinin müştekileri, tanık beyanlarını etkileme ihtimali çok yüksek olmasına rağmen yargı makamları tarafından tutuklama tedbirine başvurulmadı. Dosyada gizlilik tedbirine başvuruldu. Bu da dosyadaki delillerin karartılma ihtimalinin var olduğunun göstergesidir.” açıklamasını yaptı.
Delillerin karartılması şüphesi olmasına rağmen, okul müdürünün tutuklanmadığını ifade eden Vural, “Biz yargılamanın sağlıklı yapılması ve maddi gerçeğin ortaya çıkması açısından en azından müşteki ve tanıklara baskı yapılmasının önüne geçilmesinin ardından tutuklamanın tedbiren uygulanmasını Adalet Bakanlığı’ndan ivedi olarak talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Yeniçağ