Commerzbank uzmanı Tatha Ghose, Alman Focus dergisine TL'nin değer kaybıyla ilgili yaptığı açıklamada düşme eğiliminin tersine çevrilemeyeceğini, Eylül sonunda doların 8.50, euronun ise 10.50 TL'yi görebileceğini ileri sürdü.
BirGün'ün haberine göre; Alman Focus dergisi, Türk Lirası'nın durdurulamayan düşüşüne dikkat çekti. Focus, Türk Lirası'nın bir rekordan diğerine ilerleyişinin uzun bir zaman daha süreceğini ve düşüşün sonunun henüz gelmediğini iddia etti. Focus'a görüş beyan eden uzmanlara göre de Eylül sonunda dolar 8.50, avro ise 10.50 TL'yi bulacak.
Türk Lirası'nın dolara karşı birkaç aydan beri sürdürdüğü stabil durumdan çıkıp tarihi bir düşüş yaşadığını kaydeden Alman dergisi, "Hafta başında da düşüş devam etti. Pazartesi bir dolar 7,4084 Lira, avro ise 8,7217 Lira değerindeydi. Bu yeni bir tarihi değer. Temel sorunlar ek olarak komşu Yunanistan ile gerilim, son düşüşü tetikledi. Doğu Akdeniz'de ülkeler doğalgaz konusunda savaşıyor. Önümüzdeki günlerde bir Türk araştırma gemisinin Yunanistan'ın Megisti (Kasteloriso) adasının güneyinde doğal gaz araması bekleniyor. Atina yanıt olarak, Başbakan Kyriakos Mitsotakis'in başkanlık ettiği Dışişleri ve Savunma Hükümet Konseyi'nin (KYSEA) özel bir toplantı yapacağını duyurdu. Atina'daki hükümet kaynaklarına göre, iki NATO ülkesinin donanmasının çok sayıda gemisi bu bölgede bulunuyor. Buna karşılık Alman hükümeti, Türk hükümetinin projesini açıkça eleştirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Pazartesi günü Berlin'de, Ankara'nın Avrupa Birliği ile ilişkilerini daha da kötüleştirdiğini söyledi. "Bu bağlamda, bu noktada daha fazla sismik keşif yapmak kesinlikle yanlış sinyaldir dedi. Alman hükümeti Türkiye ve Yunanistan'a sorunları diyalog yoluyla çözme çağrısı yaptı" ifadelerine yer verdi.
Commerzbank uzmanı Tatha Ghose de diğer faktörlerinde etkisiyle TL üzerinde devalüasyon baskısı oluşturduğunu kaydetti. Ghose, hükümet yetkilileri ve bankaları TL'nin faizini desteklemek için alınan başarısız tedbirler hakkında, "Bankacılık sistemi kozmetiklerinin veya kısmi sermaye kontrollerinin hangi kokteyli karıştırılırsa karıştırılsın liranın eğilimini tersine çeviremeyecek" yorumunu yaptı. Ghose, "Hangi müdahale mekanizması döviz kurunu sabit tutmuşsa muhtemelen başarısız olmuştur" diye yazdı. Uzman Gnose, Cuma günü TL'nin daha da düşeceğini ileri sürdü. Ghose'ye göre Eylül ayı sonunda, Türk parası tekrar istikrar kazanmadan avro 10.50 liraya, dolar ise 8.50 liraya yükselebilir. Commerzbank uzmanı Ghose, Londra piyasasındaki anormallik konusunda da, "Müdahalelerin amacı yabancı bankaların TL'ye dönük spekülatife açık pozisyonlarına son vermektir" dedi. Bir bankacı Londra piyasası Reuters'e verdiği demeçte. Türkiye'de resmi tatil nedeniyle uzun bir hafta sonu geçirdikten sonra ‘aşırı sıkıydı.’ Aşırı faizle bankalar temelde dış piyasayı liraya kurutmaktan başka bir şey denemiyor" ifadelerini kullandı.
Focus, uzman Ghose'nin tek muhtemel çıkış yol olarak bir IMF programını gördüğünü, ve "Eğer TCMB, USDTRY dramatik bir şekilde çöktükten sonra umutsuz bir kurtarma girişiminde faiz oranlarını yükseltirse, forex piyasası bu hareketin başkanın onayına sahip olmadığını anlayacaktır" görüşüne yer verdi. Bu durumda artış muhtemelen sadece geçici olacağını ileri süren dergi, "Piyasa bunu fark edip lirayı daha da aşağı çekecektir. Tek çıkış yolu, yani Ghose'un vardığı sonuç, örneğin ‘Erdoğan'ın alışılmışın dışında para politikası deneyinin sona ermesi, piyasadaki merkez bankası gibi önemli kurumların güvenilirliğini yeniden sağlamanın olası bir yolu’ anlamına gelen bir IMF programıdır" dedi.
Weser Kurier de TL'nin önlenemeyen düşüşüyle ilgili, "Türkiye, liradaki son düşüşe yanıt olarak Pazartesi günü şirketlere kredi vermeyi sınırladı” dedi. Commerzbank'tan analist Tatha Ghose de, "Döviz uzmanları, önlemlerde çok az başarı beklentisi görüyorlar. Daha sıkı sermaye kontrolleri, en iyi ihtimalle belirli bir gecikme süresi sağlayabilir. Bir süredir lira, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın para politikasından zarar görüyor. Son zamanlarda, nispeten yüksek enflasyona ve yıllık yüzde 12 civarında bir orana rağmen, merkez bankası ekonomiyi hareket ettirmek için birkaç kez faiz oranlarını düşürdü" görüşüne yer verdi.