Ankara Barosu tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle: “Ankara Barosu olarak Yargıtay’ın Cumhurbaşkanlığı Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenecek olan 20192020 adli yıl açılış törenine ilişkin tarafımıza gönderdiği davetiyeyi üzüntüyle almış bulunuyoruz.
21. yüzyılda; modern, demokratik bir hukuk devletinde savunmanın ve savunmanın bağımsızlığının kutsallığı her türlü tartışmadan bağımsızdır. Bu bağımsızlık, insan onurundan ve bizzat hukuk idesinin kutsal varlığından doğmakta; geçici olan her türlü siyasal iradeden üstün niteliği üzerinde yükselmektedir. Kuşkusuz ki bu nitelik, modern yasaların hukuka uygun olarak kesintisiz uygulanması ile adaletin hiçbir ahval ve şerait altında birtakım kişi ya da kurumların vicdanına terk edilmemesini de kapsamaktadır.
Geldiğimiz noktada, Türk Hukuk Sistemi’nin bu iki varlık sebebi de ortadan kaldırılmıştır. Bu söylemin delili ise normalleştirilmiş KHK hukuku zemininde kaosa evrilmiş bir sistem, bağımsızlığı kağıt üzerinde dahi bırakılmayan YSK ve HSK gibi kurumlar, tutuklu avukatlar, liyakati senelerdir sistemli bir politikayla yerle bir edilmeye çalışılan hakimlik ve savcılık mesleği ile sesi kısılmaya çalışılan savunma makamının bizzat kendisidir. Ancak belirtilmelidir ki; bu ülke üzerinde yaşayan, sesi kısılmaya çalışıldıkça direnen, yeni adli yılı saray çatıları altında değil modern ve laik Cumhuriyet’i borçlu olduğumuz Atamızın huzurunda karşılayacak olan avukatlar da vardır ve sonsuza kadar hep var olacaktır.
Henri Lefebvre (19011991), mekânı kısaca toplumsal ilişkilerin yeniden üretildiği yer olarak tanımlar. Savunmanın yeni adli yılını tarafı kendinden menkul siyasal iktidara ait bir mekânda karşılaması ise siyasi tahakkümün bir saray çatısı altında bizzat hukukçular tarafından yeniden üretilmesidir. Bu sebeple; avukatların, hakimlerin ve savcıların siyasal iktidara ait modası önceki yüzyılda geçmiş saray çatıları altında adli yılı karşıladığı, alkış tuttuğu ve edilecek bağımsızlık söylemlerinin bizzat bu alkışın tutulduğu mekanca çürütüleceği bir adlı yıl açılış töreninde bulunmamayı bir tercih değil, kutsal mesleğimizin ettiğimiz yeminle üzerimize yüklediği bir görev olarak görüyoruz.”
http://www.diken.com.tr/ankarabarosuadliyilisaraydadegilataturkunhuzurundakarsilayacakavukatlarvar/