İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in başdanışmanı, KRT TV programcısı, Yeniçağ gazetesi yazarı Murat İde evinin önünde saldırıya uğradı.
İde, KRT'de 11:00'da yayınlanan "Burası Çok Önemli" isimli programdan sonra evine gitmek üzere yola çıktı. İde Maslak'taki evinin önünde saldırıya uğradı.
İde'yi yol boyunca 3 aracın takip ettiği, saldırıyı 78 kişilik bir grubun gerçekleştirdiği öğrenildi. İde'ye saldıranların Ülkü Ocakları'na mensup kişiler olduğu tahmin ediliyor.
İde'nin yumruklu, sopalı saldırıda silahını çektiği ve havaya ateş ederek kurtulduğu belirtildi. İde'nin silahını çekmesinden sonra saldırganların kaçtığı öğrenildi.
İde, hem KRT’deki programları hem Yeniçağ gazetesindeki yazıları nedeniyle MHP tarafından eleştiriliyordu. İde'nin uzun süredir ölüm tehditleri aldığı biliniyordu.
MHP'liler daha önce de Sabahattin Önkibar, Yeniçağ gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ ve Yeniçağ eski Ankara Temsilcisi Ahmet Takan'a saldırmışlardı.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Kanal İstanbul" konusunda bir açıklamada bulunmuştu. Bahçeli, "Bu projeden hiçbir haklı ve meşru bahanesi olmadan rahatsızlık duyanlar şuursuz ve gayri millidir" diye belirtmişti.
Bahçeli'nin bu sözlerinden sonra arşivi hatırlatılmış ve 2011 yılında söz konusu proje ile ilgili söylediklerini gündeme gelmişti. Bahçeli, o dönem projeye dair, "Güya yeni bir kanal açıyorlar, adına da ‘İstanbul Kanalı ve bu bir çılgın proje' diyorlar. Bu, soygun düzenini çılgınca sürdürecek bir projedir" ifadelerini kullanmıştı.
Murat İde ise köşesinde, "Devlet Bey, ben yoruldum!" başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme almıştı.
Bahçeli'nin 2011 yılındaki sözleri İstanbul Bayrampaşa'da söylediğini belirten İde, kendisinin de o konuşma esnasında orada olduğunu hatırlattı.
Bir zamanlar Bahçeli'nin yakınında olan isimlerden olan İde, 8 yıl içinde Bahçeli'nin "Kanal İstanbul" sözlerindeki değişiklik için, "Yok canım, yanlış okuyorum herhalde dedim. Dün, 'Soygun düzenini çılgınca sürdürecek bir proje' diyerek karşı çıkılan Kanal İstanbul'a, bugün karşı çıkanlara, 'şuursuz ve gayrı milli' demek. Bir gerekçe aradı içimdeki ses" diye ifade etti.
İde, "Dün söylenenlere bir daha baktım. Bugün söyleneni bir kez, birkaç kez daha okudum. Ve karar verdim. Ben yoruldum. Ben usandım. Ben sustum" diye belirtti.