İBB İstanbul İstatistik Ofisi, İstanbul Barometresi adı verilen araştırmanın ikincisini yayınlarken halkın yaşadığı ekonomik tedirginlik ve korku dikkat çekti. Rapor 23 Kasım ile 1 Aralık tarihleri arasında 850 İstanbul’da yaşayan insanın katılımıyla gerçekleştirildi. Telefon görüşmesiyle soruları yanıtlayan İstanbulların verdikleri cevaplar nahoş tabloyu gözler önüne serdi.
Borçlanmanın ve ekonomik sıkıntılar arttığı dönemde pandeminin de etkisiyle işsiz kalma ve iş bulamama korkusu da yaşanıyor. Rapora göre; katılımcıların yüzde 28.7'si işten çıkarılma korkusu yaşıyor. İş arayanların ise yüzde 75'i yakın dönemde iş bulamayacağına inanıyor. Konuyla ilgili olarak TezKoopİş Sendikası Genel Sekreteri Hakan Bozkurt, sozcu.com.tr’ye açıklamalarda bulundu.
Bozkurt, “Özellikle ‘kontrollü açılma’ dönemi başında işçiler; işverenlere kıyak olarak çıkarılan teşvikler sayesinde, ya ücretsiz izne çıkarıldı ya da yarı zamanlı çalıştırıldı. Bu durum işçiler arasında ‘işini kaybetme’ korkusu olarak tezahür etmeye başladı. Artık işçi, işini kaybetmekten daha azına razı edilmeye çalışılıyor. Yani ‘ölümü gösterip, sıtmaya razı’ durumuna gelen bir işçi kitlesiyle karşı karşıyayız. İşçiler artık ‘daha iyi şartlarda çalışma’ beklentisi yerine; ‘işimden olmayayım da’ durumuna düşmüş vaziyettedir” ifadelerini kullandı.
“Günümüz gerçeği, işçilerin ‘İŞSAĞLIK’ ikileminde kaldığını gösteriyor. Ama maalesef büyük çoğunluğu sendikasız olan emekçiler, seslerini duyurmaya çalışsa da sesleri cılız kalıyor” diye konuşan Bozkurt, “Çalıştığı mağazalara kilit vurulan işçiler işsiz kalırken, yanı başındaki mağazaların ve çalışanlarının durumunu gören işçiler de aynı duruma düşmemek için, canhıraş çalışıp çalıştığı işyerini ayakta tutmak için çaba sarf ediyor. Tabii bu arada salgın, çalışanlara da sirayet ediyor. İşçiler bir yandan işlerini, öte yandan sağlıklarını korumak amacıyla olağanüstü çaba harcadılar. Başta parttime olmak üzere, birçok AVM emekçisi işsiz kaldı. Birçoğu sağlığından oldu” şeklinde konuştu.
Görsel: İstanbul Barometresi (Kasım 2020, İBB)
Pandemi döneminde işten çıkarmaların cezaya tabi olduğu biliniyor ancak kısıtlamaların etkisinin yanı sıra; süresiz ücretsiz izne çıkarılan, sadece kısa çalışma ödeneği ile geçinmek zorunda kalan, sigorta kaydı olmadan çalışan, yevmiye usulüyle iş yapan ve ‘freelance’ olarak hizmet veren vatandaşların çoğunluğu, pandemi sürecinde teknik olarak işsiz kalmış durumda.
Bozkurt, “Yaşadığımız pandemi nedeniyle, çalışanlar işleriyle sağlıkları arasında seçim yapmak zorunda kalıyorlar. Tam kapanmanın başladığı Mart ayından, kısmi açılmanın başladığı Haziran ayına kadar, kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin dayatmalarına maruz kalan; asgari ücret bile alamayan işçiler; artık çalışma yaşamına dönebilmek, en azından çalışmalarının karşılığını bu çoğunlukla asgari ücret alabilmek ve geçimlerini sağlamak istiyorlardı” dedi ve ekledi:
“Pandemi sürecinde birçok işyerinin; özellikle market, manav, kasap vb gıda sektöründe kar oranlarının yükseldiğini biliyoruz. Tabii ki bu katmerli kar oranları işçilerin olağanüstü çabaları sayesinde mümkün olmuş, birçok işçinin Covid19 virüsünden etkilenmiş olduğunu hatta hayatlarını kaybettiğini biliyoruz. Bu sektörlerin dışında kalan birçok sektör ya yarı zamanlı çalışma yaptı, ya da mağazalarına veya fabrikalarına kilit vurmak zorunda kaldı.”
EKSTRA KAYGI HİSSEDİYORUZ…
Bu süreçte AVM'lerin kapatılması gerektiğini düşünüyorum. Kapatıldığında bizim için direkt gelir kaybı. Örneğin, bizim mağazada 18 kişi çalışıyor, 18 kişinin sadece 5'i, 6'sı bu kısa çalışma ödeneğinden faydalanabiliyor. Parttime çalışanların zaten hiçbiri kısa çalışma ödeneğinden faydalanamıyor.
AVM'de çalışan O.A., 'AVM çalışanları anlatıyor' haberimizde bu ifadeleri kullanmıştı.
Başka bir mağaza çalışanı D.Y. ise işsiz kalma korkusunu şu sözlerle anlatıyor: Kira ödüyoruz. Kredi borcumuz da var. Kıt kanaat geçinmeye, yetinmeye çalışıyoruz. Zaten pandemi öncesinde de ucu ucuna ay sonunu getirirken, eşim de ben de bu süreçten ötürü ekstra kaygı hissediyoruz. İşimizi kaybedersek bu süreçte yeni bir iş bulmamızın da çok zor olacağını düşünüyoruz. Bu durum açıkçası sağlığımız konusunda yaşadığımız endişe ile yarışıyor.
Vatandaşın aynı zamanda buna bağlı olarak hissettiği bir diğer korku da işten çıkarmalara getirilen ceza uygulamasının kalkmasıyla işinden olmak. Şu an iş arayanların yüzde 75’inin de yakın dönemde iş bulamayacağını düşünürsek cezanın kalkmasıyla işten çıkarmaların yaşanacağı, olası tatsız senaryoda, durumun ne kadar vahim olduğu iyice ayyuka çıkacak.
Görsel: İstanbul Barometresi (Kasım 2020, İBB)
7 Aralık tarihli ‘Virüsü kapanı işten kovuyorlar' başlığıyla verdiğimiz haberde çarpıcı açıklamalarda bulunan DİSK Genel Sekreteri ve Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, fabrikalardaki vahim tabloyu ise “İşçi hasta olursa işten çıkartıyor, ücretsiz izne gönderiyor. Yeni işçi alıyor. Biz ise alınan bu tedbirler ile birlikte işte hükümetin almış olduğu kısıtlamalar ile birlikte fabrikalardaki bu durumun azalamayacağını daha fazlalaşacağını da görüyoruz. Çünkü fabrikalarda değişen bir şey yok” ifadeleriyle aktarmıştı.
BORÇLANMA ARTTI
Katılımcıların yüzde 60.2’si kasım ayında geçinecek para kazanamadığını belirtti. Yüzde 87.6’lık kesim ise 5 bin TL tutarındaki beklenmedik acil bir harcamayı kendi olanakları ile karşılayamayacağını ifade etti. Öte yandan ‘Sizce İstanbul'un en önemli sorunu nedir’ sorusuna, katılımcıların yüzde 60.4’ü olası İstanbul depremi, yüzde 52.6’sı ekonomik sorunlar, yüzde 41.1’i ise ulaşım sorunları yanıtını verdi.
Borçlanma oranı yüzde 44’e yükselirken kredi kartı kullanan İstanbul sakinlerinin sadece yüzde 36'sı kredi kartı ekstresinin tamamını ödeyebiliyor. Asgari ödeme oranı yüzde 33.2, ekstresini hiç ödeyemeyenlerin oranı ise yüzde 18.6 olarak belirlendi. Ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 7.5, kaygı seviyesi ise 7.1 olarak belirlendi.
Kaynak: İstanbul Barometresi (Kasım 2020)
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/issizkalmakorkusucovidkorkusuileyarisiyor6157304/