TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi de olan Başarır, Cumhurbaşkanı avukatlarının usulsüz bir şekilde kazanç sağlayıp sağlamadıklarının incelenmesi için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması için önerge verdi.
Başarır, Cumhurbaşkanına hakaret suçuyla ilgili içinde bulunulan Aralık ayında çok vahim bir olay meydana geldiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret edildiği gerekçesiyle re’sen yürütülen soruşturma ve akabinde açılan davada, ilgili mahkemeler tarafından Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni alınıp, mağdur sıfatıyla Cumhurbaşkanı’na gönderilmesi gereken tebligatın, tensip zaptı ile vekâletname vermediği halde Cumhurbaşkanı avukatı Ahmet Özel’e tebliğ edildiğini kaydetti.
Söz konusu davanın 22 Aralık 2020’de karara bağlandığını belirten Ali Mahir Başarır, “Cumhurbaşkanı avukatı Ahmet Özel’e 4 bin 80 TL vekâlet ücreti ödenmesi de hükmedilmiştir. Cumhurbaşkanı avukatı olan Ahmet Özel’in dava dosyasında vekâletnamesi bulunmadığı halde bu ücreti alması ilgili tüm kanunlara aykırı bir işlemdir” dedi. Başarır şöyle devam etti:
“Yaşanan olayla ilgili 25 Aralık 2020 Cuma günü vermiş olduğum yazılı soru önergesi, ertesi sabah basında ve sosyal medyada yer almasından sonra Cumhurbaşkanı avukatı Ahmet Özel’in 26 Aralık 2020 saat 15.55’de UYAP sistemi üzerinden, karara bağlanmış davaya vekâletname sunmak için ‘Vekâlet Pulu Makbuzu’ yatırdığı anlaşılmıştır.
Cumhurbaşkanı avukatı Ahmet Özel’in yaptığı gibi Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlarından karara bağlanan davalarda aynı yöntemlerin uygulandığı düşünüldüğünde, söz konusu Cumhurbaşkanı avukatlarının milyonlarca haksız kazanç elde etiği ve adeta açılan hakaret davalarının bir rant kapısına dönüştüğü anlaşılmaktadır.”
Başarır, Cumhurbaşkanı avukatlarının milyonlarca lira haksız, hukuksuz bir şekilde kazanç sağladıklarını öne sürerek, “Faturalarını ödeyemeyen, hiçbir yarasını kapatmayan asgari ücretle geçinmeye çalışan, emekli maaşıyla evlerinin mutfak masrafını dahi karşılayamayan, çiftçilik yaptığı için günden güne eriyip yok olmayla karşı karşıya kalan halkımızın vicdanlarında derin yaralar açmaktadır” dedi.