CHP, ‘Kızılay'ın deprem sonrası acil bir kamu hizmeti olarak halka ulaştırması gereken yiyecek ve çadırları sattığı' iddialarının araştırılmasına yönelik Meclis araştırma önergesinin diğer önergelerin önüne alınarak bugün TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesine ilişkin grup önerisi verdi.
“KIZILAY EMEKÇİLERİNİN ASLA ELEŞTİRİLECEK BİR YANI YOKTUR”
Önergenin gerekçesini açıklayan CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl, “Bütün yurttaşlarımız ayaktaydı ve ne yaparız arayışı içerisindeydi. Yurttaşlarımız ayaktaydı, Kızılay ve AFAD yönetimi uykudaydı. Bugün konuşacağımız Kızılay ile ilgili konuda Kızılay emekçilerinin asla eleştirilecek bir yanı yoktur. Onlar canları pahasına her felakette müthiş bir özveriyle çalışarak hayat kurtarmaya adeta kendilerini adamış insanlar. Onları yürekten kutluyorum. Ve onları kesinlikle bu tartışmanın dışında tutuyoruz. Tartışma dışında tuttuğumuz ikinci önemli kurum Kızılay'ın kendisi. Kızılay, asla tartışma konusu yapılamaz. Bizim konuşacaklarımız Kızılay'ı yönetenlerle yönetim anlayışından ibaret” dedi.
“KIZILAY VERGİDEN MUAF OLDUĞU İÇİN VERGİ KAÇAKÇILIĞI…”
Kızılay'ın deprem sonrası çadır, gıda satışının ortaya çıktığını belirten Bingöl, “Kızılay yöneticilerinin sabıkaları o kadar kalabalık ki… Çadır ve gıda satma bu dönemde deşifre oldu. Şimdi Kızılay'da vergi kaçakçılığı yapılıyor, şartlı bağışlarla. Bir kişi, bir şirket neden bir kurum üzerinden şartlı bağış yapar? Eğer gerçekten gönlünden geçiyorsa gider bağış yapacağı kuruma bağışı yapar. Kızılay'ın üzerinden şartlı bağış yapıyor. Ben Kızılay'a bağış yapacağım, ama sen bu bağışı kullanamayacaksın… Peki ne yapacağım? O bağışı benim öngördüğüm vakfa, cemaate, tarikata ya da kuruma vereceksin. Kızılay vergiden muaf olduğu için vergi kaçakçılığı…” diye konuştu.
“BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SENİN YAKANA YAPIŞIP BENİM SİPARİŞİMİ NİÇİN GÖNDERDİN Mİ DİYECEK?”
Kızılay'ın çadır satışına değinen Bingöl, “Kerem Kınık (Kızılay Genel Müdürü) açıklıyor. Diyor ki ‘Bu hatalı bir davranış. Haberi yokmuş. Ya Allah'tan kork ya. Sen bu şirketin yönetim kurulu başkanısın. Sadece AHBAP'a değil, birçok özel şirkete, birçok sivil toplum kuruluşuna çadır satmışsın. Diyor ki ‘Birleşmiş Milletler'in siparişi…' Eee, sen bu çadırı deprem bölgesine gönderdiğinde Birleşmiş Milletler senin yakana yapışıp benim siparişimi niçin gönderdin mi diyecek? Aksine Birleşmiş Milletler, o gün ‘Suriye ve Türkiye'ye yardım yapın' diye çağrı yaptı tüm dünyaya” dedi.
“KİMİN MALINI KİME SATIYORSUNUZ”
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel ise “Tarihin en köklü kurumlarından biri olan Türk Kızılay'ında yolsuzluk, usulsüzlük, adam kayırmacılık gibi birtakım iddialarla gündeme gelmektedir. Bu yaşadığımız acılı günlerde de Kızılay'ın deprem bölgesinde çadır ve konserve satışını üzülerek ve hayretle takip etmekteyiz. Kimin malını kime satıyorsunuz. Milletten aldığınızı millete hangi yüzle pazarlıyorsunuz” diye tepki gösterdi.
“KIZILAY'IN ELİNDE DÜZENLİ AKAR OLARAK SADECE MADEN SUYU İMTİYAZI BULUNMAKTADIR”
AKP Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker, “Kızılay'ın elinde düzenli akar olarak sadece maden suyu imtiyazı bulunmaktadır. Kızılay, sürdürülebilir finans ihtiyacını karşılamak için yüzde 100 sermayesi Kızılay'a ait olan yatırım grubunu oluşturmuştur” dedi.
CHP’nin önerisi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. ANKA
Sözcü