TELE1’de Bilge Yurtdagülen’in sunduğu ‘Gerçek Haber Gerçek Ekonomi’ programına konuk olan ekonomist Tunç Şatıroğlu, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın “Şimdi TL zamanı” açıklamasını değerlendirdi. Enflasyon ve dolar kuruna dair de konuşan Şatıroğlu “İnsanlar daha yeni maaşını alamadan çok sağlam bir zam yapacaklar” ifadelerini kullandı.
Şatıroğlu’nun açıklamaları şöyle:
“Hafize Gaye Erkan’ın ‘Zamanı geldi’ açıklamasını alkışlayan çok insan olabilir Türkiye’de. Garabet çok artmış durumda. Oradan çıkarılacak çok ders var. Bundan önceki Merkez Bankası Başkanları’nı hatırlayın Murat Çetinkaya’yı, Erdem Başçı’yı. Hep ne denir? Serbest kur rejiminden bahsedeceksek Merkez Bankası’nın kur hedefi olmaz. ‘TL’ye geçin’ diyorsanız doların artışının enflasyonun altında kalacağını, TL’nin değerinin reel olarak değerleneceğini düşünüyorsun. Ekonomi yönetimi bunu diyor. Merkez Bankası bunu der mi?
Merkez Bankası elbette kur istikrarını önemser ve anormal bir artış olduğu bir müdahaleyle bunu aşağı çekmek ister. ‘TL zamanı geldi’ diyorsan o zaman serbest kur rejimi olmadığını itiraf ediyorsun. Yönetilen bir kur olduğunu kabul ediyorsun. Bu kura müdahale demektir. İlla arka kapıdan dolar satışı değil müdahaledir. KKM’yi hala arttırmamışsan bu bir müdahaledir. Bu yazıdan çok acı bir hikaye yazarsınız. Kura müdahale devam edecektir. O zaman bir süre TL’de kalmak, faiz almak avantajlı olabilir. Zaten bunu gören yabancı da büyük ölçüde tahvillere geliyor. Faizini aldıktan sonra ‘Bu para bana yeter’ deyip dolara dönüp ülkemizden çıkıp gidecektir. Buna spekülatif para diyebilirsiniz, ben vurguncu para diyorum. Vurgun yapmaya gelen bir para var. Tabii bunu Kavcıoğlu gibi düz tutalım sonra aniden fırlasın şeklinde yapmıyorlar bir rampa şeklinde izin veriyorlar. Evet belki önümüzdeki iki üç ay TL dolar karşısında değer kazanacak ama uzun oyuna baktığımız bu sistem eninde sonunda patlayacaktır. Başka çaresi yok. Çünkü serbest kur rejiminin olmadığı yerde bir zamandan sonra patlarsınız. Onlar da zaten buna oynuyorlar. ‘Birkaç ay bize yeter’ diyorlar…
Bugün gazı alınmış bir enflasyon açıklanıyor. Ne kadar yüzde 62. Diyeceksiniz gelecekteki enflasyona bakmak lazım. Peki kim yapıyor bu tahminleri? Merkez Bankası. Bazen fazla tahmin edersin, bazen düşük öyle yanılırsın değil mi? Ama hep düşük tahmin edip yanılmışlar. Enflasyonu düzgün ölçmüyorlar. Bir anket yayınlayacaksınız, kim cevapladı açıklamayacaksınız… Ondan sonra da ‘Ben politika faizini 40’tan 45’e çıkarttım. Bu da yeter’ diyeceksiniz. Bu artık bir komedi de değil.
Merkez Bankası’nın enflasyon beklentileri negatif olmayabilir. Realite böyle değil. Dünya dezenflasyonist bir sürece girdi. Bu ÜFE’deki aşağı çeken bir unsur. Fiyatlar artmıyor. Dünyadaki bu rüzgar nedeniyle daha elverişli bir ortam var. İnsanları gıda enflasyonu ilgilendiriyor. Dünyada gıda enflasyonunun en yüksek olduğu dördüncü ülke Türkiye. Cumhurbaşkanı ‘Dünya beşten büyüktür’ diyor. Orada bizden daha berbat kim var gıda enflasyonunda? Bizden daha kötü olanlar Venezuela, Lübnan, Arjantin. Sonra biz geliyoruz. Yıllardır yanılıyorlar. Belki son bir faizi artışı yapıp ‘Bu enflasyonla mücadele için yeter’ diyecekler. Sonra ocak ayı gelecek. İnsanlar daha maaşını alamadan çok sağlam bir zam yapacaklar. Bu aralık ayında daha düşük çıksın diye zam yapmadılar. Çok kallavi bir zam gelecek. O aldığın maaş da daha o anda değerini yitirmiş olacak.
Bir rampa var dolar kurunda. Bu rampa da biraz düzelme de gördük. Sene sonunda bu kurun 30’un altında kalmasını istiyorlardı şimdi anladığım kadarıyla yıllık enflasyonu çok yüksek çıkmasını istemiyorlar. Ona göre bir asgari ücret zammı yapmak istiyorlar.”
Tele1