"Et tüketiminde azalma yok" diyen AKP’li Canikli’ye vatandaştan yanıt: "20 yaşındayım, en son 34 ay önce et yedim"

AKP Milletvekili Nurettin Canikli, bütçe görüşmeleri sırasında asgari ücretin alım gücünü övdü, son dönemde "fakirleşmeden çok zenginleşmeden" söz edilebileceğini savundu. "Bütün bu fakirlik edebiyatına rağmen kırmızı et tüketiminde azalma söz konusu değil." dedi. Konuyu vatandaşa sorduk...

TBMM Genel Kurulu’nda 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi görüşülürken, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli’nin asgari ücretin alım gücüne ilişkin yaptığı kıyaslama dikkat çekti.

Canikli, asgari ücreti övdü, son dönemde “fakirleşmeden çok zenginleşmeden” söz edilebileceğini savundu. “Bütün bu fakirlik edebiyatına rağmen kırmızı et tüketiminde azalma söz konusu değil. Geçen yıl asgari ücretli 41 kilo dana kuşbaşı alabiliyordu, şimdi 42 kilo. Çok artış yok ama düşmemiş…” ifadelerini kullandı.

Canikli’nin bu sözleri, muhalefet partisi vekillerinin tepkisine neden oldu. Daha sonra sosyal medyada da gündem olan bu ifadeler, vatandaşların da tepkisini çekti.

Biz de gerçeğin ne olduğunu öğrenmek için, İstanbul’da hem kasaplara hem de yurttaşlara mikrofon uzattık.

Kentte yoksulluğun en çok hissedildiği ilçelerin başında gelen Bağcılar’da vatandaşların çoğu ancak Kurban Bayramı’ndan Kurban Bayramı’na ya da ayda en fazla 1 kere kırmızı et tüketebildiklerini dile getirdi.

Kasaptaki etiketler ise bu durumun sebebini net bir şekilde gözler önüne seriyor… Bir kangal sucuk 190 lira, dana kıymanın kilosu 160 liradan satılıyor. Kemikli dana etinin kilo fiyatı bile 144 lira… Etin türüne göre ödenmesi gereken tutar 300 liraya kadar çıkıyor.

Konuştuğumuz mahalle kasabı ise özellikle son aylarda satışlarında ortalama yüzde 30 oranında düşüş olduğunu, insanların artık kilo veya gramla değil, cebindeki paraya göre 304050 liralık et istediğini belirtti. Bunu bile alamayan kişilerin sayısında büyük bir artış olduğunu, onların da çorbalık kemik almak zorunda kaldığını belirten kasap, çorbalık dana kemiğin tanesinin fiyatının 15 liradan satıldığını söyledi.

SÖZCÜ’ye konuşan yurttaşlar ve esnaf, gelinen durumu şu sözlerle ifade etti:

“20 YAŞINDAYIM, EN SON 34 AY ÖNCE ET YEDİM”

Halim Çelik: “Bence Nurettin Canikli yanlış düşünüyor, ben evime et götüremiyorum, babam vefat ettiği için eve ben bakıyorum ve et götüremiyorum. Durum gerçekten kötü. Hiç et yiyemiyoruz. 20 yaşımdayım, en son 34 ay önce et yedim. İçinde bulunduğum şartlar kendimi kötü hissettiriyor. Ekonomik şartlar çok kötü. Eskiden bu yaşlarımı böyle hayal etmezdim…”

Halim Çelik

“ETE SIRA GELENE KADAR PARA BİTİYOR”

Gülizar Cebeci: “Kırmızı eti çok seyrek tüketiyoruz, ayda 1 kere. Önceden istediğim zaman alıyordum. Kırmızı ete sıra gelmiyor ki… Meyvesi, sebzesi, kuru gıdası, ete sıra gelene kadar para bitiyor. Seçimi bekliyoruz inşallah ondan sonra düzelir.”

Gülizar Cebeci

“BAYRAMDAN BAYRAMA ET TÜKETEBİLİYORUZ”

Yıldız Kızılırmak: “Kurban’dan Kurban’a et tüketiyoruz, emekli insanız. Eskiden yarım kilo alıyordum şimdi 100 gram alamam. Onlara güllük gülistanlık, bizde yok. Onlara göre iyi, mecliste alıp oturuyorlar ama milleti düşünen yok. 65 yaşındayız yol parası vermemek için hastaneye yürüyerek gidip geliyoruz. 20 senede gün görmedik, çöktük.”

Yıldız Kızılırmak

“O AÇIKLAMA GERÇEĞİ YANSITMIYOR”

Mustafa Ergün: “Öyle olması mümkün değil, insanların maaşı şu anda kirayı ödemeye bile yetmiyor. Eskisi kadar çok et tüketemiyorum. İktidar yetkilisi tamamen siyasi konuşuyor, gerçeği yansıtmıyor.”

Mustafa Ergün

“İKİ AYDA BİR TÜKETEBİLİYORUM”

Birol Şencan: “Millet et yiyemiyor ki. Kim yiyor eti örnek göstersin bana, belirli bir kitle yiyor. 2 ayda bir et tüketebiliyorum.”

“GÜCÜMÜZ YETMİYOR Kİ TÜKETELİM”

Cebrail Topdemir: “Gücümüz yetmiyor ki tüketelim… En son 23 hafta önce yedim ama çok pahalı. Bu hafta bir fiyat, bir hafta sonra geliyorsun başka bir fiyat. Eskiye göre daha az alıyorum.”

Cebrail Topdemir

“DÜN TORUNLARIMA ÇİKOLATA ALDIM, EVİME DÖNÜP BAYAT EKMEK YEDİM…”

İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Eskiden haftada 1 kilo alıyorduk şimdi öyle bir şey yok. Zenginlere bakarsa düşüş yok, bizde düşüş çok. Emeklileri görsünler bu kadar sene çalıştık, kendiler tıkır tıkır almayı biliyor. Benim 7 tane torunum var, ikizlerim var neden bir çikolata alıp götüremiyorum? Dün ziyaret ettim, cüzdanım boş geldim. Sonra dolaptaki 2 günlük ekmeği yemek zorunda kaldım. Çok üzgünüm, eskiden bu zamanları hiç böyle hayal etmezdim. 70 yaşımdayım eğer iş bulsam çalışırım.”

“AYDA BİR KERE ET ALABİLİYORUM, O DA ÇOCUKLARIM İÇİN”

İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Pahalı, her şeyi sürekli alamıyoruz. Ben bu yaşamdan memnun değilim. Eti ayda bir kere alıyorum eve, o da çocuklar sevdiği için almak zorunda kaldığım için kalıyorum.

Asgari ücret daha düşükken tek kişinin maaşıyla daha güzel geçinip gidiyorduk ama şu an tek kişinin maaşıyla ve bu hayat şartlarıyla geçinmek daha zor.

(AKP’li Canikli’nin sözlerine ilişkin) Onun parası tıkır tıkır işlediği için onun için sıkıntı yok, evet doğru söylüyor! Ama ülkesindeki halk açlıktan ölüyor. Nasıl oluyor o iş? Öyle sallamakla olmuyor bu işler.

Gelip halkı dinledi mi, kapıları tek tek çaldı mı? ‘Ne derdiniz var? Nasıl geçiniyorsunuz?’ İnsanlar mesela çocuğunu servise veremiyorlar. Bir yılda her şey çok değişti. Benim iki tane çocuğum var, her istediklerini alamıyorum. Okula gidiyorlar, beslenme çantası yapıyorum, ahım şahım bir şey yapmıyorum, evde olan şeylerden veriyorum. Mesela tost yapıyorum, sigara böreği sarıyorum, patates kızartıyorum. Diyelim meyve suyu 5 lira, ayran 2.5 lira oldu; ayran veriyorum. Bir şeyler vermek zorundayız. Çocuk ne yapsın, aç mı dursun?”

“SON AYLARDA SATIŞLAR YÜZDE 30 ORANINDA DÜŞTÜ”

Kasap Erdoğan Çakır: “Bağcılar gelir düzeyi olarak orta ve alt grubun yoğunlukta yaşadığı bir semt. Bu insanların gelir düzeyi, fiyatların yükselişine aynı oranda eşlik edemeyince arada bir fark oluşuyor. Bu fark da tüketimin azalmasına neden oluyor. Son aylarda satışlarımız yaklaşık yüzde 30 oranında düştü. Satışlar artık kilogram ölçeğinden ‘para’ ölçeğine dönüştü. Eskiden yarım kilo et alan insan, şimdi etin yarım kilosu 8085 liraya çıkınca ‘Bana 50 liralık ver’ diyor… İnsanlar artık alacağı etin miktarını cebindeki paraya göre hesap etmeye başladı.

“ÇORBALIK KEMİĞE TALEP ÇOK ARTTI”

Kapının dışından fiyatlara bakıp gidenlerde artış var. İçeri bile girmeden, etiketleri uzaktan görmeye çalışıp geri dönenlerin sayısı arttı. Kemik talebi olağanüstü arttı. Et alamayanlar çorbalık kemiğe yöneldi. Bir tane çorbalık dana kemiği 15 lira. Çorbalık kuzu kemiğinin kilosu da 15 lira. Bunlara talep çok net arttı.”