İstanbul ve Ankara'daki 65 tanzim satış noktasında satılan 10 ürünün 6'sı sera çıkış fiyatının altında, 4'ü de nakliye maliyetini bile karşılamayacak kadar düşük bir fiyat farkıyla halka satılıyor. Örneğin, Antalya'da serada kilosu 4.90 TL olan patlıcan, yüzde 8 komisyon, yüzde 2 stopaj ve yüzde 1.44 oranındaki KDV'den sonra halden 5.5 lira fiyatla çıkıyor. Ancak üzerine kiloda 50 kuruşla 1 lira arasında binen nakliye ücretine rağmen tanzim satış noktasında 4.5 liraya satılıyor. Kıl biberde fark daha da açılıyor. Serada kilosu 8.86 TL olan kıl biber halden 10 liraya çıktığı halde tanzim satış manavında 6 liraya bulmak mümkün oluyor. Diğer 4 üründe de durum pek farklı değil.
TEDARİKÇİDEN ALINIYOR
Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Doğan, ürünlerin tedarikçi firmalardan Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından fatura yerine müstahsil makbuzuyla alınarak direkt üreticiden alınıyormuş gibi gösterildiğini belirterek, “Paketleme masrafını da bu şirketler ödüyor. Antalya'dan İstanbul'a sırf nakliyede kilo başına 50 kuruşla 1 lira arasında maliyet var. Personel gideri hariç. Arada oluşan bu zararı Tarım Kredi Kooperatifleri mi yoksa belediyeler mi karşılayacak bilmiyorum” dedi. Doğan, fiyatların bu kadar yüksek olmasının suçlusunun terör değil güneş olduğuna da dikkat çekerek, “Örtü altı tarımda eğer hava soğuksa doğal olarak maliyetler de yükseliyor ancak hava ısındığında masraflar azalarak ürün miktarı artıyor” diye konuştu. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ın sebze fiyatlarının yüzde 800 zamla satıldığı sözlerinin gerçeği yansıtmadığını da vurgulayan Doğan, şunları söyledi:
“Tüm masraflar, fiyatlar ortada. Gelip seralara, hallere baksınlar. Böyle olsa İstanbul'da birçok sebzenin en az 2025 liraya satılması gerekirdi ama öyle bir şey olmadığını hepimiz biliyoruz. Biz de halkımızın ucuz meyvesebze tüketmesini isteriz ancak üreticinin zararı ortada. Eğer Tarım Kredi Kooperatifleri'ne yazdırılan zarar çiftçiye destek olarak verilse sebze fiyatları tanzim satışta satılanlardan daha düşük olurdu.”
Tanzim satışla birlikte büyük marketlerin fiyatlarını aynı seviyeye çekmesi, bazı dedikoduları da beraberinde getirdi. Birçok üretici, marketlerin ürünleri satmamak yerine fiyatları düşürmeyi tercih etmesinin altında hükümet desteği olduğunu iddia ediyor. Adını açıklamak istemeyen bir kaynak, “Bazı marketler çok baskı olunca mevsimi olmayan sebzeleri satmama kararı almıştı ancak bu kez fiyatları yarı yarıya düşürerek tanzim satışta satılanlara eşitlediler. Demek ki ya ucuza satıp zarar etmeyi göze alıyorlar ya da hükümet kendilerine bu konuda parasal destekte bulunuyor” dedi.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, üreticinin para kazanması ve tüketicinin daha ucuza ürün alabilmesi açısından tanzim satışların oluşturulmasının olumlu ancak sürdürülebirliğinin olmadığını söyledi. Ürün tedarikinin Tarım Kredi tarafından sağlandığına dikkat çeken Sarıbal, “Ürün fiyatlarının düşük tutulması ve nakliye ile personel giderleri kurumun görev zararı olarak karşılanacak ve oluşacak bu zarar 82 milyona yansıtılacak” dedi. CHP'li Barış Yarkadaş da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin günde 200 bin lira zarar edeceğini savunarak, “Bu zararı kim, nasıl ve nerden karşılayacak?” diye sordu.
https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/fiyatfarkikimdencikacak3505023/?fbclid=IwAR2hx_x9HzO6E0ieiSi4PIysvjx_zh5OWWs3oJArIu6K_Lb7Rwxe5vtjKg