Hastanenin başhekim yardımcısı A.A suçu FETÖ'ye attı: "Hakkımda açılan bu davanın FETÖ terör örgütünün şahsıma düzenlediği bir kumpas olduğunu düşünüyorum."
İstanbul Küçükçekmece'deki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 5 ayda, yaşları 18'in altında 39'u Suriyeli 115 çocuğun hamile olduğu saptanmış, çocukların emniyete ve savcılığa bildirilmediği belirlenmişti.
Küçükçekmece Başsavcılığı skandalla ilgili yürüttüğü soruşturmada Başhekim Yardımcısı A.A. ve Sosyal Hizmet Uzmanı N.D. hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü.
Habertürk TV'nin aktardığına göre, Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Başhekim Yardımcısı A.A. ve Sosyal Hizmet Uzmanı N.D. savunma yaptı. Başhekim Yardımcısı A.A., hamile çoçukları ilgili birimlere bildirmediği yönündeki suçlamaları kabul etmedi. A.A., suçu 'FETÖ'ye attı.
'HERHANGİ BİR İHMAL SÖZ KONUSU DEĞİL'
Başhekim Yardımcısı A.A., "İddianamede suçun başlangıç tarihi olarak gösterilen 1 Ocak 2017 tarihinde sosyal hizmetler biriminden sorumlu başhekim yardımcısı değildim. Sağlık Bakanlığı'nın talimatları doğrultusunda işlemler yapıldı. Herhangi bir ihmal söz konusu değildir. Hakkımda açılan bu davanın FETÖ terör örgütünün şahsıma düzenlediği bir kumpas olduğunu düşünüyorum. Ben suçsuzum" dedi.
A.A.'nın ardından Sosyal Hizmet Uzmanı N.D. savunmasını yaptı. Sorumluluğun kendisine ait olmadığını belirterek, skandalı ortaya çıkaran Ş.İ.N.'nin sorumlu olduğunu iddia eden N.D, "İddianamede suçun bitiş tarihi olarak gösterilen 24 Mayıs 2017 tarihinden önce 9 Mayıs 2017'de görevimden ayrıldım. Benim görevden ayrıldığım tarihte ihbarda bulunan Ş.İ.N. görevliydi. Bu tarihlerde bir suç varsa suçlusu Ş.İ.N.'dir. Sağlık Bakanlığı'nın talimatları doğrultusunda işlemler yapıldı. Herhangi bir ihmal söz konusu değildir" açıklamasında bulundu.
SANIKLARIN YURTDIŞI YASAĞI KALDIRILDI, TANIK Ş.İ.N'NİN MAHKEMEYE ZORLA GETİRİLMESİNE KARAR VERİLDİ
Savunmaların ardından mahkeme ara kararını açıkladı. Başhekim Yardımcısı A.A. ve Sosyal Hizmet Uzmanı N.D.'nin yurtdışı çıkış yasağını kaldırdı.
İki sanık isterlerse duruşmalara da gelmeyecek. Ancak skandalı ortaya çıkaran tanık Ş.İ.N.'ye yönelik bir karar çıktı.
Hastanede hamile çocuklar olduğunu resmi birimlere ihbar eden tanığın, mahkemeye zorla getirilmesine karar verildi.
SAĞLIK BAKANLIĞI OLAY HAKKINDA RAPOR DÜZENLEDİ: 115 DEĞİL 158 HAMİLE ÇOCUK VAR
Hürriyet'in özel haberine göre Sağlık Bakanlığı, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki ‘hamile çocuklar’ ile ilgili rapor hazırladı.
Bakanlık denetçisi Mustafa Kılınç’ın imzasını taşıyan 89/03 sayılı 84 sayfalık rapor, 2017’nin ilk 5 ayındaki hamile çocuk sayısının 115 değil 158 olduğunu ortaya koydu. Bu çocuklardan 37’si ise 15 yaşın altında.
Hastaneye gelen ve hamile oldukları tespit edilen çocuklarla ilgili bildirimlerin yapılmadığı iddiası, hastane personeli İclal Nergiz’in ihbarı sonrası ortaya çıkmıştı. Konunun, bu yılın başında gündeme gelmesi sonrası bakanlık harekete geçmişti. Adli kaynaklardan edinilen raporda, Raporda, 12 yaşında 1, 13 yaşında 5, 14 yaşında 11, 15 yaşında 20, 16 yaşında 71, 17 yaşında 50 çocuğun hamile olduğu tespit edildi. Ayrıca 158 çocuktan 34’ü için adli birimlere bildirimde bulunulduğu, kalan 124 çocuk için ise herhangi bir bildirimde bulunulmadığı belirtildi.
2016’DA BİN 260 HAMİLE ÇOCUK
Raporda, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 2016 yılı genelinde hamile oldukları tespit edilen çocuk sayısının ise bin 260 olduğu vurgulandı. 64’ünün 15 yaşın altında olduğu tespit edildi. Ayrıca anılan çocukların bir bölümünün Suriyeli olduğunun altı çizilerek “Hangi ülke vatandaşı olursa olsun, olay ülkemizde gerçekleştiği için Türkiye Cumhuriyeti yasaları geçerlidir” denildi.
33 DOKTOR KUSURLU BULUNDU
Raporda, 2016 yılı genelinde hamile oldukları tespit edilen çocuklar ile ilgili işlemi yapan 38 doktordan 33’ü kusurlu bulundu. Hamile olduğu tespit edilmesine karşın, hastanenin sosyal hizmet birimine bildirimde bulunmayan veya 15 yaşın altındaki hamile çocuklar ile ilgili adli vaka dosyası hazırlamayan doktorlar için ‘aylıktan kesme’, ‘kınama’ ve ‘puan kesme’ cezaları verildi. 11 doktor için ise ‘kınama cezası’ yanı sıra savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.
Raporda, haklarında suç duyurusunda bulunulan hastane personelleri arasında ise dönemin hastane başhekimi Ali Gedikbaşı ile sosyal hizmet uzmanları Nazlıcan Dilber ve Çiğdem Şenbil Kaba da yer aldı. Hakkında dava açılan dönemin hastane başhekim yardımcısı Akif Akça’nın da kusurlu olduğu kaydedilerek puan cezası verildi.
Raporda, çocuklar ile ilgili savcılığa başvuran İclal Nergiz hakkında disiplin soruşturması bulunmadığı belirtilerek, Nergiz’in görev yerinin, kendisinin rızası alınarak yapılması gerektiği kaydedildi. Konunu ortaya çıkması sonrası, Nergiz, talebi olmadığı halde hastane dışındaki başka bir birimde görevlendirilmişti.
TÜM HASTANELER UYARILSIN
Raporda; Sağlık Bakanlığınca, Türkiye’deki tüm hastanelerin uyarılması gerektiği kaydedilerek “İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nin bağlayıcı hükmü gereği, 18 yaş altı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olsun olmasın, tüm adölesan gebelerin adli makamlara bildirilmesi gerekmektedir” denildi. Raporda, zaman zaman tercüman sorununun da yaşandığı kaydedilerek, gerekli önlemlerin alınması gerektiği kaydedildi.
SAĞLIKÇI İCLAL AYDIN HAKLI ÇIKTI
Çalıştığı devlet hastanesinde, hamile çocuklar ile ilgili bildirimlerin yapılmadığını ortaya çıkaran İclal Nergiz, dönemin başhekim yardımcısı Akif Akça’ya karşı açtığı mobbing davasını kazandı. Mahkeme, Akça’nın, eski personeli Nergiz’e 30 bin TL manevi tazminat ödemesine hükmetti.
Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yaptığı dönemde, 18 yaş altı 115 çocuğun hamileliklerine ilişkin polise ve savcılığa bildirimde bulunulmadığını ortaya çıkaran İclal Nergiz anılan dönemde bağlı bulunduğu başhekim yardımcısına karşı da tazminat davası açtı. Dönemin sosyal hizmetlerden sorumlu başhekim yardımcısı Akif Akça’nın, hamile çocuklar ile ilgili yaptığı sorgulamalar nedeni ile kendisine mobbing uyguladığını öne süren Nergiz, 50 bin TL manevi tazminat talebinde bulundu. Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davanın karar duruşması dün görülü.
YOLDA GÖRSEM TANIMAM
Duruşmaya katılan Akif Akça yaptığı son savunmada, davanın reddine karar verilmesini istedi. Halen başka bir hastanede görev yapan Akça savunmasında özetle “Hamile çocuklarla ilgili hakkımda açılmış bir ceza davası var. Bu davanın bekletici mesele yapılması gerekir. Görev yaptığım dönemde hastanede 1500 kişi vardı. Davacıyı yolda görsem tanımam. İdari görevde de olmayan biri. Tanımadığım bir kişiye mobbing yapmam da söz konusu değil. Kendisi, haberleri basına sızdıran kişi. FETÖ örgütü, davacıyı aleyhime kullanmıştır” dedi.
MOBBİNG SABİT
Nergiz’in avukatı Erkan Akça ise savunmasında, müvekkili ile ilgili ‘FETÖ’ iddialarının iftira niteliğinde olduğunu, bu konuda yapılmış bir suç duyurusunun da olmadığını kaydetti. Mobbing sabittir. Davamızın kabulüne karar verilsin” diye konuştu.
30 BİN TL ÖDEYECEK
Mahkeme, tarafların savunma ve taleplerini aldıktan sonra kararını verdi. Mahkeme, Akça’nın, Nergiz’e 30 bin TL manevi tazminat ödemesine karar verdi. Akça’nın, karara 2 hafta içinde itiraz hakkı bulunuyor.