Ay çocuklar inanın artık yazmaya korkuyorum, başıma bir şey gelir bu yaşta diye.
Fakat sevdim bu yazma işini, pek meraklıydım çocukluğumdan beri magazin sayfalarının dedikodu köşelerine. Ne var ayıp mı, hepiniz sevmiyor musunuz?
Teklif gelince bizim torunların arkadaşından "neden olmasın" dedim. Bir iki derken bayağı sevdim.
Sanki sohbetleri başka kulakla dinler oldum. Bu yaşta kendimi gazeteci gibi hissediyorum, iyi mi?
Ama gazetecilere hele Odatv'nin başına gelenleri gördükçe üzülüyorum, ne yalan yazacağım, yazarken çekiniyorum. Benim yüzümden çocuklara bir şey olmasın diye tedirgin oluyorum.
Öyle ya Ankara'da yakın çevrem hep politikacılara yakın. Haliyle çok bilgi dedikodu geliyor. Bugün en son gelen haberi sizle paylaşacağım.
Biliyorsunuz, bu illet Korona virüsü her yerde. Kibar adam Haydar Baş'a da Allah rahmet eylesin son nefesini verdirdi bu lanet virüs.
Efendim bana gelen bilgiye göre, Ak Parti mensubu bir Bakan da Korona virüse yakalanmış.
Hiç öyle kim olduğu konusunda ısrar etmeyin. Adını söylemem. Sevdiğim çalışkan bir isim.
İyi haber aynen Fatih Terim Hoca gibi Bakanımız da Korona'yı yendi çok şükür.
Bu zor günlerde hayli çalışan Bakanımıza geçmiş olsun dileklerimi gönderiyorum.
Ayol "hayli çalışan" deyince, hemen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı sanmayın. Maşallah Bakan Bey halk diliyle turp gibi...
Bu yazıyı yazma sebebim şu; "bana bir şey olmaz ben şuyum, ben buyum" demeyin, bu Korona virüs koltuk makam filan dinlemiyor.
Aman herkes kendine dikkat etsin..