İBB, salgın nedeniyle mağdur olan vatandaşlara yardım için 30 Mart 2020 tarihinde başlattığı bağış kampanyası sonrasında yaşanan gelişmelerin ardından mahkemeye gitti.
İBB Hukuk Müşavirliği, bağış kampanyasının izinsiz olduğu gerekçesi ile durdurulması için kovuşturma açılmasını isteyen İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan “Yardım Toplama” konulu genelgenin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemi ile İçişleri Bakanlığı'na dava açtı.
Dava dilekçesi Danıştay'a gönderilmek üzere İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığı'na sunuldu.
“BELEDİYE KANUNU 15. MADDEYE GÖRE BAĞIŞ KABUL ETME BELEDİYENİN YETKİSİNDE”
Dava dilekçesinde genelgenin hukuka aykırı olduğu belirtilerek, “5393 sayılı Belediye Kanununun 15. Maddesinde bağış kabul etmenin belediyenin yetki ve imtiyazları arasında sayılmıştır. Aynı kanunun 59. Maddesinde de bağışlar belediyelerin gelirleri arasında gösterilmiştir. 5393 sayılı Kanunun 38. Maddesinde de şartsız bağış kabul etmek belediye başkanın görevleri arasında sayılmıştır.
Ayrıca, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 23. Maddesinde ise şartlı ve şartsız bağışları kabul etmek ve tasarrufta bulunmak Büyükşehir Belediyesinin gelirleri arasında gösterilmiştir” denildi.
DONDURULAN 4 HESAP İÇİN VALİLİĞE DAVA
İBB Hukuk Müşavirliği; İstanbul Valiliği'nin, yayınlanan genelgeye dayanarak 31 Mart'ta aldığı kararla, İBB'nin 4 ayrı bankadaki yardım paralarının toplandığı hesapların dondurulması kararını da yargıya taşıdı.
İstanbul Valiliği'nin banka hesaplarına bloke konulmasına ilişkin kararının da hukuka aykırı olduğuna dikkat çekilerek yardım toplamaya ve tasarrufta bulunmaya ilişkin kanunlar çerçevesinde bloke kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi.
Dilekçede, valiliğin hesaplara koyduğu bloke nedeniyle İBB'nin hesapları kullanamadığı belirtilerek “Bu kısıtlama halinin de ülkemizin ve İstanbul'un COVID19 virüs salgını sebebiyle geçtiği bu zor dönemde idaremizce sosyal hizmetlerin ivedilikle ihtiyaç sahiplerine ulaştırılamaması durumunu ortaya çıkaracağından, sonuç olarak idaremiz açısından telafisiz güç ve imkansız zararlar meydana getireceği de açıktır” denildi.