İlker Başbuğ’un şüpheli sıfatıyla yer aldığı iddianamede, aralarında parti yöneticilerinin de bulunduğu toplamda 166 AKP'li, müşteki sıfatıyla yer aldı.
BAŞBUĞ’UN İFADELERİ SUÇ SAYILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İlker Başbuğ’un ‘Cumhuriyet Gazetesi’nde yaptığı söyleşide, “Eğer Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir’de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi büyük bir olasılıkla önlenebilirdi. Çünkü erken seçim kararı alınmış bir hükümete karşı bir askeri darbenin gerçekleştirilmesi açıkça milletin siyasi idaresine de vurulacak bir darbe olurdu” ifadelerini kullandığının anlaşıldığı belirtildi.
‘DARBE' İMASI DENİLDİ
İlker Başbuğ’un söyleşide kullandığı ifadelerinde ‘Darbe' imasında bulunduğunun değerlendirildiği iddianamede Başbuğ’un, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama” suçunu işlediği iddia edildi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEMİŞTİ
İddianamede İlker Başbuğ’un savcılıkça alınan savunmasında suçlamaları kabul etmediğine de yer verildi. Başbuğ’un savcılıktaki savunmasında, “Türkiye Cumhuriyetinde Güç Odaklarının Mücadelesi kitap serisinin üçüncüsü olan 19611980 dönemini o günün şartlarında ve o günlerde gelişen olaylar çerçevesinde değerlendirdiğini, suça konu ifadelerin daha önce yine bazı yazarlar tarafından da dile getirildiğini, bugünkü olaylarla herhangi bir şekilde ilişki kurulmasının doğru olmadığını” ifadelerini kullandığı anlatıldı.
1 YILDAN 3 YILA KADAR HAPİS İSTENDİ
İddianamede, Başbuğ hakkında, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istendi.
BAŞBUĞ SOSYAL MEDYADAN AÇIKLAMA YAPMIŞTI
İlker Başbuğ, 10 Şubat’ta Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek ifade vermişti. Başbuğ ifadesinin ardından da sosyal medya hesabından şu açıklamayı yapmıştı
* Son kitabım Türkiye Cumhuriyetinde Güç Odaklarının Mücadelesi, kitap serisinin üçüncüsüdür. Bu kitap 19611980 dönemini o günün şartlarında ve o günlerde gelişen olaylar çerçevesinde değerlendirmektedir.
* 4 Ocak 2021 günü bir gazetede bu kitabın tanıtımıyla ilgili bir söyleşim yayınlandı. Bu söyleşiden hareket edilerek hakkımda suç duyurularında bulunuldu. Hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu, var olduğu bir ortamda bu söyleşiden bir suç unsuru çıkartılabilmesi söz konusu bile olamaz.
* Bu nedenlerle bu suç duyurularına itibar etmiyorum. Bu inançla da bu suç duyurularına karşı hiçbir şekilde savunma yapmayacağım. Bu davranış anayasaya hukukun üstünlüğüne ve kendime olan saygımın doğal sonucudur.
https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/ilkerbasbuga3yilakadarhapisistemi6415088/