Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, Menderes, Ödemiş, Kemalpaşa, Bergama, Aliağa, Çiğli’yi kapsayan İzmir turuna başladı. Saat 11:00’de Adnan Menderes Havalimanı’nda çok sayıda CHP’li milletvekili adayı, belediye başkanları ve partililer tarafından karşılanan İnce, uzun bir konvoy eşliğinde İzmir’in Menderes ilçesine gitti. İnce şehir meydanında “Türkiye’ye güvence Muharrem İnce” ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganıyla karşılandı. Meydanın karşısında bulunan Saadet Partisi İlçe Başkanlığı’nın pencereleri ve terasında çok sayıda SP’linin de mitingi izleyerek İnce’yi alkışladığı görüldü. Bir Saadet Partili’nin “Hoşgeldin fikrimin ince gülü” yazılı pankartı dikkat çekti.
İnce Menderes’teki mitinginde şöyle konuştu:
Ben otomobil fabrikası istemiyormuşum. Erdoğan'ın bilmediği şu; Erdoğan diyor ki, otomobilin kaportasını, lastiğini, koltuğunu ben yapayım. Ben de diyorum ki, otomobilin beynini ben yapayım. Geri kalmış, cahil, bilmiyor. Çünkü matematik bilmiyor. Televizyon yapıyoruz biz bir televizyondan 10 euro kazanıyoruz. Sen Almanya'daki otomobil fabrikasını gezdin mi? Bir otomobilden 100 euro kazanıyoruz. Avane kasnak gibi çalışıyoruz. Çünkü markamız yok ortada. Bizim marka üretmemiz lazım.
“GENÇLERİ TARİKAT YURTLARINA MUHTAÇ ETMEYECEĞİZ”
Gençler sizi iyi yetiştireceğiz. Bakın, Cumhuriyet yeni kurulduğunda, genç öğrenci Sadi’ye bir telgraf gelir. Şöyle yazar: Sadi, seni bir kıvılcım olarak Avrupa’ya (Eğitime) gönderiyorum, alevler olarak geri döneceksin. Altındaki imza şöyledir : Reisi Cumhur Mustafa Kemal. O genç delikanlı, Avrupa’daki eğitiminin ardından Türkiye’ye döner, ordinaryüs profesör olur. O delikanlı Başbakan Sadi Irmak’tır. Bu ülkenin gençlerine sesleniyorum: Sizi Alman gençlerden, İngiliz gençlerden, Amerikalı gençlerden daha iyi yetiştireceğiz. Her yıl 10 bin gencimizi yurt dışına göndereceğiz. Devlet verecek parasını. Eğitimi sonuna kadar parasız yapacağız. Söz veriyorum, öğrencilerim, evlatlarım; sizi tarikat yurtlarına muhtaç etmeyeceğiz. Size dil öğreteceğiz gençler. Dünyanın en iyi eğitim sistemini getireceğiz. Bunun dayatma olmadan yapacağız.
16 yıldır iktidar; polisler aklına gelmemişi öğretmenler aklına gelmemiş, hemşireler aklına gelmemiş, din görevlileri aklına gelmemiş, Aleviler aklına gelmemiş, şimdi (Erdoğan) diyor ki, polislere 3600 TL vereceğim. 16 yıldır aklın neredeydi senin? Ne zaman hatırladı? Muharrem İnce söyleyince. İnce korku böyle bir şey işte. O 3600’ü ben vereceğim, söz.
Emekliler, 1990'larda milli gelirin yüzde 17'si emeklilere aitti. Ramazan ve kurban bayramında 1000'er lira verecekler, o iş öyle olmaz. Emeklilerle ilgili kanun çıkaracağız. Emekliler Ramazan ve Kurban Bayramı'nda o anki asgari ücret ne kadar ise onu alacak. Gençler 19 Mayıs'ta ve Cumhuriyet Bayramı'nda 500'er yüz lira alacaksınız. Size bu paraları Erdoğan mı verecek hiç merak etmeyin size bu parayı Türkiye Cumhuriyet verecek.
Erdoğan diyor ki polislere 3600 vereceğim. Size bunu kim hatırlattı. İnce korkusu böyle bir şey işte. Geçenlerde traktörü dayadım benzinliğe dedim ki bu ülkede bir yalancı var. Mazot 2.5 liraymış. Doldurduk depoyu 2,5 lira değil 5.72 lira. Demek ki neymiş, Tarım Bakanı yalancıymış.
Zoruma giden bir şey var. Erdoğan diyor ki, bunlar camiyi de yıkar. Bu zoruma gidiyor. Ak Partili seçmenlere sesleniyorum. Ayıp ayıp! Cami senin babanın malı mı? Neredeyse gelmeyin camiye diyecek. İnsan böyle lafları söylemeye utanır. Bir daha böyle bir laf ederse perişan edeceğim onu meydanlarda.
Meydanlarda konuşacağımız şey ekonomi, ekonomi. Her gittiğim yerde ekonomi konuşacağım. Eğitim konuşacağım. Yüreğin yetiyorsa, prompter’ını al, danışmanlarını al, çık karşıma, ekonomi konuşalım.
Parolamız 3 B. Barışacağız, (ekonomik olarak) büyüyeceğiz, (adil) bölüşeceğiz. Bunu da 3 Y ile yapacağız. Yönümüz Avrupa Birliği olacak. Yöntemimiz demokrasi olacak. Bizim yönetimimiz, tek adam ve yanında avanesi şekline olmayacak. Bizim yönetimimiz, güçlü bir lider, yanında ehliyetli insanlar olacak. Söz verdik mi tutacağız.
Erdoğan, ne kandırıldım ne kandırdım diyor. Ben gerçekten merak ediyorum, bu lafı nasıl söyleyebiliyor? Defalarca kandırıldım dedi mi? Rabbim beni affetsin dedi mi? (Kalabalıktan ‘Evet’ sesleri). Ben de dua ediyorum, Rabbim onu affetme.
Tatile gitmek yok sakın ha sakın. 24 Haziran'a kadar hastalanmak yasaklanmıştır.
https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/muharremincemendereste2432537/