Home
03 Şubat 2018 ( 1009 izlenme )
Reklamlar

İnce: Hedefimiz; Cumhurbaşkanlığı

CHP Genel Başkanlığı'na aday olan Muharrem İnce Kurultay'da sert bir konuşma yaptı. Konuşmadan sonra İnce'yi ilk eşi daha sonra da CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu tebrik etti.

CHP Genel Başkanlığı'na aday olan Muharrem İnce Kurultay'da kürsüye çıktı. Muharrem İnce 36'ncı Olağan Kurultayı'nda konuştu. Muharrem İnce, partinin mevcut yönetimine çok sert eleştirilerde bulundu. Ekmeleddin İhsanoğlu'nun 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı adayı yapılmasını eleştiren İnce'ye salondan destek geldi. Salonda 'yuh' sesleri yüklenince İnce, "Kimseyi yuhlamayın. Bizim genel başkanımız hata yapar, ama haram yemez. Gidin haram yiyenleri yuhlayın!" dedi. İnce'nin sürekli olarak Kemal Kılıçdaroğlu'ndan 'abi' demesi ise dikkatlerden kaçmadı. İnce kazanması halinde Tüzük Kurultayı yapılacağını 2 defa seçim kaybeden Genel Başkan'ın bir daha aday olamayacağı maddesini ekleyeceklerini söyledi.

İşte İnce'nin konuşmasında satır başları:

Boyun eğmeyenlere selam olsun. Çanakkale'de, Sakarya'da yurdumun her köşesinde şehit olanlara selam olsun.

Ekmeğine haram lokma bulastırmayanlara selam olsun.

Öldürülen bütün kadınlara selam olsun, gönüllerinde sevgi, adalet büyüten herkese selam olsun. 

Karanlığı, aydınlığa dönüştüren umuttur. Adaletin peşinden koşturan umuttur. 
Tohumu çiçeğe dönüştürenlere selam olsun. 

Yol arkadaşlarıma, yoldaşlarıma CHP'lilere selam olsun. 

Kardeşlerim, yoldaşlarım arkadaşlarım 2 yol 2 ihtimal ya kazanacağız ya yok olacagız. 

Yol ayrımındayız yol ayrımında. 

2 yol, 2 ihtimal ya kazanacağız ya kaybedeceğiz.

Yol ayrımındasınız Türkiye. Anana sor, babana sor, gelinine sor bakkala, manava sor, 80 milyona sor yüreğine sor, vicdanına sor..... Cumhuriyetimiz yıkılıyor. yaşamımıza el koymak istıyorlar. 

16 yıldır ülkemin üzerine kara bulut gibi çöktüler, çocuklarımızın geleceğini çalıyorlar.Cumhuriyeti kuran parti, cumhuriyeti kurtaracaktır. Geleceğimizi geri alacağız!
Umutlarımıza kelepçe vurdurmayacağız. Birlikte ayağa kalkacağız, kendimize güveneceğiz ve kazanacağız. CHP'yi sadece direnişin partisi olmaktan çıkarıp kazanan parti yapacağız.
AKP ilan ettiği OHAL rejimiyle Cumhuriyeti tarihsel rotasından çıkarmıştır. Türkiye'de özgürlükten, insan haklarından bahsetmek mümkün değildir. KHK'larla kurumlar işlemez haline getirilmiştir. Dışa bağımlı, üretmekten çok satın alan bir ülkeyiz.CHP'de de tuzu kuru olanlar var... Çankaya, Beşiktaş, Şişli... Buraları aldı mı onlara yetiyor...

Şanlıurfa onları ilgilendirmiyor, Muş onları ilgilendirmiyor... Sığınmışlar 35 tane belediyeye, onlara yetiyor. Kastamonu ne olacak, Rize ne olacak? Soran arayan yok. CHP içindeki mutlu azınlıklar durumdan memnun. Ben durumdan memnun değilim. Onun için itaat etmiyorum. İtiraz ediyorum.

Halkımız yargıya güvenmiyor. Milletin yargıya güvenmemesi başlı başına felaketin göstergesidir. Gerçek gazeteciler hapiste tutuluyor. 35 kadrolu yorumcu yalan yanlış yorumlarıyla her akşam televizyonda. Bu yalan makinalarına karşı sadece salı günleri 40 dakikalık cevap verme ile başa çıkamayız.

Halkımızın önemli bir bölümü bu yalan makinalarına iman edercesine inanıyor. Yalan makinalarına inanmayanlar ise bize alternatif olarak bakmıyor. Ben onlara umut olmak için, büyük değişim için burdayım.

Pasaportumuzun Edirne'den öteye değeri yok. Ortadoğu bataklığına saplandık. Bir tarih cahili ÖSO Kuvayı Milliyedir diyor. ÖSO aylık maaş alıyor, Kuvayı Milliye'nin askerlerinin ekmek almaya parası yoktu. Kuvayı Milliye'nin askerleri emperyalistlere karşı savaştı. ÖSO'nun emperyal devletlere karşı mücadelesi var mı? Tek bir dertleri var, Suriye'de rejimi değiştirmek. Sen kim oluyorsun da ÖSO'yu Kuvayı Milliye ile karıştırıyorsun?

Kaçak sarayda oturan tarih cahili bunları konuşurken, CHP'nin yetkilileri buna haddini bildiremiyor. Bana niye aday oldun diye soranlara soruyorum. Onun haddini bildirmek için aday oldum!

Özgürlük mücadelesi verenlere ne yazık ki artık örnek değiliz. Türkiye'nin görevi niteliksiz göçmenlerin toplandığı br tampon bölgedir. Çağdaş dünyadan zihinsel olarak kopmuştuk, artık fiziksel olarak da kopuyoruz. Kadınlarımıza kabul edilemez bir yaşam dayatılıyor. Çocuklarımıza dadanan sapıklar devlet yöneticileri tarafından korunuyor. Her gün yurtlarda cinsel istismar olayları görüyoruz. İktidar dün dost olduklarıyla bugün düşman oluyor. Mevcut konumlarını korumak için söyleyemeyecekleri yalan, yapamayacakları şey yok. Bugün AKP'nin sloganı "Ya iktidar, ya ölüm!"

Son 14 yıla baktığımızda enflasyona baktığımızda çift haneli rakamları görüyoruz. Dışarıdan canlı hayvan alıyoruz. Özgür olmayan ülke statüsündeyiz. Enerjide yüzde 76 dışa bağımlıyız. AKP döneminde benzinin fiyatı 3,5 kat arttı, dünyanın en pahalı benzini... Benzin istasyonları artık vergi dairesi görevi yapıyor. Eğitimde dökülüyoruz, çocuklarımız sınavlardayken bile sınav değişiyor. Bir fizik öğretmeni olarak bütün velileri buradan uyarıyorum: Çocukları Milli Eğitim Bakanlığı'ndan koruyunuz.

AKP döneminde yeni bir din yaratılmıştır. Haram serbest, çalmak serbest, ihaleye fesat serbest. Bir tek alkol ve baş örtüsünün dini var. Biz buna karşı çıkıyoruz. AKP döneminde hak ve güç arasındaki bağ koparılmıştır. Liyakatla makam arasındaki bağ koparılmıştır. Sorumluluk alma ile utanma arasındaki bağ koparılmıştır. Yeniden din ve vicdan arasındaki bağı kurmak için, insanlara yeniden utanma duygusunu getirmek için, aydınların topluma öncülük yaptığı, işin ehline verildiği bir toplum olmak için kazanmaya mecburuz, yenilenmeye, değişime mecburuz!

Ekonomimizin temelinde insan olmalı. Ekonomik büyümeyi insan yaşamı ile özdeşleştireceğiz. Dünyadaki değişimi kavrayacağız. Teknolojinin, bilginin hızla ilerlediği değişimin öncülüğü yapacağız. Hedefimiz insan yaşamını güçlendirmek. Sloganımız hala geçerli: "Ne ezilen ne ezen, insanca hakca bir düzen!"

Türkiye özgürlük istiyor, gençlerimiz, üniversitelerimiz, çalışanlarımız özgürlük istemektedir. Fikirlerin özgürce tartışılmadığı ülkede teknoloji olmaz. Demokrasiyi güvenlik güçleri ve yargıçlar koruyamaz. Demokrasinin tek güvencesi, medyası özgür olan, yargısı bağımsız olan, demokratik bir toplum korur ancak!

Demokratik bir toplum için laiklik vazgeçilmezdir. Laiklik tehlikededir. Özgür bireyler çağdaş, laik, bilimsel bir eğitimle yetiştirilebilir. Bir arada yaşama iradesinin güçlendiği bir toplum olacağız. 

CHP olarak asla kimlik siyasetine düşmeyeceğiz. Ezilen, mağdur olan kim varsa onun yanında olmalıyız. Malatya'da Alevilerin evine işaret konuluyorsa, Malatya'daki aleviye sahip çıkacağız. Hakkari'de Uludere'de 12 yaşındaki çocukların üzerine bombalar yağdırılıyorsa, 12 yaşındaki Kürt çocuklarına sahip çıkacağız. Gezi'nin direnen çocuklarına otelini açtı diye holding patronun ihalesi iptal ediliyorsa, holding patronuna sahip çıkacağız. Mor beyin tuzağına düşürülüp hapse atılan AKP milletvekiline, kendi arkadaşları sahip çıkmasa bile giden tek ziyaretçisi benim, haksızlığa uğradığında AKP milletvekilini de sahip çıkacağız. İnsan olduğu için, mazluma, mağdura, ezilene sahip çıkacağız. Protez bacağına haciz gelen gazimize sahip çıkacağız. İnsana sadece insan olduğu için değer veren bir politika izleyeceğiz.

Kürt sorununu evrensel değerlerle çözeceğiz. Hukukun üstünlüğü ilkesini toplumsal yaşamın her evresinde uygulayacağız.Biz bu toprakların insanıyız, Mustafa Kemal'in ortaya koyduğu kültürdür bizim geleceğimiz. Kökümüz Anadolu, yönümüz çağdaş uygarlıktır. Bir ağaç gibi Anadolu'ya sımsıkı bağlıyız ama aydınlığa doğru büyüyen bir ağaç gibiyiz.

Ben örgütümüzün doğruları bilmesini istiyorum. Enis Berberoğlu bugün hapiste, acaba bundan CHP'nin suçu var mı? Dokunulmazlıkların kaldırılması gündeme geldi. Ben hayır diyeceğim dedim, onlar evet dedi. Bugün olsa yine hayır veririm. Korkuları şuydu: HDP hayır diyor, bizi de aynı kefeye koyarlar. Koysun, Kürtler doğru söylüyor olamaz mı? Doğruyu kim söylerse onun yanında olacağız. O zamanlar yapmayın dedim, önce HDP'lileri hapse atarlar, sonra sıra CHP'ye gelir.

Gün gelir HDP, MHP doğru söyleyebilir, AKP bile doğru söyleyebilir, pek görmedik ama o bile olabilir. Bu MYK'nın hepsinin yenilenmesi lazım! Bu akşam genel başkan seçildiğimde o evet oyu veren MYK'nın hepsini sıfırlayacağım.

Sürekli kandırılan bir iktidar var. Onun yanında da sürekli kaybeden bir muhalefet var. Bizim hedefimiz 50+1. Hedefimiz Cumhurbaşkanlığı! Ben bugün neden adayım biliyor musunuz? Sandık görevlilerini seçim akşamı ağlatmamak için genel başkanlığa adayım. İlçe başkanlarım, il başkanlarım, sizi kaymakamların, valilerin karşısında düğme ilikletmemek için adayım. Sizi ezdirmeyeceğim. 

Bu akşam seçilirsem, 45 gün içinde olağanüstü tüzük kurultayını toplayacağız. İmza rezaletine son vereceğiz. Utanıyorum bu rezaletten. Toplu imza törenleri olmayacak. Bu partide itiraz kültürünü yerleştireceğiz. Kimseyi yuhlamayın. Bizim genel başkanımız hata yapar, ama haram yemez. Gidin haram yiyenleri yuhlayın!

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayını 1 milyon 200 bin üye seçecek. CHP özgür bir parti olacak. Peki sen aday olacak mısın Muharrem İnce? CHP'nin başkanı doğal cumhurbaşkanı adayıdır, kaçamaz, yok böyle bir şansı. Neden o koltuktasın o zaman? Sokaktan geçen herhangi birisi ben de adayım, ben de seçime girmek istiyorum derse, en az 50 kurultay delegesinin imzasıyla aday adayı olur. Sonra gelir 1 milyon 200 bin üyenin önüne. CHP'nin cumhurbaşkanlığı adayı böyle belirlenir.

Yapacağımız Olağanüstü Tüzük Kurultayı'nda bir önerim daha var size. 2 seçimde partiyi birinci parti yapamayan başkan istifa etsin, söz! Bunu tüzüğe yazacağız. Kılıçdaroğlu yapamadı, belki İnce de yapamayacak, ama önünü kapatalım. Bana da güvenmeyin, önünü kapayın, korkmayın tüzüğe yazın! 

Dünya siyasetine bakmadan, Türkiye'nin son 70 yılına bakmadan bugünkü kurultayı iyi değerlendiremeyiz. Yıl 1973 Ecevit ilk seçimine girer, 1. parti olur. 1983 Özal ilk seçiminde birinci olur. Fransa'da Macron ilk seçiminde oldu. Recep Tayyip Erdoğan ilk seçiminde oldu. Yani biri ilk seçiminde yaptı yaptı, yoksa bir daha olmuyor, yapamıyor, olmayacak! 8 kere denedin olmadı. Farklı bir şey yap farklı sonuç bekle. 

Kılıçdaroğlu'nun büyük yürüyüşünü her zaman yüreğimizde taşıyacağız. Biz sayın genel başkanı seviyoruz. Ama biz cumhuriyeti daha çok seviyoruz. CHP'nin değişime ihtiyacı var, CHP'nin yeni bir umuda ihtiyacı var. Onun sarayını başına yıkacak bir iradeye ihtiyacı var. Son söz delegenindir ama eksiktir. Asıl son söz milletindir! Millet sayın delegelere bir mesaj veriyorsa, onların da o mesajı sandığa yansıtması gerekir. Siz milletin istediğini yapmazsanız, millet de sizin istediğinizi yapmaz. 

Son 8 yılda 119 Genel Başkan yardımcı değişti. Ortaya bir iddia atıyoruz, Man Belgeleri diyoruz. Devamını getirmiyoruz, hedefe kitlenmiyoruz. Kaldı orada. Dünyanın takdir ettiği bir Adalet Yürüyüşü yapıyoruz, bırakıyoruz ortalıkta. Erdoğan diyor ki: "CHP'liler sıcak yatağında yatarken, çocuklarımız şehit oluyor." CHP'nin yöneticisi Ali Gümüş şehit oldu orada. Ama ortaya çıkıp da bunun hesabını sormuyoruz.

http://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/incehedefimizcumhurbaskanligih74089.html

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Şener’den Erdoğan ve ailesine sert sözler! Suudilere 2 milyon metrekare toprak satıldı! AKP'li Üsküdar Belediyesi, Nakkaştepe’deki İSPARK arazisini satışa çıkarttı! Kanal İstanbul’u iptal ettirecek rapor ‘sehven’ yazıldı deyip iptal ettiler