Gazeteci Barış Terkoğlu, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan yazısında yargıdaki rüşvet krizine değindi.
Terkoğlu, Dilan ve Engin Polat soruşturmasında gözaltına alınan C.N.G’nin annesine yapılan Bitcoin şantajı hakkında aynı davada sanık olarak bulunan Ahmet Gün’ün yazdığı dilekçeye yer vererek, “Dilan Polat dosyası şüphelisi Ahmet Gün hem Savcı G.K.’yı hem de onunla iş tutan polisleri rüşvetle suçlamış. İddiaya göre ‘Komser Ahmet’ denilen kişi de bu dilekçeden sonra görevden alınmış” ifadelerine yer verdi.
Terkoğlu yazısının devamında iş insanı M.A. ve savcı G.K. arasında geçen rüşvet konuşmalarına da yer verdi.
Terkoğlu’nun yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Önümde iki ayrı kritik belge var. Biri Savcı G.K.’yı açıkça rüşvetle suçluyor. Belgeden ilk kez Gazeteci Seyhan Avşar Halk TV’de bahsetti. Dilan Polat dosyasındaki sanıklardan Ahmet Gün, Savcı G.K.’dan ve soyadını bilmediği ‘Komser Ahmet’ten şikayetçi olmuştu. Dilekçeyi okuyorum, 3. Maddesi kritik: “Soruşturma dosyası kapsamında menfaat talebi”. Suç tarihi olarak ise 1 Kasım 2023 ve 16 Kasım 2023 yazıyor. Bu tarihlerin önemini şikayetçi şöyle belirtmiş: “Kızım C.N.G.’nin Emniyet’teki telefonu ile eşimin aranarak Bitcoin istenilme talebi”. (C. Nur Gün’ün de şikayetini 21 Aralık’ta Cumhuriyet’te haberleştirmiştim)
Dilekçede olayın devamı şöyle anlatılmış: “(…) Komser Ahmet’in tarafıma ‘savcı gönderdi’ diyerek taleplerinin nasıl jandarmadan gizlenmeye çalışıldığı, (…) Kamera kayıtlarının dosya içine alınarak Komser Ahmet hakkında ve onu peşimden gönderen Cumhuriyet Savcısı hakkında kamu davası açılmasını talep ederim.”
Yani Dilan Polat dosyası şüphelisi Ahmet Gün, hem Savcı G.K.’yı hem de onunla iş tutan polisleri rüşvetle suçlamış. İddiaya göre ‘Komser Ahmet’ denilen kişi de bu dilekçeden sonra görevden alınmış.
Gelelim ikinci belgeye…
İlk kez duyacağınız bu belge ise belli ki Savcı G.K. kaynaklı. Daha önce bahsettiğim soruşturmalardan birinde, işadamı M.A.’dan rüşvet almakla suçlanan Savcı G.K., işadamı M.A. dosyasındaki bazı WhatsApp konuşmalarını devletin ilgili birimlerine sunmuş. Bu konuşmalara dayanarak özetle “ben değil asıl onlar rüşvetçi” demiş.
O mesajlaşmaları açıp okudum. İçinden bazı cümleleri aktarayım: “Görüşeyim çözülür istenilen parayı versin yeter ki”, “Abi ne Fetösü ne başka bir şey çözemeyecekleri iş yok, sen biliyorsun, parayı yeter ki koysun”, “gönderdin mi emaneti kardeş”, “yukarısı bende sen parayı gönder yeter ki, her türlü bağlarım en tepeye ulaşırım gerekirse, hepsi aç”, “senin içişleriyle bağın var mı hala, çok sevdiğim T. Abi var Emniyet’in araç işlerini yapmak istiyorlar, S.’nin akrabası yapıyor demişler ama yapan da akraba filan değil yukardan bağlantı kurarsan alırsın diyorlar”, “sen getir, para ve kadın varsa sorun yok, direkt görüşüyorum ben S. ile, işlerimizi de bitirtiyoruz sen getir işi”, “500’e kadar bağlarım, mahkeme işi bende, bu paralara dosya çözülmez normalde, hele böyle dosyalar”, “halloldu, elden teslim ettim, 180 verdim, 170 de iş bitiminden sonra”, “Ben hallettireceğim, görüştüm Ş. Abi’yle de Ankara’yla da, parada anlaşırsak çözecekler”, “diğer işle alakalı S. ile görüştüm ben para transferini Perşembe günü yapacaklarmış 4.5 milyon."
KRT