Türkiye’deki tüm öğretmenler 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü sorunları eşliğinde kutlayacak. Aralarında birisi var ki o Öğretmenler Günü’nü buruk geçirecek. Yüksek lisans mezunu fizik öğretmeni Ramazan Gezer, yıllardır atama bekledi, baktı olmuyor atık kağıt toplamaya başladı. Gezer “24 Kasım’da birilerinin de Öğretmenler Günü’mü kutlamasını isterdim ancak ben resmi olarak öğretmen olmadığım, bir kağıtçı olduğum için kedimi buruk hissediyorum” diyor.
Yarın 24 Kasım Öğretmenler Günü. Öğretmenler koronavirüs pandemisinin de getirdiği sorunların eşliğinde bugünü kutlayacak. Ancak aralarından birisi var ki Ankara sokaklarında atık kağıt topluyor. Fizik öğretmeni olan Ramazan Gezer, 2003 yılında Malatya Üniversitesi’nden fizik bölümünden mezun oldu, yüksek lisansını da yaptı.
ANKA’nın sorularını yanıtlayan Gezer, defalarca KPSS’ye girdi, ancak bir türlü ataması yapılmadı. Gezer ev geçindirmek zorundaydı, baktı olacak gibi değil atık kağıt toplamaya başladı. Gezer şimdi 5 çocuk babası ve 14 yıldır Ankara sokaklarında topladığı atık kağıtlarla evini geçindiriyor.
Gezer daha önce dershanelerde de çalışmış, ancak sürdürememişti. Söylediğine göre ‘dershaneler öğretmenleri ezen bir sistem’. Gezer, “Bizi karın tokluğuna çalıştırıyorlardı, dikiş tutturamadık” diyor.
Üniversiteden mezun olmadan önce hayalleri olan Gezer, bu süreci şöyle anlatıyor:
“1997 senesinde üniversiteye girdim. O yıllarda insanlar atanmama gibi bir şansları yoktu. En azından sınıf öğretmenliği sertifikası alıp, direk öğretmen olabiliyordu. O şartlarla üniversiteye girdik. Üniversite ikinci sınıftayken yeni bir kanun çıkardılar, sınıf öğretmenliği sertifikası için sınıf öğretmenliği mezunu olma şartı koştular. Daha sonra bunu tezsiz yüksek lisans adı altında verdiler, eğitim süremizi 5,5 yıla çıkardılar. Bu eğitimi de tamamladık, KPSS’ye girdik. Başarılı da olduk ama atamamız yapılmadı.”
Gezer çocuklarının eğitimiyle de yakından ilgileniyor, örnek bir baba olmaya çalışıyor. Çocukları Gezer’e “Baba sen öğretmensin, neden öğretmenlik yapmıyorsun da kağıt topluyorsun” diye soruyor. Onun yanıtı ise “Taktiri ilahi”!
Gezer’in 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne ilişkin mesajı ise şöyle:
“İsmi üzerinden öğretmen, öğreten. Çoluk çocuğumuz eğitimiyle ilgilenen. Aile eğitimi yetmiyor sadece. Öğretmenler çok önemli ama ülkemizde öğretmenler gerekli değeri görmüyor. 24 Kasım’da birilerinin de Öğretmenler Günü’mü kutlamasını isterdim ancak ben resmi olarak öğretmen olmadığım, bir kağıtçı olduğum için kedimi buruk hissediyorum.”
http://www.krttv.com.tr/gundem/isteturkiyegercegih55013.html