Başı boş bırakıldığı için durmadan yükselen enflasyon, başta sabit gelirliler olmak üzere geniş halk kesimleri için adeta kabusa dönüştü. Enflasyon yeni zamları, yeni zamlar enflasyonu tetikledikçe halk her gün yeni zam dalgasıyla karşı karşıya kalıyor. Enflasyon dizginlenemediği için maaşlara yapılan zamlar anlamını yitiriyor. Kaşıkla verilen maaş zamları, enflasyon yoluyla, kepçeyle geri alınıyor.
ENFLASYONA 56 PUAN
Sözcü'de yer alan habere göre, sadece asgari ücrete yapılan yüzde 29.3'lük zammın enflasyonu 56 puan yükseleceği hesaplandı. Uzmanlar, maaşlara her ay zam yapılsa dahi enflasyon sarmalının dar ve sabit gelirliyi vuracağını, bu nedenle acilen enflasyonun dizginlenmesi gerektiğini söylediler. Türkiye 20042016 yıllarının neredeyse tamamını tek haneli enflasyonla geçirdi. O dönemde kimse TÜİK'in önünde eylem yapmadı. Ancak enflasyonla mücadele bırakılınca 2017'den itibaren çift haneli enflasyon yeniden hortladı, bugünse sabit gelirlilere hayatı zindan eden ve sürekli büyüyen canavara dönüştü.
YANGINA BENZİN DÖKMEK GİBİ
İktidar enflasyon yükseldikçe başta asgari ücret olmak üzere ücretlere ara zam yapıyor. Ancak enflasyonla etkili bir mücadele başlatılmadığı için her zam yangın üzerine dökülen benzin etkisi yapıyor. Birçok işletme ürünlerine asgari ücret zammının en az 10 puan üzerinde zam yapmak için gün sayıyor. Ücret zamları ve fiyat artışları enflasyonu körüklüyor, enflasyon yeni ücret zamlarını zorunlu hale getiriyor. Sonuçta enflasyon sarmalı yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin eden çarka dönüşüyor.