Home
24 Haziran 2019 ( 197 izlenme )
Reklamlar

Kendi mahallesinden AKP'ye ağır eleştiriler


Seçim sonuçlarının ardından yandaş medyada da ilk değerlendirmeler yapıldı. Yandaş medyada yer alan isimler, AKP'nin aldığı ağır yenilgiye karşı, çok ağır eleştirilerde bulundu. AKP'ye yakın yazarlar Ekrem İmamoğlu'nun ezici çoğunluğuyla biten İstanbul seçimlerini böyle değerlendirdi...



Milyonlarca İstanbul seçmeni bugün yine sandık başına giderek oyunu kullandı. 

Açılan sandıklara göre, seçimi rakibine yüz binlerce oy fark atan Ekrem İmamoğlu kazandı.

Seçim sonuçlarının ardından yandaş medyada da ilk değerlendirmeler yapıldı. Yandaş medyada yer alan isimler, AKP'nin aldığı ağır yenilgiye karşı, çok ağır eleştirilerde bulundu.

Işıkçılar tarikatının yayın organı Türkiye gazetesi yazarı kripto FETÖ’cü Cem Küçük, "Bu sonuç kabul edelim ki AK Parti için hezimettir" diye yazarken, AKP eski milletvekili Şamil Tayyar da, "Milletle inatlaşılmaması gerçeğini 17 yıl sonra biz de öğrendik" ve "Seçmen 31 Mart’ta küçük bir ayar verdi, hırpalamadan. Mesajı almadık. Almayınca, 23 Haziran’da Osmanlı şamarını indirdi” ifadelerini kullandı.

İktidara yakın isimlerden Cemil Barlas ise, "Herkese geçmiş olsun" notunu paylaştı.

Ankara Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Melih Gökçek, İmamoğlu'nu böyle tebrik etti: 

"Ekrem İmamoğlu seçimi kazandı... Tebrik ediyorum...

Melih Gökçek olarak her zaman şunu söylemişimdir... Halka rağmen siyaset yapılmaz... Madem ki millet böyle bir karar vermiştir, halka kulak verip siyasetimizdeki yanlışları görüp yolumuza devam etmeliyiz. Bir müsi̇bet bin nasihattan evladır..."

."

İşte yandaş medyadan bazı isimlerin paylaştığı o mesajlar:

KÖŞE YAZARLARINDAN AĞIR ELEŞTİRİLER

Abdurrahman Dilipak (Yeni Akit): Bu sonuçlar ne anlama geliyor? Gayet açık, değişim istiyor. Büyük bir güven kaybı var. Bu iş bu noktaya kadar uzatılmaması gerekiyordu. Bu süreç yanlış yönetildi. Değişime direnenler, AK Parti’nin imajına zarar veren herkesten bunun hesabı sorulmalı. Daha ilk günden söylemiştim, AK Parti böyle giderse geldiği gibi gider. Belediyelerle geldi, belediyelerle gider. AK Parti son kavşakta. Bu konuyu daha konuşacağız. AK Parti bu uyarılara artık kulak vermeli ve bu sesleri kısanlar partiden uzaklaştırılmalı.

Aydın Ünal: Yoo! Erken de değil, susma zamanı da değil artık. 31 Mart’ta hezimet yaşattılar, Gereksiz yere seçim tekrarı yaptırdılar, Kötü kampanyayla tekrar hezimete yol açtılar. Boğaz’a nazır yalılarında PELİKAN baronları “nasıl da kemirdik” diye kadeh tokuşturuyor olmalı şu an!

Ali Karahasanoğlu (Yeni Akit): Akacak kan, damarda durmazmış.. CHP kazandı.. Üzüldük..Ama biz, “Olanda hayır vardır” deriz.. “Hayır gibi gördüklerimizde şer, şer gibi gördüklerimizde hayır vardır”inancındayız.. Ama tarihe not düşelim.. Bu seçim öncesinde “Ekrem İmamoğlu lehine yazılar döktüren bizim mahallemizdekiler”in hepsini bir kenara yazdık.. CHP adayına destek verenlerin hepsini kaydettik. Her olumsuz icraatta.. Hatırlatacağız: “Vebali sizin boynunuza..”

Abdulkadir Selvi: 31 Mart seçimlerinin iptali Ekrem İmamoğlu’nu mağdur konumuna düşürdü. Halkımız bir kez daha mağdurun yanında yer aldı. Erdoğan’ın bir şiir okuduğu için İstanbul Belediye Başkanlığı’ndan alınıp hapse atılmasını kabullenemeyen Türk halkı, “Muhtar bile olamaz” denilen Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yaptı. Mağduriyet rüzgârı bu kez Ekrem İmamoğlu’ndan yana esti. 23 Haziran’da ilçe belediye başkanlığı seçimleri de yenilenseydi sonuçlara göre AK Parti elindeki 12 ilçe belediye başkanlığını da kaybediyordu.

Ahmet Hakan: Seçimin yenilenmesinin haklı ve makul gerekçeleri var” konusunda halkı ikna edemediler. Çok az bir farkla kazanmış olan Ekrem İmamoğlu’na koskocaman bir “mağdur” sıfatı armağan ederek büyük farkla kazanmasına katkı sundular. 31 Mart’ta sandığa gitmeyen seçmenlerinin, “İstanbul’u kaybedemeyiz” diyerek kendilerine oy yağdıracağını zannettiler. Saadet Partisi’yle gereksiz bir “cami polemiği” yaparak Saadet seçmenini kendilerinden uzaklaştırdılar. Son anda Abdullah Öcalan kartına oynayarak... HDP ve Kandil konusundaki sert tutumlarıyla çelişkiye düştüler. Durup dururken... “İmamoğlu kazansa bile görevden alınır” tezini ileri sürerek... En büyük hatayı yaptılar.

Mehmet Barlas: Hepimizin ortak beklentisi bu son seçimle birlikte kamplaşmanın ve nefret noktasına varan farklılıkların son bulmaları değil mi? 
Demokrasiyi kararlılıkla yaşatmaya azmetmiş bir toplum olarak, dünkü yerel seçim sonrasında sayı ile kendimize gelmeliyiz.

Nihal Bengisu Karaca: İmamoğlu’nun darbeci Abdülfettah Sisi ile özdeşleştirilmesi hakaret değil miydi?

Yıldıray Oğur(Karar): Ama hayır bu sonuçla Mekke kaybetmedi, Kudüs ya da Gazze de kaybetmedi, son hafta kampanyaya malzeme yapılan Mursi ya da 15 Temmuz şehitleri de kaybetmediler. Ve hayır Telaviv, Atina, Brüksel, Washington, Pensilvanya, Kandil veya Sisi de kazanmadı. Ama bütün bu hamaseti, 24 Haziran günü yüz yüze bakılacağını düşünmeden siyaseten kullananlar fena halde kaybetti. Bir belediye başkanlığı seçimi için dinin bütün değerlerini ortaya sürenler, halkın yarısını neredeyse tekfir edenler, seçim için fıkıhtan fetva uyduranlar, işin ucunu “bunlara oy vermek haramdır”a getirenler de kesin kaybetti. Ümmet, dava, “ama CHP” diyerek açık bir hak gaspını görmezden gelenlerin “dava”ları kaybetti.

http://www.krttv.com.tr/gundem/kendimahallesindenakpyeagirelestirilerh6401.html

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

ABD'den sonra Avrupa... Türkiye'ye yaptırım hazırlığı Kanal İstanbul protokolüne açılan iptal davası reddedildi! Rus ordusu Çernihiv'de ekmek sırası bekleyen sivilleri vurdu, 10 ölü! Sahte belgeli doktor ve psikologdan sonra Sahte Kur'an kursu hocası gündeme damga vurdu.