Home
01 Mart 2023 ( 12 izlenme )
Reklamlar

Kızılay'ın kan da sattığı ortaya çıktı!


Deprem sonrası ücretsiz dağıtması gereken çadırları parayla verdiği ortaya çıkan Kızılay'ın hastanelere ihaleyle kan sattığı ortaya çıktı. Kızılay kan satıldığı iddiasıyla ilgili açıklamada bulundu.


Şimdiye dek 45 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiği, 11 ilde yol açtığı yıkımla doğrudan 13.5 milyon insanı etkileyen depremler sonrası ücretsiz dağıtması gereken çadırları Ahbap Derneği başta olmak üzere çeşitli kuruluşlara parayla sattığı ortaya çıkan Kızılay'la ilgili yeni bir gelişme yaşandı. 

Cumhuriyet'ten Bora Erdin'in aktardığına göre devlet hastanelerinin ihale açarak Kızılay'dan kan aldığı ortaya çıktı.

5624 sayılı Kan ve Kan Ürünleri Kanunu ile kan satışı kesinlikle mümkün değil. Ancak devlet hastaneleri ihtiyaç duydukları kanlar için 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında ihale açarak Türkiye Kızılay Derneği'nden kan alıyor.

Buna göre 'mal alımı' kapsamında ihale kanunun 22b maddesi yani doğrudan temin yöntemi ile Kızılay’dan kan ve kan ürünleri temin ediliyor. 

'KAN İÇİN BAŞKA BİR BAŞLIK AÇILIP BAMBAŞKA BİR KONUMA GETİRİLMESİ MÜMKÜN'

Haberde, Kızılay Kan Hizmetleri Genel Müdürü Saim Kerman'ın "Devlet hastaneleri ihale açarak kan alıyor mu?" sorusuna verdiği yanıt da yer aldı: 

"Bunun adının şu veya bu olması Kızılay’ın sorunu değil. Hastaneler birer işletme olarak, bunlar sonuçta birer işletmedir. Birincisi muhasebe yönetime sahipler. İkincisi kamu hastaneleri devlet adına yaptıkları işlerde devletin alım usullerinin içinde kalırlar. Kan için başka bir başlık açılıp İhale Kanunu maddesinde sayılanlardan bambaşka konuma getirilmesi mümkündür. Buna devletimiz karar verebilir. Kızılay da onlar ne derse onu yapar."

Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi 'Hastanemiz laboratuvarında kullanılmak üzere kan ve kan ürünleri alımı' başlığı ile 31 Ocak 2023’te doğrudan temin için ihaleye çıktı. İhale dosyasında sektör olarak '331415108: Kan Ürünleri' bilgisi yer aldı. Kayıtlarda Kızılay’ın hastaneye 110 bin 43 lira 73 kuruş bedelle kan ve kan ürünleri sattığı bilgisi ise 21 Şubat’ta yayımlandı.

Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği de aynı yöntemle kan ve kan ürünleri alımı için ihaleye çıktı. Doğrudan temin numarası '23DT160346' olan bu alımın bedeli ise 433 bin 570 lira 76 kuruş oldu. Kastamonu Devlet Hastanesi, bu ihalenin konusunu ise '31.01.2022 tarihli Kızılay faturası' olarak açmıştı.

Kayseri, Denizli, Ankara, Bilecik, Şırnak, Kastamonu ve İstanbul’da bulunan devlet hastaneleri de ihale ile Kızılay’dan kan aldı. 

KAN ALAN O DEVLET HASTANELERİ

Denizli Buldan Göğüs Hastalıkları Hastanesi (İhale Bedeli: 4 bin 31 TL)

Kastamonu Devlet Hastanesi (İhale Bedeli: 433 bin 570 TL)

Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi (İhale Bedeli: 110 bin 43 TL)

Kastamonu Devlet Hastanesi (İhale Bedeli: 450 bin 38 TL)

Cizre Dr. Selahattin Cizrelioğlu Devlet Hastanesi (İhale Bedeli: 103 bin 489 TL)

Buldan Göğüs Hastalıkları Hastanesi (İhale Bedeli: 4 bin 424 TL) 

Maltepe Devlet Hastanesi (İhale Bedeli: 630 TL)

KIZILAY'DAN AÇIKLAMA

Devlet hastanelerinin kan ve kan ürünlerini Kızılay’dan ihaleyle aldığı ve kan ürünlerinin satıldığı iddialarına ilişkin Kızılay’dan açıklama geldi. Açıklamada, “Kızılay’ın topladığı kan bağışlarını hastanelere sattığı gibi bir yaklaşım sadece ve sadece iftiradan ve kötülükten ibarettir. Bu yöndeki haberlerin gönüllü kan bağışlarını düşürebileceğini bile bile atılan bu iftirayı Kızılay karşılıksız bırakmayacaktır.” denildi.

Kan bankacılığının Sağlık Bakanlığı’nın belirlediği usul ve esaslara göre yürütüldüğünün belirtildiği açıklamada, hastaneler, talep ettikleri her kan veya kan bileşeni için SUT’ta belirlenen tedarik süreci maliyeti(çalışanlar, laboratuvar, kan torbaları, soğuk zincir,  vs) ay sonunda Kızılay’a ödemekte, ardından ise bu ödemeye kendi giderlerini de ekleyerek SGK’ya fatura etmektedir. Dolayısıyla tüm sürecin maliyetini devletimiz karşılamaktadır. Haberlerde sözü edilen faturalandırma yöntemleri tamamen hastanelerin tüzel kişiliklerinin özelliklerinden ve hizmet alım esaslarının ayrıntılarından oluşmaktadır” ifadelerine yer verildi.

"PARASAL İLİŞKİLERE SON VERİLMİŞTİR"

Konuya ilişkin açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:

“Geçmiş yıllarda hastane önlerinde yaşanan kötü örneklerin ardından, Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde, 2005 yılında Güvenli Kan Temini Projesi hayata geçirilmiştir. Bu proje ile o tarihten itibaren vatandaş ile kan bankaları arasındaki tüm parasal ilişkiye son verilmiş, kan ve kan ürünlerinin temini görevi Kızılay’a verilmiş, bu süreçle ilgili tüm operasyonel maliyet ise Sosyal Güvenlik Kurumu üzerine bırakılmıştır.

Bu alanda Avrupa mevzuatıyla uyumlanan Kanun ise 11 Nisan 2007 tarihinde 5624 sayısı ile kabul edilmiştir. Hükümet, kan ve kan bileşenlerinin maliyetlerini yayımladığı Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) ilan etmektedir. Kızılay, 4 bine yakın personel, 830’dan fazla araç ve 300’den fazla noktada aldığı kanları laboratuvarlarda testlere tabii tutmakta, testi geçen kanları özel torbalarına koymakta ve kendisinden talep eden hastanelere soğuk zincire riayet ederek ulaştırmaktadır.

“Tüm kamuoyu ve özellikle medya mensuplarının bunu bilmesine rağmen, Kızılay’ın topladığı kan bağışlarını hastanelere sattığı gibi bir yaklaşım sadece ve sadece iftiradan ve kötülükten ibarettir. Bu yöndeki haberlerin gönüllü kan bağışlarını düşürebileceğini bile bile atılan bu iftirayı Kızılay karşılıksız bırakmayacaktır. Bazı hastanelerin belirlenen SUT fiyatlarının üzerinde faturalar kestiği ve yine özel hastanelerin “bunu Kızılay’a aktarıyoruz” diyerek hastalardan farklı ücretler aldığı duyumunu aldığımız her durumda Sağlık Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunulmaktadır.”

Yargı yoluna gidileceğinin belirtildiği açıklamada, “Kızılay zaman zaman vatandaşlara da böyle bir durumla karşılaştıklarında şikayette bulunmalarını hatırlatan duyurular yapmaktadır. Gerçeklik bu olduğu halde, bunun tersini düşündürecek yayınlar çok açıkça ifade etmek gerekirse ahlaksızcadır. Sadece basın ahlak ilkelerine aykırı değil, evrensel ahlak ilkelerine de aykırıdır. Kızılay tüm bu iftiraların hesabını yargı önünde soracaktır” denildi.

KEREM KINIK DA AÇIKLAMA YAPILMIŞTI

Kızılay Başkanı Kerem Kınık, 'kan ticareti' yapıldığı iddilarının ilk ortaya atıldığı 27 Şubat'ta, ''Bu Ulusal Kan Güvenliğini tehlikeye atacak sorumsuz ve temelsiz bir itham. Lütfen hemen tashih edin ve sorumlu bir gazeteci gibi davranın. Kan ticarete konu edilemez. Kan Bankacılığının maliyetini SGK Kızılay'a ödenmek üzere ilgili hastaneye öder.'' açıklamasını yapmıştı.

KRT

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

5 kat fazla bedelle koltuk ısıtmalı, konfor paketli ihale! 'Şehir hastaneleri için ayrılan paraya 400 tane hastane yapılırdı' Yabancılara konut satışı 6 ayda 12 bin! Özgür Özel, Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş'in bayramını kutladı