Üsküdar Üniversitesi Rektörü ve psikiyatrist Nevzat Tarhan, geçtiğimiz gün kansere karşı verdiği mücadeleyle tanınan Neslican Tay’ın ölümü hakkında, “Neslican kızımız seküler dünyasallaşma rüzgarına kapılmasaydı, dinlerin teselli gücünden faydalansaydı hastalığı düşman gibi görmezdi!” ifadeleri sosyal medya kullanıcıları tarafından tepki görmüştü.
Tarhan açıklamasına gelen tepkiler üzerine bir mesaj daha paylaştı. “Ölüm bilinci herkese lazım. Ancak önyargılara dokunmuşum” diyen Tarhan, tekrar tepki topladı. Sosyal medya kullanıcıları, “Konuştukça batıyorsun. Keşke özür dileseydin. Ölüm bilinci ve önyargı demişsin” mesajları atarak, Tarhan’a tepki gösterdi.
"İMAMDAN BOZMA PSİKİYATRİST"
Sosyal medya kullanıcıları ise, rektör Nevzat Tarhan'ın paylaşımının altına yüzlerce yorum yazarak, tepkilerini dile getirdi.
Radyo programcısı Zeki Kayahan Coşkun, "Seküler dünyanın rüzgarına kapılmak he mi? Makam odanızdaki dev televizyon hangi dünyanın? Ya deri koltuklar? Pahalı halı döşeme? Kahve fincanlarınız niye ucuzundan değil? Masanızın üstündeki abartılı aydınlatma hangi dünyadan?Atla mı geliyorsunuz okula, lüks makam aracıyla mı?" derken, Gazeteci Ünsal Ünlü ise, "Hayatım boyunca duyduğum en saçma yorum! Dindar olunca kanser daha mı az etkiliyor? Misal "Dindarlar arasında kanserden ölüm azlığı" gibi bir istatistik var mı? Sizin başında olduğunuz üniversitenin öğrencileri adına da, o üniversiteye çocuğunu yollayan insanlar adına da üzüldüm" diyerek rektöre tepki gösterdi.
YALANINI İFŞA ETTİ
CHP'li Çetin Çapan Twitter hesabından, "Karısını dövdüğü için ordudan atılan ama “28 Şubat mağduruyum” ayağına yatan bir kolpacının verdiği akla mı yanalım, merdiven altı üniversitede rektör olmasına mı?
Çocuklarınızı bu kolpacının medresesinden uzak tutun!" diyerek Tarhan'ın yalanını ortaya çıkardı.
Prof. Dr. Cem Say da, söz konusu paylaşıma, "Hastalık düşmandır, bilimin görevi onu yok etmektir, ama kime ne anlatıyorum" diye yazdı.
Sosyal medya kullanıcıları ise, Tarhan'ın paylaşımına; "Nasıl bir psikiyatristsiniz", “İmamdan bozma pisikiyatrist”, “Öldürülmekten korktuğu için koruma ordularıyla gezen 70 yaşında politikacılara da var mı bu ulvi laflarından?”, “Nevzat sana ötenazi uygulayalım, ölüm bilincin var nasıl olsa”, “Ölüyü bari rahat bırak, nezaketsiz Nevzat”, “Bence bir psikiyatriye görünseniz iyi olur hocam, durumunuz iyi değil” şeklinde yorumlar yaptı.
İşte o yorumlardan bazıları:
Ancak, Neslican Tay mesajı, Nevzat Tarhan’ın ilk skandalı değildi…
Nevzat Tarhan’ın arşivi açoldı, pislikleri saçıldı.
DEFNE JOY FOSTER’IN ÖLÜMÜNÜN ARDINDAN…
Dizi oyuncusu, sunucu ve eski DJ Defne Joy Foster, 2 Şubat 2011’de Ahmet Altan'ın oğlu Kerem Altan'ın Caddebostan’daki evinde ölü bulunmuştu.
Astım hastası olduğu bilinen Defne Joy Foster’ın rahatsızlanmasının ardından Kerem Altan’ın “ambulans çağırmadığı” iddiası gündeme gelmiş ancak, daha sonra takipsizlik kararı verilmişti.
Yaşananların ardından Nevzat Tarhan, 7 Şubat 2011’de Haber 7’de kaleme aldığı yazısında, Foster’ın ölümünde “suçu” Tanzimat’a, Cumhuriyet’e ve Atatürk devrimlerine atmıştı:
“Türkiye’de sistem Halk Evleri’nin öncülüğünde bir yaşam öğretisi sundu. Evli ve 18 aylık çocuğu olan alkollü kadının başka bir erkeğin evinde kalmasını doğallaştıran anlayış sorgulanmayacak mı?
Modern yaşam tartışmaları Tanzimat’la birlikte bu toplumun hep gündeminde oldu.
Türkiye’de sistem Halk Evleri’nin öncülüğünde bir yaşam öğretisi sundu. (...)
Resmi ideoloji öğretisinde ‘Rol kalıp’ olarak, kadın çağdaşlık adına modern giyimli, tercihan çalışır, balolara katılır, kocasıyla dans eder, bir yudum içkisini içer, zaman zaman frikik de verir ama çocuklarının annesi sadık bir eş olarak kalır. Erkek çalışır çocuklarının eğitimine önem verir, zaman zaman sadakatsiz yapar, fakat bunu ‘Erkeğin elinin kiri’ olarak görür, içkisiz eğlenemez, eşinin sadakatsizliğine ise kesinlikle tahammül edemez.
Bu anlayış şaman kültür ve pagan kültürden kalan ‘Evlilik baba evinden koca evine geçiştir’ anlayışının modern versiyonudur. Cumhuriyetin kadına değer vermesi bunun için sadece şekilde kalmıştır.
Kadının söz hakkının sınırlı olduğu çifte standardın dikkat çektiği bir anlayış son yaşanan olayda da gözüktü.”
FETÖ İLE İLİŞKİLERİ
Nevzat Tarhan, 2012 yılında FETÖ’nün Ergenekon kumpası davasında tanık olarak dinlenmişti. “Ergenekon Örgütü”nün varlığını uzun süre savunan Tarhan, FETÖ’nün düzenlediği Türkçe Olimpiyatları’na da destek vermişti. YAŞ kararlarıyla ve genellikle irticai nedenlerle ordudan ilişiği kesilenlerin kurduğu bir dernek olan ASDER’in başkanlığını da yapmıştı.
Nevzat Tarhan, 1969 yılında Kuleli Askeri lisesini bitirmişti. GATA stajı, Kıbrıs ve Bursa kıta hizmetinden sonra 1982 yılında GATA’da Psikiyatri uzmanı olmuştu. Erzincan ve Çorlu’da hastane hekimliği sonunda 1993’te Albaylığa terfi etmişti. Tarhan 1996’da ise TSK’dan ayrılmıştı.
Nevzat Tarhan “Solculuğun ve eşcinselliğin bir hastalık” olduğu tezini savunmasıyla da çok tartışılmıştı.
EŞİ DE KANSERE YENİK DÜŞMÜŞTÜ
Nevzat Tarhan’ın eşi Nermin Tarhan 2009 yılında Kanser hastalığına yenik düşerek hayata gözlerini yummuştu.
Nevzat Tarhan, 2014 yılında FETÖ’nün kapatılan yayın organı Zaman gazetesine verdiği röportajda ise dikkat çeken şu ifadeleri kullanmıştı:
“Eşim yaşıyorken bana, ‘Âşık mısınız?’ diye sorulsa, seviyorum ama pek o popüler aşk tanımı içerisinde aşk var diyemezdim. Gerçekten kaybettiğim zaman anladım. Âşıkmışım ama farkında değilmişim. Yaşadığımız güzel günler, paylaşımlarınız aklınıza geldiği zaman, bunun aşk olduğunu görüyorsunuz.”
http://www.krttv.com.tr/gundem/nevzattarhandanikinciskandalpaylasimh14521.html