Savcılık, Türkiye'de 17 Aralık operasyonunu yapan ekipte olduğunu söyleyen, Türkiye'deki savcılık ve bilirkişilikten operasyona ait belgeleri alarak, ülkeden kaçtığını söyleyen eski komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz'ın sorgulamasını yaptı.
Savcılığın Korkmaz'a Reza Zarrab ile eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın, Çağlayan'ın uçağında olan özel görüşme dahil, pek çok konuyu sorması dikkat çekti. Ancak, bizzat o görüşmede hazır bulunan, ardından da ABD'de “itirafçı” olan Reza Zarrab'a Savcılık 7 gün boyunca süren sorgusunda, o uçak yolculuğunda ne konuşulduğunu hiç sormamıştı.
Savcılık– Sizin 17 Aralık'ta yürüttüğünüz soruşturmaya göre, Temmuz2013'ten sonra tekrar altın ticaretine başlandı mı?
Korkmaz– Evet
(Savcılık,
12 Eylül 2013 tarihli Süleyman Aslan ile Reza Zarrab arasındaki Viber
konuşmasını delil olarak sundu. Mesajlaşmadaki Aslan'ın Zarrab'a
“İhracat isteniyor Rıza Bey biraz da para girsin, kaynak oluşsun
deniyor. Bir araya gelip konuşmamız lazım” ifadesi işaretlenip, bunun
üzerinden Korkmaz'a soru soruldu)
Savcılık– Yaptığınız soruşturma uyarınca, Süleyman Aslan'ın ‘ihracat isteniyor” demesinden ne anlıyorsunuz?
Korkmaz– Altın ticaretinin yeniden başlanmasından bahsediliyor
(Savcılık
aynı Viber görüşmesindeki yine Aslan'ın Zarrab'a yazdığı “Sorun yok,
gayet iyi geçti. ZC Bey ile beraber görüştük. Sizinle bir araya gelmemiz
lazım. Ne zaman dönüyorsunuz?” ifadesi Korkmaz'a gösterilerek, soru
soruldu)
Savcılık– Burada ZC kimi işaret ediyor?
Korkmaz– Ekonomi Bakanı olan Zafer Çağlayan'ı.
Savcılık– Yaptığınız soruşturma uyarınca burada bir toplantıdan bahsedildiğini mi anlıyorsunuz?
Korkmaz– Evet
Savcılık– Yaptığınız soruşturma uyarınca vardığınız sonuçlara göre, bu toplantıda kimler vardı?
Korkmaz– Zafer Çağlayan, Süleyman Aslan ve Başbakan.
Savcılık– Soruşturmanız uyarınca başka bir görüşme daha var mıydı?
Korkmaz– Evet. Zarrab ile Zafer Çağlayan arasında da bir görüşme yaşandı
Savcılık– Bu görüşme nerede yaşandı?
Korkmaz– Zarrab'ın uçağında.
Savcılık– Uçaktaki bu görüşmenin içeriğini kaydetmiş miydiniz?
Korkmaz– Hayır
Savcılık– Soruşturmanız uyarınca, uçaktaki bu görüşmenin ardından herhangi bir ödeme yapıldığını belirleyebildiniz mi?
Korkmaz– TÜRGEV'e 2 milyon ve 1 milyonluk ödemeler yapıldı.
(Savcılık
bu aşamada, Zarrab'ın çalışanlarından olan Murat Öziş'in elinde siyah
bir çantayla TÜRGEV’in bulunduğu binanın dış kapısında çekilmiş bir
fotoğrafı kanıt olarak sundu)
(Savcılık 12 Eylül 2013 Süleyman
Aslan Zarrab Viber mesajını kanıt olarak sundu. Mesajlaşmada, “İran
bağlantılı olarak, olmaz ama dedim, merak etmeyin bir yol buluruz dedim.
O da bulursan yap dedi” ifadesi Korkmaz'a gösterildi)
Savcılık– Aslan Bey bu toplantıda ne talep edilmesini istediğini söylüyor?
Korkmaz– Altın ticareti talep edildiğini söylüyor.
(Savcılık
16 Eylül tarihli ZarrabAslan telefon görüşmesini delil olarak ortaya
koyuyor. Burada geçen, Cargill ve Bunge adlı firmalara ilişkin bölümler
Korkmaz'a soruluyor)
Savcılık– Burada gördüğünüz ifadelerden ne anlıyorsunuz?
Korkmaz– Zarrab'ın sahte gıda ticareti uygulaması yapılırken, bazı uluslararası firmaların da aynı yöntemi uyguladıkları anlaşılıyor.
Hakim Berman (araya giriyor) Bu ifadenizi daha açık kelimelerle tekrar anlatır mısınız?
Korkmaz–
Halkbank'ta sadece bu konuda ticaret yapan müşteri Rıza Sarraf değildi.
Bu fon, diğer tüccarlar tarafından da kendi yaptıkları transit ticaret
sırasında kullanılan bir fondu. Bu anlaşılıyor.
Savcılık– Burada adı geçen firmaları biliyor musunuz?
Korkmaz– Açık kaynaklardan büyük firmalar olduğunu öğrenmiştim. Ancak onlar konusunda herhangi bir soruşturma yapmadım.
http://www.sozcu.com.tr/2017/dunya/newyorkdavasindabirgaripsorgu2131039/