Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Sevda Ketenci, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öğretmen atamalarıyla ilgili "Öğretmen atamaları fazla uzamayacak yakında bir miktar atama yapacağız. Ancak şimdi rakam vermek doğru olmaz Milli Eğitim Bakanımız konuyu çalışıyor" şeklindeki sözlerine tepki gösterdi. Atanmayan öğretmenler de yaşadıkları sıkıntıları anlattı.
İktidarın öğretmen yetiştirme konusunda sınıfta kaldığını ifade Ketenci, ücretli öğretmenliği 'devletin kendi eli ile taşeron işçi çalıştırması' olarak niteledi. Ketenci, şunları söyledi:
"200 BİN AÇIK VAR"
Çalışma Bakanlığı verilerine göre 200 bin öğretmen açığı olduğunu bildiğimiz Milli Eğitim'de aslında seçim yatırımı olarak bundan önce gözlemlediğimiz hükümetin 1020 bin öğretmen alıyoruz diyerek bu ülkede öğretmenlik mezunu yani uzmanlık mezunu genç arkadaşlarımızın bu onurlu görevi yapmak için hükümetin seçim yatırımlarına ihtiyaç duyduğunu gözlemliyoruz.
Sevda Ketenci
200 bin açığı kapatmak adına hükümetin seçim yatırımı olarak değil bu açığın tamamını güvenceli istihdam modeliyle kadrolu öğretmen ataması yaparak kapatması gerektiğini düşünüyoruz. Bu açığın 110 bin civarındaki kısmını Milli Eğitim Bakanlığı ücretli öğretmenlerle kapatmaya çalışıyor. Bugün ücretli öğretmenlik devletin kendi eliyle taşeron işçi çalıştırmasıdır. Doğru bir istihdamla güvenceli istihdamla kadrolu öğretmen alımı yapılmasını söylüyoruz ve söylemeye de devam edeceğiz.
Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümet atanamayan değil, atanmayan öğretmen başlığı altında aslında taşeron işçi çalıştırdığı gibi bir de doğru istihdam alanı yaratmayarak kamu kaynaklarını da zarara uğratmaktadır. Bu şekilde atanmayan öğretmen bir işsiz ordusu oluşmuş ve bu mesleği yapmak için mezun olan genç arkadaşlarımız marketlerde asgari ücretle çalışmak zorunda bırakılmışlardır.
ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK ÇAĞRISI
Ataması yapılmayan öğretmenler adına güvenceli istihdam ve tüm öğretmen açığının kapatılması çağrısında bulunan Ketenci, "Öğretmenlik mesleğinin seçim yatırımı olarak kullanılmasına göz yummayacağız. Güvenceli istihdam ve derhal tüm açığın kapatılması yoluyla öğretmen atamalarının yapılmasını istiyoruz. Ücretli öğretmenlik adı altında öğretmenlerin asgari ücret altındaki ücretlere maruz bırakılmasını ve ücretli öğretmenlik kavramının derhal Milli Eğitim lügatından kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi.
Ataması yapılmayan öğretmen Halil İbrahim Kaya ise 2023 yılında Kamu Personel Seçme Sınavı'na (KPSS) girdiğini, 25 Ağustos tarihinde sınavın sonuçlarının açıklanmasına rağmen şu ana kadar Milli Eğitim Bakanlığı'ndan öğretmen alımına dair herhangi bir açıklama yapılmadığını belirtti.
Halil İbrahim Kaya
AT YETİŞTİRİCİLİĞİ MEZUNLARI ÖĞRETMENLİK YAPIYOR
Herhangi bir formasyon eğitimi olmamasına rağmen 2 yıllık bölümlerden mezun kişilerin ücretli öğretmen olarak da çalıştırıldığını belirten Kaya, şunları söyledi:
Sayın Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin bir programda verdiği röportajda '68 bin öğretmen açığımız var ve bunu şubat ayına yetiştirmemiz gerekiyor. Şubat ayı başında öğretmenlerimiz okullarında olacaklar' dedi. Ancak nisan ayının ortasında olmamıza rağmen hala herhangi bir açıklama yapılmadı. Cumhurbaşkanımızın 2023 genel seçimleri öncesinde vermiş olduğu bir söz var. 'Kamuda mülakatı kaldıracağız' söylemi. Ardından bakanımız 'Mülakat gibi mülakat yapacağız' diyerek 45 dakikalık bir mülakat istediğini söyledi. 'Burada öğretmenimi ben görmek istiyorum' dedi.
Ancak bir taraftan yeni alacağı öğretmenleri bir mülakat yapmak isterken öbür tarafta 100 bine yakın ücretli öğretmenler var. Milli Eğitim Bakanlığı'nda çalıştırılıyorlar ve bu ücretli öğretmenlerin çoğunun da herhangi bir eğitim formasyonu belgesi yok. At yetiştiriciliği bölümünden iki senelik iktisat, ekonomi, muhasebe bölümlerinden mezun olan arkadaşlar gayet rahat bir şekilde Milli Eğitim Bakanlığı'nda sınıflarda derslere girebiliyorlar. Biz bu okulu okumamıza rağmen bu sertifikayı, bu diplomayı almamıza rağmen 9 ay beklerken neden 100 bin ücretli öğretmen çalıştırılıyor?
PUANLARIN GEÇERLİLİĞİ BİTİYOR
Milli Eğitim Bakanı önümüzdeki kabinede açıklanacak demesinden beri 8 tane kabine geçti ve hala öğretmen atamasına dair herhangi bir açıklama maalesef yok. Kaldı ki aldığımız puanların geçerliliği bir sene. Bu bir sene sonrasında puanların herhangi bir hükmü kalmıyor ve diğer 2024 KPSS sınavına da 3 aydan az bir vakit kaldı. Şimdi öğretmenler yaklaşık 22 tane derse çalışmak durumunda kalıyor. Öğretmenler 3 ayda hangi dersi yetiştirsin? Hangi sınava çalışsın? Hangi konuyu bitirmeye çalışsın?
Biz gerçekten 9 aydır çok yorulduk, psikolojik olarak çok yıprandık. Ben ve öğretmen arkadaşlarımın en büyük hayali şu an. Mülakatsız, yüksek bir atamanın yapılması. Mülalakatsız 68 bin atama bekliyoruz.
"'BİR MİKTAR' KALBİMİZİ KIRIYOR"
Ataması yapılmayan öğretmenler olarak hükümetten taleplerinin mülakatsız 68 bin öğretmen atamasının yapılması olduğunu söyleyen Kaya, Erdoğan'ın 'Bir miktar öğretmen atayacağız' açıklamasına ilişkin “Sınava giren 600 bine yakın öğretmen varken bir miktar bir söylemi gerçekten öğretmenlerimizin kalbini kırıyor. Çok komik bir rakam bu. Yani ben bu sayıları telaffuz dahi etmek istemiyorum. Çünkü 600 bin kişinin girdiği bir sınavda en az yüzde 10'u bile atayacak olursanız ki bu 60 bine denk geliyor. Biz öğretmenler camiası olarak 68 binden aşağı herhangi bir mülakatsız bir atamayı kabul etmiyoruz” dedi.
Özgür Gerçek
"ÜMİDİM KALMADI"
Bir diğer ataması yapılmayan öğretmen Özgür Gerçek ise mezun olduğu 2019 yılında ve 2022 yılında 2 defa KPSS'ye girdiğini ve atanmadığını belirterek ümidinin kalmadığını söyledi:
İlk yıl olmayınca zaten ümidinizi bayağı bir kaybediyorsunuz. Sonra ben mesela yıllarca girmedim sınava bir daha. 2022'de bir daha girdim. O da ailem istedi. Biraz ümitlendirdi mi diyeyim. Biraz da zorladılar artık. Yaş geliyor. Atanman lazım. Aileni kuracaksın. Hayatına başlayacaksın. Doğru düzgün bir iş yok. Asgari ücrete çalışıyorsunuz.
Sürekli sağda solda o iş bu iş koşturuyorsun. Bir gün hastanede çalışıyorsun. Bir gün bir otelde çalışıyorum. Ben kendi biriktirdiğim parayla KPSS dershanesine yazıldım. Biraz kitapları açıp baktım ama yine ümit oluşmuyor. Çünkü atama sayısı ortada. Yani çalışma isteğiniz gelmiyor. Sonuç yine hüsran oldu.
"MÜLAKATI GEÇECEK TORPİLİM YOK"
Mülakatı geçebileceğim torpil yok. Mülakat torpil demek aslında torpil bulamıyorsun. İyice ümidini yok ediyorlar. Bir ümidimiz yok atanmaya dair. Şu anda mesela bir otelde çalışıyorum ben. Öğretmenler daha okurken ümidini kaybediyor. Dört yıllık okurken ikinci yılda bırakıyor. Çünkü olmayacağını biliyor.
Gelecek açısından da ümitli bir senaryo kuramıyoruz. Hayal gücümüzü yok ettik diyebilirim ya. Hayal kurmakta zorluk çekiyoruz. Çok basit insani istekler bizim için yeterli, onun ötesinde bir şey isteyemez bir hale geliyorsun. Hayal kuramıyorsun.
Sözcü