Önce teker teker tahliye ettiler, şimdi para ödüllü rengarenk listelerle arıyorlar!

Hizbullah terör örgütünün ana çatı davasında yargılanan ve 2011 yılında Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yapılan değişiklikle adli kontrol kararıyla serbest bırakılan Hizbullah tetikçileri buhar oldu. Tahliye edildikten sonra ağırlaştırılmış müebbet hapis kararları Yargıtay tarafından onanınca haklarında tekrar "tutuklamaya yönelik yakalama" kararı çıkarılan Hizbullahçılar bir türlü bulunamayınca 12 isim İçişleri Bakanlığı'nın terörden arananların renkli listelerine alındı.

165 kişinin öldürülmesi, 85 kişinin yaralanması eylemlerinden sorumlu tutularak ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan Hizbullah ana davası sanıkları Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulundu.

Temyiz incelemesi devam ederken uzun tutukluluğu sınırlayan CMK'nın 102. Maddesi 2011 yılında yürürlüğe girince davaları kesin hükme bağlanmadığı için 10 yıldan beri tutuklu yargılanan tetikçiler tahliye edildi.

DAVULLU ZURNALI HALAYLARLA SALIVERİLDİLER

Düzenlemeye göre 5 yıl tutuklu yargılanan kişinin davası kesin hükme bağlanmamış ise her ne şart altında olursa olsun tahliye edileceğine dair hüküm uyarınca tetikçiler tutuklu bulundukları Diyarbakır D Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nden davullu zurnalı halaylar ve kutlamalar eşliğinde salıverildi

YENİDEN YAKALAMA KARARLARI ÇIKTI AMA ONLAR SIRRA KADEM BASTI

Yargıtay, haklarındaki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları kesinleşene kadar sanıklar hakkında adli kontrol kararı ve yurtdışına çıkış yasağı da getirdi.

Hizbullah tetikçileriyle ilgili ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları teker teker onanınca haklarında yeniden “tutuklamaya yönelik yakalama kararları” çıkarıldı.

Ancak adli kontrol kararına uymayan tetikçiler tahliye oldukları gece sırra kadem basarak ortadan kayboldu.

ŞİMDİ RENGARENK  PARA ÖDÜLLÜ LİSTELERLE ARANIYORLAR

Tahliye olduktan sonra bir türlü izlerine rastlanılamayan 13 tetikçi İçişleri Bakanlığı’nın en çok aranan teröristler listesine alındı. Haklarındaki kesinleşmiş ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası bulunan Hizbullah tetikçilerinden Şura üyesi Edip Gümüş ile Gaffar Okkan suikastçısı Şener Dünük 10 milyonluk Kırmızı listeye, askeri kanat sorumlusu 109 kişinin katili Cemal Tutar ile aralarında İslamcı Feminist Konca Kuriş'in de bulunduğu mezar evlerde 15 kişiyi sorgulayıp domuz bağıyla öldüren Emin Ekici 3 milyonluk Mavi listeye alındı.

Evinin altından domuz bağıyla boğulup öldürülerek üzerine beton dökülmüş 4 ceset çıkan Mahmut Demir ile kapatılan Halkın Emek Partisi Gaziantep İl Başkanı Abdulsamet Sakık ile 17 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutulan Fuat Balca da 2 Milyonluk Yeşil listeye eklendi.

19 kişiyi öldüren Kemal Gülşen ile Diyarbakır'ın Çınar İlçesine bağlı Pempeviran mezrasında yeraltına kazılan sığınakta Aziz Başak, Yasin Özalp, Hatip Pirizade, Musa Bakışkan, Yılmaz Gökçe, Suat Erciyes, Haydar Kaya'yı işkenceyle sorgulandıktan sonra boğarak öldüren sorgucu Şeyhmus Kınay, Faik Baran ve Mehmet Emin Güçlü adlı vatandaşların öldürülmesinden ömür boyu hapse mahkum edilen Burhan Kılıç ile Ejder Arpa, Ahmet Bozkır, İhsan Baran da 500 bin liralık Gri kategoride arananlar listesine alındı.

SON SAVUNMALARINDA BİLE MAHKEMEYİ TEHDİT ETTİLER

Serbest bırakılan ve sonra da Mavi listeye alınan tetikçi Cemal Tutar son savunmasında mahkeme heyetini şu sözlerle tehdit etmişti:

*Hizbullah'ın her kademesinde görev aldım. Allah yeryüzünde İslam'ı hâkim kılmak için bize görev verdi. Pişman değilim.

*Cezaevinde patlamaya hazır bomba haline geldik. Sabrımız tükenmiştir. İçeriyi kan gölüne çevirebiliriz. Eylem talimatlarını Hüseyin Velioğlu veriyor, ben de kuryeliğini yapıyordum. Yaptığımız eylemlerle ilgili haksız olduğumuza beni ikna ederseniz size söz veriyorum askeri kanatta faaliyet gösteren herkesin adını açıklarım. Yoksa bu isimler benimle mezara kadar gider.

*Beykoz’daki villada 15 milyon sayfalık örgüt arşivinin yüzde 99’unu imha ettik. Hard disklere sıktığımız her kurşun polisin beynine sıkacağımız mermiden daha önemliydi.

*Ermeni, Yahudilerin dini inancı yaşama özgürlüğü varsa bu özgürlük İslam'a da tanınmalıdır. Anlattıklarımı hikâye dinler gibi dinliyorsunuz. Hiçbir şeyin hukukla çözüleceğine inanmıyorum.

*Cezaevinde bize baskı olursa o cezaevinin savcısı, müdürü, o ilin emniyet müdürü, bizi yargılayan mahkeme heyetini Gaffar Okkan’ın yanına göndeririz.

HÜDAPAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz'ın bir röportajında, şehit emniyet müdürü Gaffar Okkan'ı FETÖ ile işbirliği yaptığı suçlamasını da beğenen Cemal Tutar'ın yine Hizbullah tetikçilerinin serbest bırakılması çağrısında bulunan ve tetikçiler için, “Yıllardır haksız yene zindanlarda bulunan Yusufiler için artık adım atın” çağrısını da beğendiği görülüyor.

DIŞARI ÇIKARSAM GÖZÜMÜ KIRPMADAN YİNE ÖLDÜRÜRÜM

Serbest bırakılan ve 500 bin liralık gri listeye alınan tetikçilerden Kemal Gülşen ise mahkemedeki savunmasında, “Bu eylemlerin hepsini Allah için İslam için yaptım. Şu anda dışarı çıkarsam gözümü kırpmadan yine yaparım. Hatta iddianameye yansımayan ve savcının çözemediği başka eylemlerim de vardır. Savaşımız namaz içindir. Sizden adalet beklemiyorum. Mahkemenin vereceği karar siyasidir” demişti.

“ALLAHIN YARDIMIYLA HİZBULLAH GALİP GELECEKTİR”

Tahliye edilip 2 Milyonluk Yeşil listeye alınan ve evinin altında domuz bağıyla öldürülmüş 4 ceset çıkan tetikçi Mahmut Demir ise, “Hizbullah'a biat etmeyi görev bildim. Büyük aşkla örgüte katıldım. Kuran'ın bütün dünyada hâkimiyeti için cemaate biat yemini ettim. Ölüm bizim için şahadettir. Şahadetin bize nasip olması için 5 vakit dua ediyoruz. Allah’ın yardımıyla Hizbullah galip gelecektir. Hizbullah bir aşk mektebidir” demişti.

Sözcü