İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığını kazanan CHP’li Ekrem İmamoğlu’na mazbatasının verilmemesinin arka planında mega kentteki devasa rantın kaybedilmek istenmemesinin yattığı belirtilirken, on yıllardır AKP’nin elindeki belediyelerde ortaya saçılanlar bu kadar da olmaz dedirtti.
Eski Bakan Egemen Bağış’ın şoförünün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden karşılandığı ortaya çıkması buzdağının sadece görünen yüzü. Adana, Antalya gibi uzun süredir AKP’nin elinde bulunan büyükşehirlerde sayıları binlerle ifade edilen, çalışmadığı halde maaş alan “bankamatik” memurlarından bahsediliyor. Bolu’da kadroya alınan ancak ne iş yaptığını dahi bilmeyen AKP İl Kadın Kolları Başkanı skandallaırn boyutunu göstermesi açısından ibretlik.
Egemen Bağış’ın şoförünün 13 yıldır İBB’den maaş aldığı iddiası gündeme geldi. CHP İBB Meclis Üyesi Nadir Ataman’ın BirGün’e verdiği bilgilere göre, skandalın boyutu yalnızca Egemen Bağış’ın şoförüyle sınırlı değil. Yandaş vakıfların yönetim kurulu üyelerine, kimi milletvekili yakınlarına belediye bünyesinde bulunan çokça aracın tahsis edildiği iddiası da söz konusu… Buna göre, AKP’li isimler makam araçlarından hizmetliye dek belediyeden çokça fayda sağlamış durumda. İBB bünyesinden maaş alan ancak işe bile uğramayan isimlerin olduğu da aktarılırken şu an erişilen bilgilerin iddiayla sınırlı kaldığı ve bu bilgilerin buzdağının yalnızca görünen yüzü olduğu vurgulandı. CHP’li İmamoğlu mazbatasını beklerken İBB’de de söz konusu iddiaları örtbas etme hazırlıkları yapıldığı anlaşılıyor.
CHP’li Gürsel Tekin geçtiğimiz günlerde “ATM memurları” adını verdiği yolsuzluk iddiasını kamuoyuna duyuran isim oldu. Tekin yaptığı açıklamada, AKP’li eski Belediye Başkanı Menderes Türel’in 4 bin kişinin işe gelmediği iddiasını yalanlaması üzerine “Sayının bana ait olmadığını, gazeteci arkadaşımdan sayı aldığımı belirterek bununla ilgili düzeltme yaptım. Ancak 4 bin değil 4 kişi bile olsa çok önemli” dedi. CHP’li Tekin, yolsuzluğun yalnızca “ATM memurları” ile sınırlı kalmadığını ifade ederek çok ciddi ihale usulsüzlükleri tespit ettiklerini ve önümüzdeki günlerde duyuracaklarını dile getirdi. Önceliği İstanbul’a verdiklerini, sıranın Antalya’ya da geleceğini belirten Tekin, “Menderes Bey merak etmesin. Caka satmasınlar. Onlara ihaleler dahil ciddi sürprizlerim var. Şimdi İstanbul’u bekliyoruz. Bu ülkede hiç kimsenin hakkını kimseye bırakmayacağız. Bizim görevimiz nerede hukuksuzluk varsa onunla hesaplaşmaktır. Bu hangi siyasi parti ya da hangi belediye olursa olsun, maksadımız karalamak değil gerçekleri kamuoyuna duyurmaktır.”
El değiştiren diğer belediyelerde de apar topar düzenlemelere girişildi. Özellikle kayyum atanan belediyelerde taşınmaz mülklerin ilçe kaymakamlıklarına devredildiği örnekler mevcut. Şırnak’ın Cizre ilçesinde belediye binası kaymakamlığa devredildi. Belediyeyi 200 milyon TL’yi aşkın bir borçla devralan Cizre’nin HDP’li belediye eşbaşkanları, görevlerine başlarken belediye binasının kaymakamlığa devredildiğini öğrendi. Belediyeye ait taşınmazların kaymakamlığa devredildiği bir diğer örnek de Diyarbakır’ın Yenişehir belediyesinde yaşandı. Seçimlerden birkaç gün önce belediyeye ait makam araçlarının kaymakamlığa devredilmesi yine kamuoyunda yer alan usulsüzlüklerden biri.
Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne ait değeri yüksek bir arsanın seçimlerden hemen önce satılması da gündem oldu. Kentin en işlek bölgesi olan Mardin Park AVM’nin hemen bitişiğinde yer alan arsanın değeri 3 milyon TL iken satışın 2 milyon 250 bin TL’ye gerçekleştirildi.
Öte yandan kayyum borçlarını devralan AKP’li belediyelerin borç tutarına ilişkin soruları yanıtsız bırakması da dikkat çekti. Mardin’in Artuklu Belediyesi’ne başkan olan AKP’li Abdulkadir Tutaş, HDP’lilerin “Kayyum belediyeyi devralırken toplam borcu ve alacakları ne kadardır” sorusuna “Bunları sizlere açıklamak zorunda değilim” yanıtı verdi.
https://www.birgun.net/haberdetay/ozelsoforleratmmemurlaribelediyeleriisteboylebatirmislar.html