Başta Cumhurbaşkanlığı olmak tüm kamu kurumlarının ihalesiz, mal, hizmet ve yapım işi almak için her yıl daha fazla tercih ettiği doğrudan temin yönteminin yolsuzluğa zemin hazırladığı Sayıştay’da yapılan bir yargılama sonucu ortaya çıktı.
İsmi açıklanmayan bir kamu kurumunun askeri üs bölgesi için aldığı iddia ettiği inşaat malzemeleri ile mefruşat malzemeleri bulunamadı.
Sayıştay denetçilerinin yaptığı denetimlerde, çeşitli gerekçelerle doğrudan temin usulü ile alımı yapılan muhtelif inşaat ve mefruşat malzemelerinin, imalat yeri olarak belirtilen alanlarda bulunmadığı belirlendi.
80 ALIMA İNCELEME
Bunun üzerine, idare binası ve çeşitli inşaatlarda kullanılmak üzere alındığı iddia edilen malların akıbeti ile ilgili uzman mühendislerden oluşan bir bilirkişi heyeti kuruldu. Kurumun, doğrudan temin yoluyla yaptığını iddia ettiği 80 alımla ilgili incelemelerde bulunan heyet bir rapor hazırladı.
Raporda, faturada bulunmasına karşın 20 bin 335 kilogram köşebendin, 13 bin 385 kilogram galvanizli sacın yerinde olmadığının tespit edildiği bildirildi. Rapora göre, ayrıca yine ödemesi yapılan 3 bin 920 metre kutu profilin 1 ve 2 nolu kulelerde toplam 58,8 metresinin olduğu, 3 bin 861,2 metresinin ise bulunamadığı belirtildi.
Bir başka ödeme emrinde yer alan 5 bin 232 metre kutu profilin de askeri üs bölgesi giriş kapısında 24 metresinin olduğu, 5 bin 208 metresinin yerinde olmadığı tespit edildi.
Ödeme emri olan kutu profillerin de 3 ve 4 no’lu kulelerde toplam 58,8 metresinin olduğu bildirilerek, “Bu malzemeye ait alımın hangi doğrudan temin ile yapıldığı belirlenememiştir” denildi.
3 ve 4 no’lu kulelerde yer alan 58,8 metre kutu profilden kalan 2 bin 557,20 metre ile bir başka ödeme emri bulunan 3 bin 865,20 metre profile de rastlanmadı.
MÜFTÜLÜĞE DEVREDİLDİ
Bilirkişi heyeti inşaat malzemelerinin yanı sıra alındığı iddia edilen bazı mefruşat malzemelerini de askeri üs bölgesinde tespit edemedi.
Rapora göre, 452 metrekare zebra perde, 200 metrekare stor perde, 300 metrekare de değişik cinste perde alındığına ilişkin fatura hazırlandı. Bu perdelerin kullanım yeri açıklanırken de “Etüt plan binasında ilk proje binası 1. kat ve 2. kat bütün odalarının pencerelerinin perdeleri yapılmıştır, daha sonra bu bina Müftülüğe devir edilmiştir” denildi.
Ancak heyetin İl Müftülüğü ile yaptığı görüşmede, toplam 224 metrekare perdenin alındığı belirtildi. Raporda, “2015 yılının 11’inci ayında perde alınması halinde bir yıl içinde perdelerin eskimeyeceği düşünüldüğünde bina devredildiğinde yeni perdelerin bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Faturada yer alan malzemeler bulunamamıştır” denildi. Heyet, perdelerin hiçbirini bulamadığını raporuna yazdı.
PANEL ÇİTLER DE YOK
Üs bölgesi çevresi ve duvar üstünde kullanılmak üzere alındığı iddia edilen bin 800 metrekare panel çitle ilgili de raporda, “Herhangi bir panel çit imalatının bulunmadığı yerinde tespit edilmiştir” denildi.
Bir boyu 6 metre olmak üzere 240 boy köşebent alt boru, 200 boy profil boru, 300 boy siyah boru, jiletli teller de bulunamadı.
Yine iki ayrı üs bölgesini çepeçevre aydınlatacak aydınlatma direkleri için kullanılmak üzere alındığı iddia edilen 12 bin 182 metre sanayi borusu da tespit edilemedi.
Muayene ve Kabul Komisyonları’nda görevli olanlar savunmalarında sorumluluklarına itiraz etti. Mevzuat hükümlerinin, komisyonun görev ve sorumluluk alanının malzemenin ambara giriş kısmına kadarki bölümü kapsadığı belirtilerek bu itiraz kabul edildi. Malzemelerin yerinde kullanılmamasından alımı talep eden görevlilerin sorumluluğunun bulunduğu belirtildi.
TERÖR İDDİASINA RET
Bir başka görevlinin de malzemenin çalındığı, bölgede yaşanan terör eylemleri, faturada yer alan malzeme yerine başka bir malzemenin alındığı, düzenlenen faturada sehven hata yapıldığı veya imalatın çeşitli gerekliliklerle birkaç defa tekrarlanmak zorunda kalındığı gibi gerekçeleri ileri sürdüğü anlatıldı. Bu görevlinin bu açıklamalarını kanıtlayan bir belge sunamadığına dikkat çekildi.
Bölgedeki Jandarma Komando Alay Komutanlığı’nın da bölgede münferit eylemler yaşandığı bilgisi verdiği bu nedenle malzemelerin savunmada olduğu gibi eylemler sırasında kaybolmasının mümkün görünmediği görüşüne varıldı.
Yapılan yargılama sonucu, zararın harcama ve gerçekleştirme görevlilerinden tahsiline karar verildi.
https://www.krttv.com.tr/gundem/askeribolgedebuyukyolsuzlukh91742.html