Home
03 Ağustos 2019 ( 52 izlenme )
Reklamlar

Şirince ve Belevi’de mermer ocağı tartışmaları!


İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı Şirince ve Belevi köyleri arasında açılmak istenen mermer ocağına gelen tepkiler üzerine AKP MKYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, ÇED sürecinin olumsuz sonuçlandığını söyledi. Kaya, AKP hükümetlerinin çevreye duyarlılığının tartışılamayacağını ifade etti. Selçuk Belediye Başkanı CHP’li Filiz Ceritoğlu Sengel ise hızlı ve doğru bir zamanlamayla yöre halkının tek yürek olduğunu anlattı ve “Kaya’nın açıklamasını, iktidarın yanlıştan döneceği şeklinde değerlendiriyorum” dedi.



İzmir'in turistik ilçesi Selçuk'un ünlü köyü Şirince'de mermer ocağı kurulmak istenmesi gündeme bomba gibi düşmüştü. Belevi ile Şirince köyleri arasında, Aziz Nesin Matematik Köyü'nün yanıbaşındaki 297 hektar alana kurulmak istenen mermer ocağına olumlu görüş bildiren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı raportörleri, ocağa 546 yıl ömür biçmişti. Haber üzerine Selçuk Belediyesi Ahmet Taner Kışlalı Toplantı Salonu'nda biraraya gelen yöre temsilcileri protesto eylemleri yapma, kampanya başlatma ve hukuk mücadelesi verme kararı almıştı. Partisini temsilen toplantıya katılan Selçuk Belediye Meclisi'nin AKP'li üyesi Semra Yeşilçimen de mermer ocağına karşı çıkarak üst düzey yetkililerle izin verilmemesi için temaslarda bulunacağını açıklamıştı.

Şirince ve Belevi köyleri sakinleri doğanın tahrip edilmesine karşı çıkıyor.

AKP'Lİ KAYA: MERMER OCAĞI UYGUN GÖRÜLMEMİŞTİR

AKP MKYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, Selçuk Şirince ve Belevi bölgesine mermer ocağı kurulması yönünde ilgili kurumlarca onaylanmış bir projenin olmadığını öne sürdü. Söz konusu alana ocak kurmak için başvuruda bulunulduğunu ancak olumsuz görüş verildiğini iddia eden Kaya, “Konuyla ilgili olarak İl Tarım ve Orman Müdürümüz, Çevre ve Şehircilik İl Müdürümüz ve ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürümüz ile görüştüm. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından, başvuru yapılan alanla ilgili yapılan saha incelemesinde, saha içerisinde ve çevresinde bitişik konumda zeytinlik alanların olduğu görülmüştür. Bu sebeple, Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması hakkındaki kanunun 20. maddesi gereği bu alana mermer ocağı kurulması uygun görülmemiştir. Zaten onun öncesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da alanda ÇED gerekli olduğu yönünde karar verilmişti. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün bu görüşü doğrultusunda, ÇED Yönetmeliğinin 6. Maddesi (4) bendi gereğince söz konusu projeye ait ÇED süreci olumsuz yönde sonuçlandırılmıştır. Çevreye, insanlara ve gelecek kuşaklara ciddi zararlar vermesi muhtemel olan girişimlere onay verilmesi hiçbir şekilde mümkün değil” dedi.

Köy dışından da bölgeye gelen çevreciler köylülere destek veriyor.

“AKP'NİN ÇEVREYE DUYARLILIĞI TARTIŞILAMAZ”

Onaylanmış bir proje yokken CHP’li Selçuk Belediye Başkanı ve milletvekilleri tarafından yapılan açıklamaları samimi bulmadığını ifade eden Kaya, “Selçuk’a mermer ocağı kurulması için onaylanmış bir proje yok ortada. Sadece bir başvuru var. Başvurusu yapılan tüm madencilik faaliyetlerinde olduğu gibi yapılması gereken şeyler yapılıyor. Önce çevresel şartlara bakılıyor, başvurunun mevzuata uygun olup olmadığı hususunda inceleme yapılıyor. Bütün başvurularda bir süreç izleniyor. İlgili kurumların görüşleri, ÇED raporları, bölge sakinlerinin hassasiyeti, bunların hepsi değerlendirilerek bir karara varılıyor. Burada sadece başvuru var ve yapılan başvuruya olumsuz yönde görüş var” diye konuştu. AKP hükümetlerinin çevreye karşı duyarlılığının tartışılamayacağını belirten Kaya, “Tarihin, tabiatın iç içe geçerek bütünleştiği ve muhteşem bir güzellik sergilediği Selçuk’ta doğaya nasıl baktığımızı görmek isteyenleri tek bir yere davet ediyorum. Selçuk Belediye Başkanı Sayın Filiz Ceritoğlu Sengel makamından kafasını kaldırıp baktığında Bülbül Dağı’nı görecektir. Herkesin bildiği gibi, Selçuk’taki Meryem Ana Evi’nin de içinde bulunduğu Bülbül Dağı 20 Ağustos 2006 yılında çıkan orman yangınında büyük zarar görmüştü. 350 hektar alan kül olmuştu. 7 yıl süren ağaçlandırma çalışması sonucu, yanan yerler yemyeşil bir görünüm kazandı. Çevrecilik lafla değil iş üretmekle, icraatla olur. Hemşehrilerimize şunu da özellikle hatırlatmak isterim ki, AK Parti olarak biz buradayız, doğanın tahrip edilmesine, çevresel dengenin bozulmasına asla müsaade etmeyiz. Bu tür konularda hepimizin ortak değerlerinin ve hassasiyetlerinin korunması adına gerekeni yapmaktan da asla çekinmeyiz” ifadelerini kullandı.

“EN BAŞINDAN EYLEME GEÇTİK, BAŞARDIK”

Selçuk Belediye Başkanı CHP'li Filiz Ceritoğlu Sengel, AKP’li Kaya'nın sözleri üzerine SÖZCÜ'ye yaptığı açıklamada, “Ne yazık ki bizlere, yöre halkına sormadan, yöre yaşayanlarının görüş ve onayını almadan, haber vermeden yürüttüler bu süreci. Ancak biz titizlikle takip ettik, her aşamayı öğrendik. Taş ocağının önünü açmak için prosedürleri yaptılar, olumlu rapor hazırladılar, hatta taş ocağına 546 yıl ömür biçtiler. Bu raporların hazırlanması tam bir faciaydı. 25 Temmuz 2019 tarihinde ÇED raporu sunuldu. İş, olumlu karar verilmesi için İzleme Değerlendirme Komisyonu'na kalmıştı. İşte biz, yörenin tüm bileşenleri toplandık, resmen olumlu karar çıkmaması için en başından eyleme geçtik. Çünkü bu ilk kez başımıza gelmiyor, daha önce Gökçealan Köyü'nde yaşadık. ÇED olumlu kararı çıktıktan sonra iptal ettirme süreci çok daha uzun sürüyor ve bu süreçte ağır tahribatlar yaşanıyor. Bu nedenle hızlı hareket ettik ve başardık. Kaya'nın açıklamaları hükümetin yanlıştan döneceğini gösteriyor” dedi.

“AKP KAMUOYU TEPKİSİNİ DİNDİRMEK İSTİYOR”

Bir açıklama da Zirve Dağcılık Selçuk Şube Başkanı ve Selçuk Esnaf Odası Başkanvekili Özgür Aydoğan’dan geldi. Başlattıkları eyleme son vermediklerini belirten ve Şirince için tehlikenin devam ettiğini iddia eden Aydoğan, “AKP İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya'nın söz konusu ocağın iptal edildiğine dair kamuoyunda oluşan güçlü tepkiyi dindirmek için alelacele hazırlamış bir belge ile yaptığı açıklamayı dikkate almıyoruz. Açıklamasının bizi rehavete sevk etmek, direncimizi kırmak ve kamuoyunda imaj kurtarmaya yönelik olduğunu düşünüyoruz. İnadına daha çok kenetleneceğiz. Selçuk halkı çevre mücadelesini tek yürek sürdürecek ” dedi. Aydoğan, “Biz madenler ya da diğer doğal zenginliklerin ülkemizin gelişmesi için kullanılmasına karşı değiliz fakat dünyanın hiçbir medeni memleketinde ülkemizdeki gibi bilinçsiz ve vahşi şekilde arama yapılmıyor. Kaldı ki asıl büyük zenginliğin tarım ve turizm olduğu da bir önemli gerçektir. Selçuk ilçe merkezi ve Çamlık Köyü'nde bölge insanına kan kusturarak işletilip terk edilmiş taş ocakları doğanın bağrına saplanmış bir hançer gibi duruyor. Hiçbir çevre düzenlemesi yapılmadı. Vahşice işletilen ve yandaş şirketler dışında kimseye faydası olmayan bu ocakların dünyadaki standartlardan çok uzak olduğu ortadadır” diye konuştu.

Aydoğan, “Bu ve bunun gibi ocaklara onayı başkası vermiş gibi pişkin pişkin çevreci açıklamalar yapan siyasetçiler bölge insanını kandıramayacaklar” dedi.

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

İstanbul'da Suriyeli mezarlığı! İzmir'de hemşireden yoğun bakımdaki kanser hastasına cinsel istismar Validen skandal açıklama! "Sağlıkçılar bize yük oluyor" Lokanta ve kafelerde KDV zammı resmileşti