Sayıştay’ın 2023 Sağlık Bakanlığı Denetim Raporu’nda “hasta garantili” şehir hastaneleri gerçeği, bir kez daha gözler önüne serildi.
Raporda, Sayıştay’ın geçen yıl şehir hastanelerine ilişkin tespit ettiği usulsüzlüklerin hiçbirinin düzeltilmemesi tespit edilirken, bulguların büyük kısmının söz konusu hastanelere ilişkin olması dikkat çekti.
İl sağlık müdürlükleri tarafından 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre ihale edilerek yapımı tamamlanan ve geçici kabulü yapılan işlerin nihai proje bedellerinin Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği’ne aykırı olarak izlenilmediği tespit edilen raporda “Kamu Özel İş Birliği Modeli (KÖİ)” ile işletilen şehir hastanelerinin muhasebe işlemlerinin mevzuata uygun şekilde yapılmadığı” ortaya koyuldu.
Sayıştay, hizmete giren şehir hastanelerinden kaynaklanan bazı varlık ve yükümlülükler ile envanter işlemlerinin Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği’ne uygun muhasebeleştirilmediğini saptadı.
İşletme dönemine geçilen bazı şehir hastanelerine borçlanma maliyetlerinin tablolarda gösterilemediği ve yıl içi kullanım bedeli ödemelerinin ise doğrudan giderleştirildiği kaydedilen raporda “hizmete giren şehir hastanelerine ilişkin ilişkin muhasebe kayıtlarının mevzuata uygun yapılmaması ya da eksik yapılması nedeniyle faaliyet hesaplarında ise hatalı muhasebeleştirmeler meydana geldiği belirtildi. Şehir hastanelerinin ödenen kullanım bedelinin büyük bir kısmı finansal kiralama işlemine ilişkin hesaplarla ilişkilendirilmeden doğrudan gider yazıldığı tespit edilen raporda faaliyet sonuçları tablosunda gider kalemlerinin hatalı tutarlar ile sunulduğu ifade edildi. Sayıştay, şehir hastaneleri sözleşmeleri kapsamında görevli şirketlere miktara bağlı hizmetler için taahhüt edilen garanti tutarlarının muhasebeleştirilmediği ve bilanço dipnotlarında gösterilmediğini de tespit etti.
TIBBİ MALZEMELERİN ZİMMET DEVİRLERİ YAPILMAMIŞ
KÖİ modeliyle işletilen sağlık tesislerinde görevli şirketler tarafından teslim edilen mefruşat ve tıbbi ekipmanın, bazı şehir hastanelerinde Malzeme Kaynak Yönetim Sistemi'ne (MKYS) girişlerinin tamamlanmadığı, muhasebe kayıtlarında yer almadığı ve mali tablolara yansımadığı tespit edildi. Söz konusu taşınırların fiilen kullanıma verildiği halde zimmet devirleri yapılamadığı ve taşınırlarla ilgili sorumlu personel resmi olarak belirlenemediğinin altı çizilen raporda “taşınırların takibi ve sayımı zorlaştığı, kaybolma veya çalınma gibi riskler ortaya çıktığı” belirtildi.
Raporda Antalya Şehir Hastanesi’ne ilişkin de çarpıcı veriler yer aldı. Söz konusu hastanenin yapım işinde uygulama projelerinin işin niteliğine uygun hazırlanmadığı, proje değişiklerinin iş artışı sınırı kapsamında gerçekleştirilmesi mümkün olmadığından farklı bir ihaleye konu edildiği, hastaneye ilişkin mal alımlarının eşik değerlerin altında kalmak amacıyla kısımlara bölünerek, farklı harcama birimleri tarafından temin edildiği ve hastane açılma tarihi henüz belli değil iken hizmet alımları gerçekleştirildiği saptandı. Antalya Şehir Hastanesinin yapım işinin 29 Aralık 2020’de pazarlık usulüyle ihale edilerek 990 milyon TL anahtar teslimi götürü bedel üzerinden 09 Mart 2021’de sözleşmeye bağlandığı kaydedilen raporda sözleşmede işin süresi 750 gün olarak belirlendiği ifade edildi. Ancak daha sonra projede değişikliğe gidildiği ve 9 Nisan 2021’de revize için yüklenici firmaya teslim edildiği kaydedildi. İlk projeler ile revize projeler arasında önemli tutarlarda değişikliğe gidildiği tespit edildi. Proje farklılıkları ve zaruret teşkil eden imalat değişiklikleri kapsamında 98 milyon 901 bin TL iş artışına gidildiği ifade edildi. Bulguda, ikinci ihalenin pazarlık usulü ile gerçekleştirilmesi veya bölgeye sağlık yatırımı yapılması değil, mevcut hastanenin ilk ihale kapsamında tamamlanamayacağının anlaşılmasına karşın işin ilgili mevzuatına aykırı olarak devam ettirilmesi ve bu iş kapsamındaki nitelikli ve hastanenin açılması için zorunlu olan imalatların iş kapsamından çıkarılarak ikinci bir ihaleye konu edilmesi eleştirildi. Revizeleri projelerin hazırlanması aşamasında tespit edilmesi gereken imalatlar olduğu vurgulandı. Ayrıca şehir hastanesi için ihtiyaç duyulan mal alımlarının kısımlara bölünerek farklı harcama birimleri üzerinden temin edildiği ortaya çıktı. Bakanlık tarafından gerçekleştirilen yapım işlerinin bazılarında ise ihale öncesi hazırlıkların tam olarak yapılmadığı, iş ve iş yeri sigortalarında gerekli teminatların yer almadığı, sigorta bedelinin artırılması veya süresinin uzatılması gereken hallerde işlem tesis edilmediği ve idarenin onayı alınmadan alt yüklenici çalıştırıldığı da saptandı.
Yüklenicilere aldırılmasına ihtiyaç duyulan araç, gereç ve malzemelere ilişkin hükümlerin açık bir şekilde düzenlenmemesi ve ihtiyaçların alınmaması halinde uygulanacak cezaların yetersiz olduğu kaydedilen raporda mevzuat gereğince sigorta poliçelerinde yer alması gereken bazı teminatların yer almadığı ortaya koyuldu. İdarenin izni ve onayı olmadan bazı yapım işi ihalelerinde alt yüklenici çalıştırıldığı ve bunun sonucunda idarece mevzuatta öngörülmüş olan yükümlülüklerin bir kısmının yerine getirilmediği de tespit edildi. Aşı ve Antiserum Soğuk Zincir ve Stok Yönetim Sistemi hizmet alımında şartnamede belirtilen sayıda personel çalıştırılmadığı, teknik personel arasında iş deneyimi veya mezuniyet şartlarını taşımayanların bulunduğu, işin yürütülmesine ilişkin süreçlerde aksamalar bulunduğu ve hakedişlerin aylık düzenlenmemesi nedeniyle ceza hükümlerinin uygulanmadığı da ortaya çıkan bulgular arasında yer aldı. Şubat 2023 tarihli İlerleme Raporuna göre 648 akıllı aşı dolabının teslim edildiği, Mart 2023 tarihli İlerleme Raporu’na göre ise bunlardan 529’nun kimlik tanımlamasının yapıldığının anlaşıldığı belirtildi.
Raporda şehir hastanelerine ilişkin yer verilen sorunlar arasında söz konusu hastanelerin fiili tamamlama tarihleri üzerinden sözleşmede öngörülen süre geçmiş olmasına karşın kesin tamamlama süreçlerinin yürütülmemesi yer aldı. Görevli şirketlere yer teslimi yapılmadan inşaat işleri başlamış olmasına karşın işletme sürelerinde revizyon yapılmadığı kaydedildi. Şehir hastanelerine ilişkin doğal gaz tüketimlerinde eksik ölçüm bedellerine maruz kalındığı da tespit edildi.
İzmir, Mersin, Elazığ, Adana ve Manisa şehir hastanelerinde gaz dağıtım şirketleri tarafından sayaç çapına göre belirlenen en düşük saatlik miktarın, tüketimi olmadığı halde faturalandırıldığı belirtilen raporda şehir hastanelerinin yatırım dönemlerinde gerçekleştirilen mal teslimleri ile hizmet gerçekleştirmelerinin Katma Değer Vergisi’nden (KDV) istisna tutulduğu, görevli şirketlerin bu istisnadan faydalanması için kira tutarının veya süresinin bir kısmından vazgeçmesi gerekirken, bunun yapılmadığı ortaya çıktı. KÖİ Modeli ile yapılması planlanan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Kampüs Projesine ilişkin sözleşmenin taraflarca sona erdirilmesine karşın görevli şirketin yükümlülüklerini yerine getirmediği de bulgular arasında yer aldı.
Raporda şehir hastanelerine ilişkin tespit edilen diğer usulsüzlükler ise şöyle sıralandı: