Şirketlerinin kasalarına her yıl 247 milyon Euro aktarılıyor, bir köprü alıp, beş köprü bedeli ödeyeceğiz!

1915 Çanakkale Köprüsü’nden günlük 45 bin araç geçiş garanti verilerek maliyetinin Hazine’den karşılanmasına HKP MYK Üyesi Av. Halil Ağırgöl tepki gösterdi.

HKP MYK Üyesi Av. Halil Ağırgöl, yap işlet devret modeli esas alınarak yapılan Çanakkale Körpüsü'nda günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilmesine tepki gösterdi.

Odatv.com'dan Hüreyra Oflaz'ın haberine göre; 1915 Çanakkale Köprüsü’nden günlük 45 bin araç geçiş garanti verilerek maliyetinin Hazine’den karşılanmasına HKP MYK Üyesi Av. Halil Ağırgöl tepki gösterdi. 18 Mart 2022 tarihinde açılması planlanan 1915 Çanakkale Köprüsü için, Günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilerek, Hazine’den 16 yıl boyunca DaelimLimakSKYapı Merkezi OGG şirketlerinin kasalarına her yıl 247 milyon Euro aktarılmasına Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) MYK Üyesi Av. Halil Ağırgöl, “Biz bu köprüden geçsek de geçmesek de günümüz döviz kuruna göre yılda 2 milyar liradan daha fazla bir parayı bu şirkete ödeyeceğiz. Yani bir köprü alıp beş köprü bedeli ödeyeceğiz” diyerek tepki gösterdi.

“TÜRKİYE CANAVAR SİSTEMİN İÇİNDE” 

Ağırgöl, “Türkiye özellikle 2014 yılından sonra daha da yaygınlaşan bir canavar sistemin pençesinde. İsmi YapİşletDevret modeli olan bu sistem özellikle Özallı yıllarda uygulanmaya başlanmıştı. Söz de kamunun parası kullanılmadan kamusal yarar sağlayacak işletmeler açılacaktı. Oysa şimdi bu yöntemle halk olarak yalnızca bugün için değil geleceğimizi de kapsayan bir yükün altına sokulmuş durumdayız” ifadelerine yer verdi.

“DOĞAMIZIN DA KATLEDİLMESİNİ SEYREDİYORUZ”

Ağırgöl, “AKP’giller iktidarı Özal’ın başlattığı sistemi daha da halk düşmanı haline getirerek geleceğimizi de ipotek altına aldı. Geçiş garantili yollar, köprüler, hasta garantili hastaneler, yolcu garantili hava alanları herkesin malumu. Avrasya Tüneli, Osmangazi Köprüsü, 3’üncü Boğaz Köprüsü, şehir hastaneleri, yapılan yeni hava alanları bu sistemin ucube yapıları olarak karşımızda yükseliyor. Ucube diyorum çünkü bunların birçoğuna İstanbul Havalimanında olduğu gibi toplumsal olarak ihtiyaç duymuyoruz. Ama ihtiyaç duymadığımız gibi bu yapıların maliyetlerine ve hatta daha fazlasına katlanıyor, bu yapılar uğruna doğamızın da katledilmesini seyrediyoruz” dedi.

“BİR KÖPRÜ ALIP BEŞ KÖPRÜ BEDELİ ÖDEYECEĞİZ”

Ağırgöl, “Bu ucube doğa ve ekonomi düşmanı yapıların son örneklerinden biri de Çanakkale Boğazına yapılan köprü ve bağlantı yollarıdır. Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz’ın sorusuna Ulaştırma Bakanlığınca verilen yanıta göre anladığımız kadarıyla; diğer YapİşletDevret modeli yapılarda olduğu gibi yapımı üstlenen yine 5 klasik firmadan biri ve Devlet ile üstlenici firma arasındaki sözleşme koşulları halka açık değil. Sözleşmede diğerlerinde olduğu gibi dövize endeksli geçiş ücreti belirlenmiş, ayrıca devlet tarafından belirli sayıda aracın geçeceği taahhüt edilmiştir. 16 yıl 2 ay sürecek sözleşme süresinin ilk üç yılında yapım maliyeti ödenecek ve biz 13 yıl 2 ay boyunca bu köprüden geçsek de geçmesek de günümüz döviz kuruna göre yılda 2 milyar liradan daha fazla bir parayı bu şirkete ödeyeceğiz. Yani bir köprü alıp beş köprü bedeli ödeyeceğiz” ifadelerine yer verdi.

“KÖPRÜNÜN HER İKİ TARAFI DA MİLLİ PARK STATÜSÜNDEDİR”

Ağırgöl, “Bunun yanında bilindiği üzere bu köprünün her iki tarafı da milli park statüsündedir. Avrupa kesiminde Gelibolu Milli Parkı ve Asya kesiminde ise Kaz Dağları Milli Parkı mevcuttur. Bu oto yolun açılması aynı zamanda yasayla koruma altına alınmış doğal ve tarihi zenginliklerin peyderpey yok edilmesi anlamına da gelecektir” dedi.

“ HAZİNEYİ ZARARA UĞRATMAK…”

Ağırgöl, “Bu durum açık şekilde kamunun zarara uğratılması, doğanın katledilmesidir. Her ne kadar 2014 yılında yapılan yasa ve yönetmelik değişiklikleriyle bu tür faaliyetler için hazine kredisi kullanılmasının ve şirket borçları hazine garantisinin verilmesinin önü açılmışsa da Anayasa’nın 73. maddesinde belirtilen verginin yasallığı ve genelliği ilkesine aykırı hareket edilerek toplanan verginin belli bir gidere tahsis edilmesine sebep olunmaktadır. Sözleşme ile taahhüt ettikleri bakiye kısmın açıkta kalan bir kısmını vergi ile kapatacağını beyan etmek ve yetkisiz sözleşmeye onay vererek, yetki aşımı nedeni ile hazineyi zarara uğratmak, hazine garantisi altında yerli ve yabancı finans kuruluşlarına devleti garantör gösterip sorumluluklarını kamuoyundan gizlemek en hafifinden “görevi kötüye kullanmak” suçunu oluşturacaktır” ifadelerine yer verdi.

“BU ŞİRKETLERİN İSİMLERİ ŞAİBE KONUSUDUR”

Ağırgöl, “Biz Halkın Kurtuluş Partisi olarak bu YapİşletDevret modeliyle yapılan yapılar ile ilgili birçok kez suç duyurusunda bulunmuştuk. Bu suç duyurularımızda da belirttiğimiz üzere; tarafsız bir yargı denetiminde yapılacak incelemede eminiz ki bu suç ve bu suçtan daha fazlası ortaya çıkacaktır. Bu tür büyük yapım ihalelerini alan şirketlerin isimleri bile bugün şaibe konusudur. Sürekli bilinir 5 şirkette ihale verildiği gibi bu şirketlere büyük oranda vergi ödeme kolaylıkları bile sağlanmaktadır” ifadelerine yer verdi.

NE OLMUŞTU?

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün maliyetini ve günlük araç geçiş garantisini Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na sormuş, Bakanlıktan gelen yanıtta, “Köprü ve Otoyolun işletmeye açıldığı tarihten başlayarak işin bitim süresine kadar 45 bin otomobil eşdeğer/gün uygulanacaktır. Sözleşme gereğince otomobil için başlangıç geçiş ücreti, Çanakkale Köprüsü’nde 15 Euro+KDV, otoyolda ise km başına 0.05 Euro+KDV olarak belirlenmiştir” ifadelerine yer verilmişti.

https://abcgazetesi.com/sirketlerininkasalarinaheryil247milyoneuroaktariliyorbirkoprualipbeskoprubed360006